hellö!
nasılsınız?başlangıç saatinizi ve en sevdiğiniz edebi romanı bu satıra bırakmayı unutmayın :)
Yalçın'ın konuştuğu yerleri koyu renkle yazdım canısılar 😘
satır arası yorum yaparsanız çok sevinirimmm
görüşürüz canlar!💌
Tabletimi masamın ortasında sabitleyip biraz geriye aldım ve ekrandaki yazıda gözlerimi gezdirdim.
Yalçın kişisi görüntülü arıyor...
Buna her ne kadar kendimi hazır hissetmesem de yapabileceğim konusunda bir his vardı içimde ya da ben öyle sanıyordum. Genelde insanlarla samimi olan bir yapım yoktu, yani vardı da tanıdıklarım içerisindeydi o samimiye.
Yalçım'ı hiç tanımıyordum ve anlaşıp anlaşamayacağımız belli bile değildi. Nasıl bir karaktere sahipti, ne tür bir tiplemeydi? Hiçbirini bilmiyordum.
Yavaşça parmaklarımı yeşil tuşun üzerine getirdim ve üstüne tıklayarak aramayı başlattım. Ufak bir bulanıklıktan sonra Yalçın'ın görüntüsü daha da netleşti ve yutkunup ona bakmaya devam ettim. Nedense çok heyecanlanmıştım. Daha önce tanışmadığım biriyle görüntülü konuşmak ve her gün böyle iletişime geçmek bana garip geliyordu hâliyle. Tahminimce, konuştuğumuz kadarıyla, iyi biri gibi duruyordu ama bir sorun vardı. Ben herkese kolayca güvenen bir yapıya sahiptim. Bu, şimdiden benim için eksi puan olarak haneme kazınmıştı.
"Selam."
Duyduğum tok sesle kendime geldim ve daldığım düşüncelerden çıktım. Tebessüm edip saçımın bir tutamını kulağımın arkasına attım.
"Merhaba Yalçın."
Daha dikkatli bir şekilde yüzüne bakınca gülmemek için yanaklarını sıkar bir hali vardı. Otuz iki diş sıratacak bir havası varmış gibi hissetmem garip değildi umarım. Acaba yüzümde falan ya da arka taraflarda mı bir şey vardı?
Kuruyan dudaklarımı ıslatıp ona bakarken gördüğüm kadarıyla odasını incelemeye başladım ve genelde koyu tonlar hakim gibiydi ama buradan bir bütün yorumu yapmak zor geldiğinden emin olamıyordum.
"Ee ne yapalım?"
Dediğinde anlamsız bakışlarımı yolladım. Kaşlarımı çatıp kaldırarak yüzümü buruşturdum.
"Program attın ya demin, onu uygulayacağız işte. İlk ders biyoloji 11. sınıf tekrarıymış. Deneme için sinir sistemi çalışacağız yani..." Önümdeki telefonumdan attığı fotoğrafa, programa, baktım. "Zaten genelde hep AYT ağırlıklı bir plan hazırlamışsın. Ve de yoğuna benziyor. Benim TYT bitirdiğini falan mı sanıyorsun?" dedim kafamı kaşıyarak.
Kaşlarını kaldırdı ve çenesini kaşıyıp ellerini önünde masanın üstünde birleştirdi. "Eğer yoğun olursa istediğin kadar değişiklik yapabilirsin, ben sana uyarım. Senin programın nasılsa benimkini de öyle düzenleriz. TYT ekleriz, sen nasıl program yaparsan ben ufak düzenlemelerle sana uyarım. No problem."
"Parayı sen veriyorsun ve sınava hazırlanacak sensin. Tamam, ben de sınava hazırlanacağım ama parayı veren düdüğü çalmaz mı?"
"Doğru diyorsun ama hedefler için bence yoğun çalışmak ve de güzel bir tempo tutturmak lazım. Bu arada..." diyerek işaret parmağını kaldırıp bana uzattı. "Allah aşkına para muhabbeti yapma daha fazla; bitti, gitti, konu kapandı"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ders verir misin | yarı texting
ContoYalçın: Bana ders verir misin küçük hanım? Alize: Evlenme teklifi etmiyorsun şapşal Alize: Ayrıca bu sorunu cevapladım zaten Alize: Evet. Yalçın: Ve sizi üç evetle uğurluyoruz * farklı bir serüvene hazır mısınız? * NBA'de yan karakter olan Yalçın'ı...