"You see me in hindsight
Tangled up with you all night
Burn it down
Some day when you leave me
I bet these memories follow you around"▾
Harry, Ginny'ye kandığına inanamıyordu. Draco Malfoy'a bir kitap götürmek için rahatını bozduğuna ve Draco Malfoy için yürüdüğüne inanamıyordu.
Kıza hayır demeliydi, her ne kadar bunu yapması karşılığında Hogsmade'de bir hafta sonunu birlikte geçirecekleri sözünü almış olsa da ona hayır demeliydi. Draco'nun ayağına gidiyor oluşu aralarındaki görünmez skor tablosunda onu açık ara öne geçiriyordu. Sanki zaten açık ara önde değilmiş gibi!
Ama evet demişti. Kız sevgilisini sinirlendirmek pahasına Malfoy'a kitabını götürmesi karşılığında Hogsmade teklifini kabul ettiği ya da sadece ona öyle güzel baktığı için mi bilmiyordu. Önemli olan evet demiş olmasıydı.
Ve yoldaydı. Koridorda, Ron'la Draco'nun odasına doğru emin adımlarla ilerliyordu. Aslında Slyhterin ortak salonunda olduğunu Ginny'nin anlattıklarından tahmin ediyordu ama içinde bir parçası Draco'nun odasında olup onu bu zahmetten kurtarmasını diliyordu. Hem oda neredeyse yol üstündeydi değil mi? Bakmaktan ne kaybedecekti ki?
Kapı görüş açısına girince kendine tekrardan lanet okudu. Draco onu görünce ne diyecekti? Potter'ı ayağına getirdiği ile alakalı zevzek arkadaşlarına şaka mı yapacaktı yoksa üç numaralı bakışını - üç numaralı bakış Draco'nun ben bir götüm bakışıydı, en azından Harry'ye göre - mi atacaktı?
Odaya geldiğinde derin bir nefes alıp kapı kolunu bastırdı, kilitli olmadığından hemen açılmıştı. Ron'un hemen karşıdaki masada kulaklıklarıyla ders çalıştığını görebiliyordu ama Draco odada yoktu. Ron'u gerçekten görmek istemese hemen odadan çıkıp gelmemiş gibi davranabilirdi ama dürüst olmak gerekirse istiyordu. Bu yüzden varlığını fark ettirmek için gürültü çıkardı.
Pes edip kapıyı kapayacakken Ron arkasını döndü. Harry'yi gördüğüne şaşırdığını belli etmesi birkaç saniye sürdü, sonrasında hemen gülümsemişti. "Dostum, buradasın! Naber?"
Eskiden birbirimize naber diye sormazdık, diye düşündü Harry. Zaten hep beraberlerdi, neden baber diye bir soruyu dillendirme gereği duyacaklardı ki?
Omuz sikti. "Malfoy'u arıyorum, haberin var mı?"
Ron tek kaşını kaldırıp "Sen? Malfoy'u arıyorsun?" diye alayla sordu. "Merlin aşkına, gün geçmiyor ki bir şeyler değişmesin."
Harry tekrar omuz silkti. Çok fazla omuz silkiyordu, bir gün oradaki kemiklerinin kireçleneceğine ya da onun gibi bir şey olacağına emindi. "Ev ödevi."
"Anladım," diye mırıldandı Ron. "Eh üzgünüm dostum, odaya hiç gelmedi ve bu da işime geliyor anlıyorsun ya?" İmalı bir şekilde göz kırpmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
wind of change ☰ drarry, au
Fanfiction❝ Harry Potter, Hogwarts'da dördüncü yılında bir şeyleri değiştirmek için her şeyi yapardı. Ve buna Draco Malfoy ile konuşmak bile dahildi. ❞ ➥ WATTYS 2021 YARI FİNALİSTİ!¡ ➥ #1 in romine ➥ #1 in drarry ➥ cast'e 'tom'dan devam', 'tom daha iyi', 'to...