KENT HİKAYESİ

🖤-5-🖤

ADA AZ ÖNCE KAYRA ABİM Mİ DEDİ?

**********
Kerem abim ikisini ayırmak için çabalıyordu. Kavgayı dinledim. Dengesiz çocuk "Sen benden habersiz böyle bir kararı alamazsın!" diye bağırdı. Volkan ise "Asıl sen benim aldığım kararları sorgulayamazsın!" diye bağırdı. Hiç bir şey anlamamıştım ve sanırım tek anlamayan kişi ben değildim. Kerem abi "Yeter! Yeter bir bağırmayı kesin artık! Kayara, Volkan! Kendinize gelin mahallenin ortasındayız insanlar rahatsız oluyor, kızlarda korktu. Tartışmak için ne uygun yer ne de uygun zaman! Volkan geç sen içeriye, Kayra sen de evine git sonra sorun neyse konuşulur halledilir." dedi. Dengesiz "Sen mi karar veriyorsun tartışma yerimize, zamanımıza?! Kimsin sen bunun yancısı!" dedi Kerem abime sonlara doğru Volkan'ı göstererek. Kerem abi "Ağır ol Kayra! Ağır ol, haddini aşma!" diye çıkıştı. Volkan "Kayra defol git buradan! Daha fazla kimseye rahatsızlık verme!" dedi. Kayra mıdır nedir "Seninle hesaplaşacağız! Uygun yerde, uygun zamanda!" dedi ilk cümlede Volkan'a, ikinci cümlede Kerem abime doğru.

Tam arabasına dönerken göz göze geldik onunla. Önce şaşkınca baktı, hatırlamaya çalıştı herhalde. Sonra kaşları çatıldı. Daha fazla bakmadan döndü ve arabasına binip gitti. Kerem abi "Kızlar hadi hepiniz yukarıya gidin." dedi. Ada "Ama sizin akşamınız?" diye sordu. Ablam "Biz zaten akşamı sonladırmıştık konuştuk hallettik aramızda hiç sorun yok." dedi. Daha fazla kimse konuşmadan dördümüz yukarıya çıktık.

Ada "Şimdi neden kavga ettiler ki?" diye sordu. Ablam "Kerem öğrenir, sorunları neyse çözerler yine." dedi. "Yine derken hep kavga mı ederler?" diye sordum. Ada "Yani çok iyi anlaştıkları söylenemez." dedi. Neden bir abi ile kardeş anlaşamaz ki? Neden bu kadar kavga ederler? Bir telefon çaldı. Kimin diye bakarken Ada telefonunu eline aldı. Mumnunsuzca "Annem arıyor." dedi. "Açmayacak mısın?" diye sordum. "Bana kesin abimle kavgamızı soracak ve evi terk ettiğim için çok kızacak." dedi. "Belki sizi barıştırır, bir çözüm bulur." dedim. "Hayır çözüm falan bulmaz, umrunda bile olmaz tek derdi benim babamın evinden çıkıp Volkan abimin yanına gelmem." dedi. "Ama bunda kızacak ne varki, ikisi de senin abin onunda oğulları." dedim. Ada'nın yüz ifadesi değişti. "Hayır, onun oğulları değil. O sadece benim annem Kayra abimin ve Volkan abimin anneleri farklı. Yani üçümüz aynı babadanız ama üçümüzün de annesi farklı." dedi. Bunu bilmiyordum çok şaşırdım. "Baban üç farklı evlilik yaptı yani." dedim. Gerçi benim annemin de bir oğlu vardı. "Hayır babam benim ve Volkan abimin annesiyle hiç evlenmedi. Sadece Kayra abimin annesiyle evliydi o da yıllar önce vefat etti." dedi. "Çok üzüldüm Allah rahmet eylesin." dedim.

Defne konuyu dağıtmak amacıyla "Hadi buraları toplayalım. Çay demliyorum tatlının yanında güzel olur, işimiz bitince yeriz." dedi. Dört koldan toplama işini bitirdik. Ben çayları doldurdum, Defne de tatlıları hazırladı. Dördümüz salonda tatlılarımızı yemeye başladık. Ablam "Ya niye bu kadar sesizsiniz?" dedi şakayla karışık bir kızgınlıkla. Ada "O zaman anlat bakalım ne yaptınız Kerem abiyle?" diye sordu ablama. Ablam gülümsedi ve anlatmaya başladı: "Öncelikle her şey harikaydı sizin sayenizde, iyiki varsınız." dedi. Defne "Sende iyiki varsın canım ama artık teşekkür etmeyi bırakıp Kerem'le neler yaptınız anlat." dedi. Ablam anlatmaya başladı: "Önce bir bakıştık, sonra sandalyemi çekti, çok centilmendir kendisi." dedi gülerek. Defne "Bravo ona." dedi gülerek. Ada "Ee sonra neler yaptınız?" dedi merakla. Ablam anlatmaya devam etti: "İşte birbirimizden özür diledik aramıza hiç bir şey girmesin dedik. Elimi falan tuttu bu eller hiç ayrılmasın dedi." Ada "Ay çok romantik!" diyerek ablamın lafını kesti. Ablam "Evet çok romantik." diyerek Ada'ya katıldı. Sonra anlatmaya devam etti: "Yemek yedik daha sonra mükemmeldi yemekler!" dedi. Defne "Sadece yemekler mi mükemmeldi?" diye sordu imalı ses tonuyla. Ablam "Keremle birilikte yemek de çok güzeldi." dedi utanarak. Ada "E daha başka bişey olmadı mı?" diye sordu. Ablam "Sonra dans falan ettik, sohbet ettik öyle çok güzel bir akşamdı." dedi. Defne "Bu kadar yani?" diye sordu. Ablam "Evet bu kadar." dedi.