"yoongi..." hafifçe titreyen sesi kulaklarımı doldurduğunda gözlerim kapalıydı, öpüşmenin verdiği zevkin yanısıra birbirine sürtüp duran organlarımız yüzünden yeterince sertleşmişken sabrımın son demlerini yaşıyor gibiydim. dudaklarından çekildiğim zaman diliminde kulak arkasına ve boynuna ıslak öpücüklerimi bırakırken ısırdığı dudaklarının arasından tıslayarak söylediği şeylerle kendimden geçmiştim.
"ya-yapalım artık... seni istiyorum." tamam, bunun için anlaşmıştık fakat dürüst olmak gerekirse, bunun hemen yaşanacağını düşünmemiştim. daha çok, ön sevişme gibi şeyler yaşarız ve ikimiz de hazır hissettiğimizde asıl olay gerçekleşirdi diye planlamıştım fakat aklımda kurduğum tüm düzeni yine bozmaya yemin eden jimin'in dedikleriyle elim ayağım birbirine girmişti sanki. hafifçe doğruldum üstünde. "ben, ne yapmam gerekiyor? sikeyim, daha önce bir erkekle sevişmedim ki!"
beni beklemeden üstündeki tişörtü çıkarmaya çalıştı fakat heyecanından olsa gerek, beceremediğinde ona yardım etmiştim ve çıplak göğsüyle karşı karşıya kaldığımda ağzımın bir miktar sulandığını inkar edemeyecektim; tıpkı önceleri çoğu kez gördüğüm bu manzaranın beni şu an çok daha farklı etkiliyor oluşunun gerçekliğini de inkar edemediğim gibi. alayla konuşurken gözlerimi devirdim.
"hah, ben sanki seviştim. pornolardan filan yola kalkışacağız işte."
tişörtümün eteklerini kavradığında saniyeler sonra üstümdeki kumaş parçası da odanın içindeki bilinmezliğe doğru karışırken kafa karışıklığıyla baktım ona. porno izlerdim fakat hiç gay pornosu da izlememiştim ki! bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmeyen çocuklar gibiydim. kararsızlıkla aklımda dönüp dolaşan sorulardan birini sordum.
"şey, sen üstte mi olacaksın?"
dediğim şeyle kahkaha atarken yanlış bir şey diyip demediğimi düşünmüştüm fakat gayet de sorulması gereken bir şeydi, ne olursa olsun çift taraflı zevk yaşayacaktık ve onun fikirlerini de almam önemliydi, tamam belki üstte olma fikri daha cazip görünüyordu gözüme fakat benim için çok da farkı olmadığını düşünüyordum.
kahkahalarının arasından söylediği şeyle gözlerim olabildiğince açıldı, bunu beklemiyordum açıkçası. "ne? eğer beni becermeden bu yataktan ayrılırsan çığlık atarım min yoongi!"
dedikleri hafifçe yüzümü güldürürken başımı salladım, açıkçası altta olmayı kabul etmesi içimi biraz da olsa rahatlatmıştı çünkü bilirsiniz, ilk defa bir erkekle sevişiyordum ve ilk günden bu kadar yenilik bana biraz fazla gelebilirdi. dudaklarım hala kıvrık bir vaziyette göğsüne doğru eğilip birkaç öpücük bıraktım teninde, kirli oynayacaksak kirli de konuşabilirdik değil mi?
"altıma girmek için bu kadar hevesli olduğunu bilmiyordum park jimin." hafifçe gülse de tekrar tıslayarak inledi; daha sadece dudaklarım onu bu hale getirdiyse, içinde olduğumda delireceğini düşünüyordum.
"hem, benim üstte olmakla ilgili yeterince tecrübelerim var; yeni şeyler tatmam lazım." hızla inip kalkan göğsü yüzünden nefes nefese kalarak konuştuğunda onu umursamadan işime devam ettim, dudaklarım herbir zerresinde fütursuzca dolaşıyor ve gezindiği yerlerde ıslak dilim, izlerini bırakıyordu. kıvrımlı belini sıkı sıkıya tutarken daha çok kıvranmaya başlamıştı ve bunun beni sinirlendirmesi gerekirken daha çok tahrik olmuştum. altımda böylesine kıvranmasının sebebi olmak beni çok fena gafil avlamıştı.
"merak etme, birazdan yeni bir şey tadacaksın zaten." dediğimle hafif bir kahkaha atarken karnı hizasında olan başım hafifçe ona doğru kalkmıştı, gülümsemesini parmakları ardına saklarken elini çektim ağzından; güzel bir gülümsemesi olduğunu o da bilirken saklamaya çalışması saçmaydı çünkü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENEFITS
Fanfictionmin yoongi ve park jimin, aynı evde yaşayan çocukluk arkadaşlarıydı ve bir süre sonra birbirlerinden faydalanmaya başladılar.