10/feromon

9.3K 655 225
                                    

"Mühürlenmemişler"

"Böylesi daha iyi. Bebek düşerse kapı önüne koyuveririz"

Duyamadığımı mı sanıyorlardı? Ya da kasıtlı yapıyorda olabilirler. Ah onlar yan koltukta oturup benim hakkımda konuşurlarken çıldırmama ramak kalmıştı. Bir insan nasıl kendi oğlunun çocuğunu istemezdi ki! Oturduğum koltukta biraz daha dikleşip popomu onlara dönüp bacak bacak üstüne attım ve kafamda bir milyon şey varken elimdeki dergiyi okuma numarama devam ettim.  Konuşmadan beden diliyle cevap veriyordum. Bu umrumda değilsiniz pozumdu. Ayrıca Soojin denen aşüfteyi her Tanrının günü görmek zorunda mıydım?

Benim kocamdan hoşlandığı açıkça belliydi?

Sabah Taehyung'un kızgınlığa girdiğini öğrendiğimden beri içim içimi yiyordu. Aynı odada kalacaktık ve bu benim için çok tehlikeliydi. Kendini kaybedebilirdi. Ayrıca şu mühür işi vardı. Kayınvalidem kendimi Taehyung'un kollarına atmam için farkında olmada beni gaza getiriyordu. Kafamda onca soruyla aşırı gergin hissediyordum. Koltukta yan taraf çökünce başımı gömdüğüm dergiden kaldırıp soluma baktım. Jisooydu

"Nasılsınız jeongguk, bebek nasıl?"

Jisoonun sıcak tebessümü ile sorduğu soruya karşı tebessümle cevap verdim.

"İyiyiz, bir sıkıntı yok. Sen nasılsın"

"İyi işte nolsun. Namjoon'la ufak bir tatil yapmış olduk bizde. Busandaydık"

Ardından kulağıma eğilip sessizce sordu

"Mührün yok. Neden mühürlenmedin?"

Derin bir nefes verirken aklıma gelen şeyle durumu fırsata çevirdim. Taehyung'un beni kıskanması Soojin'i üzebilirdi. O benim kocamdı. Ve bir an önce ümidini kesse iyi olurdu.

"Taehyung beni kimseyle paylaşamıyor cidden, dün arkadaşımla buluştum diye olay yarattı. Yok ben sadece onunmuşum, onun eşiymişim. Bildiğim şeyleri tekrarlıyor işte. Ondan dolayı biraz tartıştık. Ona trip atıyorum şuan o da kendini affetirmeye çalışıyor"

Tırnaklarımla oynarken alttan bir bakış attım. Tam istediğim o bakışları görmüştüm. kızarıp bozarmıştı ve dik dik bana bakıyordu.

"Olur öyle tartışmalar. Daha yolun çok başındasınız."

"Aynen, aynı yastığa baş koyuyoruz sonuçta, birbirimize küs kalamayız"

"İyi insan lafın üzerine gelirmiş"

Jisoo bana göz kırptığı an Taehyung'un feromonlarını hissetmiştim. Yanaklarımın kızardığını sonuna kadar hissederken yavaşça ona döndüm. Zaferim buraya kadardı. Umarım konuştuklarımı duymamıştır! Uff ne duymaması o bir Deltaydı ve kulakları çok hassastı! Ayrıca o kızgınlıktaydı, ne diye aşağı iniyordu ki.

Yanıma oturup kafasını boynuma yaklaştırdığında reflexle geri çekildim. O ise  sakinlikle elini omzuma koyup şaşkınca ona bakan beni kendisine çekmişti. Napıyordu bu milletin içinde.

Kafasını usulca boynuma getirip burnunu sürttü. Derin bir nefes alıp küçük bir öpücük kondurdu ve boynumda derin nefesler alarak bekledi.

"Taehyung ne yapıyorsun milletin içinde"

"Çok güzel kokuyorsun"

Yanımda oturan Jisoo kıkırdarken yanaklarımın kırmızıdan başka bir renge geçtiğini düşünüyordum. Buna kayınvalidem ve Soojin'in tanık olması avantajım olsada utanıyordum işte.

"Yatak odamızdan alıyorum vanilya kokunu. Dayanamadım. Sen gelmeyince ben geleyim istedim."

Konuşurken boynuma çarpan dudakları düşünce yetimi kaybettiriyordu. Elimi yanağına koyup kafasını boynumdan kaldırdığımda sarhoş olmuşcasına bakan koyu kahve gözleriyle buluşturdum inci gözlerimi. Ardından onu tahrik edeceğimi düşünemeden kulağına eğildim ve fısıldayarak konuştum.

"Annenlerin yanındayız, sakin ol"

Kafamı geri çekip tekrar göz göze geldiğimizde gözlerinin anbean daha da koyulaştığına ve feromonlarınında aynı oranda yükseldiğine şahit olmuştum.

Derin bir yutkunuş gerçekleştirdim. bakışları dudaklarıma kaydığında istemsizce alt dudağımı ısırdım. Beni istediğini bilmek tuhaf bir şekilde karnımın karıncalanmasına sebep oluyordu. Nefesim kesiliyor gibi hissediyor ve bu başımı döndürüyordu. Tekrar boynuma yöneldiğinde çenesinden tutup kafasını yukarı kaldırdım.kaşları hafif çatık, Koyu bakışları dudaklarımdan gözlerime çıkmıştı. Zorlukla yutkundum. Boğazım kurumuştu ama kesinlikle su istemiyordum. Taehyung'un dolgun dudakları sanki o susuzluğumu giderecek tek şey gibiydi. Burası baya sıcak olmuştu. Yanıyordum. Elimin altındaki tende öyle.

"Yukarı çık. Geliyorum birazdan."

Şuandan kurtulmak için, sonrasında olacakları düşünmeden söylediğim bir şeydi. Umarım ümitlenmezdi diye düşünürken lanet olsun ki gözleri açıkça her duygusunu belli ediyordu.

Emrimle beraber ikiletmeden hemen yanımdan kalkıp merdivenlere ilerledi. Feromonları ben kızgınlıktayım diye bağırıyorlardı resmen.
Boğazımı temizledim ve koltuktan kalktım

"Ihım. Benim karnım acıktı malum iki canlıyım mutfağa gideyimde biraz atıştırayım"

Gerçekten acıkmıştım ve bu ortamdan kurtulmak içinde güzel bahaneydi. Jisoo da benimle kalkarken o yukarı odasına geçmiş ben ise mutfakta kimse görmeden yüzüme su çarpmıştım. Napayım yani yanıyordum.
Ardından kağıt havluyla ellerimi ve yüzümü kurulayıp dolaptan bir şeyler çıkarmıştım.

******

Gecenin ilerleyen saatlerinde yemeğimi yemiş bulaşıklarımı yıkamış ve yemek masasına oturmuş zaman öldürüyordum. Yatak odama gitmeyi ne kadar  geciktirsemde, sonunda o odaya gidecektim. Burada otururken bir karar vermiştim.

mühür konusunda ne kadar endişeli olsamda istiyordum. 18 yaş mühür ve gebelik için çok erken bir yaştı lakin olan olmuştu. Artık Taehyung'un eşiydim. Kayınvalidem ve yanındaki sürtükte bunu anlayacaklardı.

Gözlerimi duvardaki saate çevirdim. gece yarısını geçmişti. Soojin çoktan gitmişti. Diğerleri de yatmış olmalıydı. Tırnaklarımla masaya vurmayı bırakıp oflayarak sandalyeden kalktım. Fazlasıyla gergin hissetmemle beraber karnıma tatlı kramplar giriyordu. Mutfaktan çıkıp merdivenlere ilerledim ve yavaş adımlarla yukarı çıktım.

Koridorun sonundaki odamızın önüne geldim. Kalbim yerinden çıkacak gibi atıyor, heyecandan göğsüm hızla inip kalkıyordu. Kapının önünde biraz sakinleşmeyi bekledim ama bunun hiçbir işe yaramadığını farkettiğimde yavaşça kapı kulpunu aşağı indirip kapıyı araladım.

Işıkları açmadan kendimi karanlık odaya atıp kapıyı ardımdan kapattım.
Taehyung yatakta yan bir şekilde uzanmış yatıyordu. Ve tanrıya şükür uyuyordu. 'Gelicem' dediğimin üzerinden saatler geçmiş gece olmuştu. Muhtemelen kızgınlıkta onu yormuş ve uyuya kalmıştı. Ses yapmamaya çalışarak dolaptan kendime bir gecelik alıp giyinmiş ve geniş yatakta ona deymeceğim şekilde en uzak köşeye uzanmıştım.









bonjour beybiler
Yıllar sonra yb attım bu kitabı kütüphanesinde bırakan kaldı mı bilmiyorum khxhkxhkc

Hesabımın şifresini unutmuştum ve aylar sonra aklıma geldi bir yb atayım dedim.

nys okuyan varsa ve ybyi merak ediyorsanız beğeni ve yorum atmayı unutmayın. :*

my sweet omega |kooktae|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin