Jungkook'un ağzından.
Jisoo birden bire yanımızdan uzaklaştı.
Jungkook:Hadi arabaya binelim.
Dedim. Ve arabaya bindik. Ormana doğru sürmeye başladık. Ormana vardığımızda. Lisa arka taraftan dolandı ve Sowon'u bayılttı.
Ön tarafa döndüğümde Jisoo'yu kanlı bir şekilde gördüm. Görmemle birlikte hemen yanına koştum. Gözleri kapalıydı. Ağlamaya başladım.
Jungkook:Ambulans'ı arasanıza!
Diye bağırdım. G-Dragon telefonunu çıkardı ve ambulansı aradı.
Bir kaç dakika sonra ambulans geldi. Ve Jisoo'yu sedyeye koyup bindirdiler. Ben de yanında bindim.
Lisa ve G-Dragon' da binecekti. Ama onları almadılar.
—
Hastaneye girdik. Ve ameliyat haneye götürdüler. Ameliyata girmeden önce son bir kez olacak. Belki ama suratına baktım. Çok eşsiz ve güzeldi.
Amilayat haneye aldılar. Ve zorda olsa elini bıraktım. Ve beklemeye başladık.
Çok ağlıyordum. Sanki kalbimdeki acı hiç dinmeyecekmiş gibi.
...
Doktorun çıkmasıyla hepimiz ayağa kalktık.
Doktor:Durumu iyi kurşun kalbine isabet etseydi,ölebilirdi. Ama sıyırmış. Geçmiş olsun.
Birden hemşire ve bütün doktorlar içeri girdi. Ayağa kalktım. Ve düz çizgi...
İçeri koşarak girdim. Her ne kadar beni engelleseler de onun o eşsiz suratına baktım. Bu onu belki son görüşüm olabilirdi...
(Kızı her zaman ki gibi Jisoo olarak düşünün.)
Sonunda kalbi atmaya başladı.
Beni de zaten dışarı çıkardılar.G-Dragon:Jisoo'nun bu kadar inadı varken hayata gözlerini yumar mı hiç?
Jungkook:İnatçı kız.
...
Şuan Jisoo gözlerini açtı. Ve hepimiz yanındayız.
Jisoo'nun ağzından.
Gözlerimi yavaşça açtım. Ve karşımda bizimkileri ve Jungkook'u gördüm. Hafiften gülmeye çalıştım.
Anlamış olacaklar ki onlarda gülümsediler.
Jisoo:Ya korkmayın! Ben hala yaşıyorum.
Dedim. Ve ellerimi açtım. Hepsi sarıldı. Ama en çokta Jungkook'tan ayrılırım diye korkmuştum.
Bu bölüm de bu şekildeydi. Umarım beğenmişsinizdir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız Aşk•Jeon Jungkook☆
General FictionOnu her gördüğümde mutlu oluyorum. Onu her gördüğümde istemesem de ona bakıyorum. Ama onu o kızla gördüğümde yıkıldım. Bu ondan hoşlandığım anlamına mı geliyor?