güzel bir gün ölmek için

«6»

Bir sabaha mutlu uyandım. Demek isterdim ama dün olanları düşünmekten uyuyamadım.

Neden bunları o güzel adam yaşamıştı ki...

Uykulu uykulu çıktım evden.
Dışarıda beni bekliyordu.

"Günaydın."

"Günaydın"

"İyi misin? Pek uyuyamamış gibisin?"

"Aslında uyuyamadım. Dizi çok sürükleyiciydi."

"Ne izliyosun?"

"Stranger Things"

"En sevdiğim dizi"

"En çok hangi karakteri seviyosun?"

"Max"

Okuldan içeri girdik. Sınıfımıza çıktık. İlk dersimiz coğrafyaydı.
Çok uykum vardı. Kafamı sıraya koydum. Ve hemen uykuya daldım.

Uyandığımda üzerimde mont vardı ve kulağımda kulaklık. Gözlerimi kapatıp müziğe odaklandım. En sevdiğim şarkıydı. Müzik bitince kafamı kaldırdım.

"Teşekkür ederim. Üstümü örtüğün için. Ve bu şarkı en sevdiğim şarkı."

"Ciddi misin? Benimde."

Şarkıyı mırıldanmaya başladım.
Devamını o getirdi. Sınıfta kimse yoktu. Ki olsaydı da çok önemli değildi.

"Bugün sonum durup soluklanıp rüyalarım, savaşlarım durulmadı. Tükenmedim bak ölmedim. Peşindeyim pes etmedim."

"Bugün sağım, solum sarılmış oysaki. İçimden geçen yanımda olsa. Bir sen yeter. İçimi bilsen yeter. Sesini duyduktan sonra ölsem değer."

"Seni ararken kayboldum.  Nerdesin.Şimdi nerdesin. Söyle. Bu şarkılar sonmuş gibi. Bu şarkılar oymuş. Nerdesin. Söyle...
Bu..."

"Bazı şarkılar sonmuş gibi.
Bazı şarkılar oymuş gibi.
Bi denizcinin evine dönmesi kırlangıçların umrunda olmaz.
Şimdi kuş vuran bi sapan merhametsiz sensizlik.
Ait olmadığım bi denizin tam ortasındayım. Yüzücem sana varana kadar kulaçlarım..."

Şarkıyı söylediğimizde, bi müddet susup birbirimize baktık.

Tenefüs çaldı. Ama sonra o çok sevdiğimiz haber geldi.

DERS BOŞ...!!

Hepimiz çantaları alıp eve doğru yürümeye başladık.

Eve geldiğimde kedim kapıda karşıladı. Onu kucağıma alıp içeri geçtim. Yatağıma oturduğumda mesaj geldi.

Onur: naber

Siz: hiç oturuyorum öyle senden?

Onur: hiç sıkılıyorum öyle.

Siz:bende çok sıkıldım.

Onur:dışarı çıkalım mı?

Siz: nereye gidicez?

Onur:bilemem nereye gitmek istersin?

Siz:ne bilim amk. Sen söyledin sen bul.

Onur: peki. Hazırlan kapıya çık.

Siz:ok