0.4

1.5K 68 64
                                    




GRACE;

" Benim için daha çok fotoğraflarını paylaşmanı istiyorum. " Harry beni kolları arasına daha fazla çekerken konuştu. gülümsedim, bugün ikimizinde programları boştu ve ben onun evine gelmiştim.
Burnu kulağımın arkasında gezinirken yavaşça boynuma indi ve beni derince kokladı. " Ama sadece benim için. " diye fısıldadığında belimdeki elleri sıkılaştı. " Senin kıskanç biri olduğunu hiç düşünmemiştim. " dediğimde kahkahası yükseldi.
" İnan bana bende düşünmüyordum. " dediğinde kaşlarımı çattım, yüzüme eğilip çatık kaşlarımın arasını öptüğünde tebessüm etmiştim.

" Sana kadar kimseyi kıskandığımı hatırlamıyorum, bir sürü sevgilim oldu ama... " Sustu, dudaklarını dudaklarıma bastırdı, gözlerimin içine baktı. " Sana gelince her şey değişti. " diye devam etti. Elimi yanağına götürüp tuttum, gözlerinin içerisine bıkmadan bakarken gülümsedim. Onun yanında ne çok gülümsüyordum böyle.

Bir süre sonra, " Acıktım, dışarıdan bir şeyler mi söylesek? " dediğinde bana başımı sallayarak onayladım onu, bende acıkmıştım. Kalkıp ev telefonunu aldığında salondan çıkmıştı. Koltukta arkama doğru yaslanmıştım. O sırada sehpanın üzerindeki Harry'nin telefonundan mesaj sesi yükselirken bakışlarım oraya kaydı. Ardından bakışlarımı kaçırdım, iç sesim hadi baksana Grace diye haykırırken başımı iki yana onaylamaz bir biçimde salladım. Bir özeli olabilirdi. Sen onun sevgilisisin, ne özelinden bahsediyorsun? Dediğinde iç sesim dudaklarımı dişledim.

İç sesime yenik düşerek telefonu hızla elime aldığımda ekranda gördüğüm isimle kalbime daha önce hissetmediğim bir ağırlık çöktü. Kaçındıydı bu? Üstelik attığı mesaj işle ilgili bile değildi.


Müsait misin, Harry? Sana gelecektim.
- Elena

Defalarca ekranda yazılı olan mesaja baktığımda telefonu hızını umursamadan sehpaya attığımda ellerimi sinirle saçlarımdan geçirdim. Harry neden Elena ile bu kadar yakındı? Arkadaş çevresine girmeler, sürekli evine gelmeler, ona bu şekilde rahatça mesaj atmalar... Harry neden tüm bunlara izin veriyordu? Ben düşüncelerimle kendimi yiyip bitirirken Harry salona girmişti. Yüzüme baktığında kaşlarını çatmıştı, " Ne oldu sana? " dediğinde, başımı iki yana sallayarak, " Bir şey olmadı. " dedim. O sırada sehpanın üzerindeki telefonunu almış ve ekranı açıp bakmıştı.

Bakışları yeniden beni bulduğunda yüzündeki ifadenin değiştiğine şahit olmuştum, yinede bana gülümsediğinde, " Hemen geliyorum bebeğim. " deyip elinde telefonuyla birlikte salondan çıkmıştı. Arkasından bakakalırken bir anda hışımla ayağı kalkıp peşinden gitmeye başlamıştım. Tamam, belki bu yaptığım doğru bir şey değildi ama bunu şimdi yapmazsam kendimi yiyip bitireceğimi biliyordum. Çünkü Harry'e sorsam beni geciktirecekti.

Yukarı çıktığımda onun sesini duymamla sesin geldiği odanın kapısının önünde durdum, kapıyı kapatmıştı. Gözlerimi yumdum, bunu yaptığıma inanamıyordum. O sırada Harry'nin, " Kes artık şunu. " dediğini duymamla yumduğum gözlerimi açmıştım. Sesini daha iyi duymak için kapıya biraz daha yaklaştım. " Böyle hareketler sergilemeye devam edersen sakin tarafımı bir daha asla göremeyeceksin. " O sırada içeriden bir şeylerin kırılma sesi geldiğinde gözlerimi büyüttüm ve elimle ağzıma kapattım. Neler oluyordu? " Eğer o bir şeyler anlar ve onun gitmesine sebep olursan, sen bittin Elena. Yemin ederim, seni mahvederim. " Sonra adım sesleri duydum ve hemen köşedeki lavaboya girdim.

Kapıyı kapatıp sırtımı kapıya yasladığımda kaydım ve yere oturup bacaklarımı kendime çektim. O kızla Harry'nin arasında bilmediğim bir şeyler dönüyordu ve Harry bana bundan bahsetmiyordu. Onun sevgilisi değil miydim? Şimdiden bir şeyleri benden gizlemeye mi başlayacaktı? Peki ya, ileride ne yapacaktı? Ağlamamak için büyük bir savaş verirken kalktım ve elimi yüzümü yıkadıktan sonra lavabodan çıkıp aşağı inmeye başlamıştım. Aşağıya indiğimde Harry'nin düşünceli bir şekilde oturduğunu görmüştüm. Fakat beni görmesiyle düşünceli yüzünden eser kalmamış ve bana gülümsemişti.

Slowly || harrystyles.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin