«13»

237 18 3
                                    

  Gökşin Derin - Bu Akşamda Aklımdasın.

Mezarına gittiğimiz günden beri çok fazla konuşmuyordu. Bu durum beni mahvediyordu. Sorduğum sorulara kısa kısa cevaplar veriyordu. Her böyle yaptığında gözlerim doluyordu.

Okuldan eve dönerken de konuşmaya çalıştım. Ama o sadece 2 kelime etti. Ona sinirlenip daha hızlı yürüyerek eve gittim. Eve hızlıca girip kapıyı kapattım.

Yere çöküp ağlamaya başladım. Onun yanında dolan gözlerim eve geldiğimde artık dayanamamışlardı.

Ayağa kalktım. Üstümü değiştirip kulaklıklarımı takıp yoganın içine girdim. Hava kötüydü. Yağmur yağıyordu. Her ne kadar yağmurlu havayı sevsemde hasta olmak istemiyordum.

Şarkı dinlerken şarkıyı zil sesim yarıda kesti. Onur arıyordu.

"Efendim?"

"Yağmur, iyi misin sesin kötü geliyo."

"İyiyim..."

"Şey dicektim sahile gelir misin seninle birşey konuşmak istiyorum."

"Onur 1 aydır benimle konuşmuyorsun nerdeyse. Ve şimdi yanına gelmemi mi istiyorsun?"

"Bak, özür dilerim ama bunu düzeltmek istiyorum."

"Üzgünüm Onur yapıcak daha önemli işlerim var. Hoşçakal..."

Ve o hiçbirşey diyemeden telefonu yüzüne kapattım. Evet onu seviyordum. Çok seviyordum ama ölüyordum.

Sonra dedim ki;

Yapıcak hiçbirşeyim yok. Belki gitmiştir ama en azından yürüyüş yapmış olurum hem aşık olduğum mavileri görmek için en güzel hava.

Üstümü değiştirip kulaklıklarımı aldım. Yavaş yavaş sahile doğru yürüdüm.

Sahile geldiğimde öylece durup denize bakıyordu. Kulağında kulaklık vardı, gözlerinde iki damla yaş.

Onu böyle görmeye dayanamıyordum. Arkasından gidip sarıldım.

"Seni çok özledim Onur..."

"Bende seni..."

"Neden böyle davrandın Onur neden?"

Arkasını döndü ve bana mavileri yanında sönük bırakacak şekilde baktı...

"Bak Yağmur, ben Hülya'ya duygularımı teslim ettiğimden beri hiçbir şey hissetmiyorum. Aileme karşı bile. Bu ne kadar zor biliyor musun?"

"Onur peki sevdiğim adamın bu kadar acı çekmesi beni üzmüyor mu sanıyorsun? Seni seviyorum. Sana aşığım papatya gülüşlüm. Ama sen papatyaları öldürdün. Nolur son kez gül ve beni de öldür..."

"Yağmur..."

"Ne diyeceğini biliyorum. Seni arkadaş olarak gördüm hep diye saçmalıkları sıralayacaksın..."

"Yağmur..."

"Onur, nolur bir kere gül ve öldür beni. Sonra istersen benimle konuşma bile... Ama nolur gül ve öldür."

Gülümsedi ve beni öldürdü.

"Seni seviyorum mavi yürekli adam. Seni seviyorum... Hoşçakal..."

Koşarak gittim ordan arkamı döndüğüm gibi ağlamaya başlamıştım. Bugün, ölmek için güzel bir gündü...

güzel bir gün ölmek içinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin