Satır arası yorumlarınıza bayılıyorum ve daha fazla istiyorum. Lütfen beni kırmayın aşklarım, muck.İyi okumalar :)
GRACE;
Bu sefer her zamankinden farklı bir şekilde uyanmıştım. Gözlerimi araladığımda dudaklarımda büyük bir gülümseme hakimdi. Daha önce bu kadar mutlu uyandığımı hatırlamazken, bu sabah olanlar geldi aklıma ve ben bir kez daha gülümsedim o anları hatırladıkça. Daha önce sevgilim olan adamlarla hiçbir şekilde birlikte olmayı düşünmezken ve onlarla öpüşmenin ilerisine gitmezken, bu sabah Harry'e teslim etmiştim bedenimi. Pişman mıydım? Hayır. Bu asla pişman olmayacağım bir şeydi. Harry'e aşıktım ve tamamen ona ait olmuş olmak kalbimin bunu düşündükçe daha da hızlı atmasına sebep oluyordu.
Onun, benim ilkim ve sonum olmasını istiyordum. Ama içimden bir ses öyle kötü şeyler söylüyordu ki, bu beni korkutuyordu. Ondan ayrılacak olmak, ondan ayrı kalmak beni hiç korkmadığım kadar korkutuyordu. O esnada, kalbimin sesi bu anların tadını çıkartmamı söyledi ve ben aklımdan kötü düşünceleri atarak karanlık oda da gezdirdim gözlerimi ve ardından yanı başımda ki Harry'i görmek için döndüm. Ama döndüğümde onunla değil, boşlukla karşılaşmıştım. Bu kaşlarımı çatmama sebep olurken yorganı üzerimden kenara bıraktım ve ayağı kalkıp odanın her bir tarafına fırlattığımız eşyalarımı bulup giymeye başladım.
Üzerimi giyindiğimde saçlarımı bileğimdeki tokamla yukarıda gelişi güzel bir topuz yapıp toplamış ve ardından odadan çıkarak aşağıya inmeye başlamıştım. Merdivenin her bir basamağından iniyorken burnuma yemek kokuları geliyor ve ben bu güzel kokularla gözlerimi yumup ağzımdan ne kadar enfes ve iştah açıcı bir koku olduğuyla ilgili mırıldanıyordum. O esnada mutfağa gelip, kapısında durduğumda Harry'nin salata malzemelerini doğradığını görmemle kocaman gülümsedim. Benden önce uyanmış ve bize yemek hazırlıyordu.
Hala yüzümde ki silinmeyen gülümsemeyle ona doğru ilerleyip arkasından ona yaklaşırken aniden ellerimi beline sıkıca sararak parmak uçlarımda yükselmiş ve çenemi Harry'nin omzuna yaslamıştım. Harry bu ani hareketimle yerinde ufakta olsa hareketlenirken bana yüzüne yayılan kocaman gülümsemesiyle baktığında ve, " Bir tanem. " diye fısıldadığında dudaklarımı o kocaman gamzesinden birine bastırmıştım. Bu hareketim onun yüzündeki gülümsemeyi biraz daha büyütürken, " Beni neden uyandırmadın? " dedim ve çenemi yeniden omzuna yasladım ve o işine kaldığı yerden devam etti.
" Dinlenmeni istedim, malum seni biraz fazla yordum. " dediğinde yüzünde ona has şırıtışı belirdi. Bununla beraber yanaklarımın ısındığını hissederken kahkahası yükseldi mutfakta.
" Bebeğim, benden utanmıyorsun değil mi? Sen artık tamamen benimsin ve benim sevgilimsin. Benden utanma. " dediğinde benden ayrılıp ellerini yıkamıştı. Ellerini kuruladı, ardından bana dönüp yanaklarımı avuçları arasına alıp burnumu öptü. Gülümsedi ve, " Hadi, fırındaki tavuk çıkana kadar git ve bir duş al bir tanem. " dediğinde onu onaylayarak başımı sallamış, ardından gülümseyerek ayrılmıştım mutfaktan.Duştan çıkıp giyindiğimde, artık tamamen rahatlamış hissediyordum. Saçlarımı havluyla kurutmayı bırakıp havluyu kenara bıraktığımda elime telefonumu almış aşağıya inerken instagramda gezinmeye başlamıştım. O sırada Liam'ın paylaştığı gönderi karşıma çıkmış ve fotoğrafa bakıp gülümserken hoşuma gittiği için fotoğrafı beğenmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Slowly || harrystyles.
Fanfic" Beni yavaşça hayal kırıklığına uğratmanın bir yolunu bulabilir misin? "