Minseok (12 Yaşında)
'Elini tuttuğum 20 li yaşlarda ki hyunguma gülümsemiştim
"Hyung bugün benim doğum günüm bize gelmek ister misin? babam benim için kocaman bir pasta alacak~ bize gel lütfen annemle babam seni çok sevecektir~"
Gülümseyerek bana bakıp evin önünde durduğumuzda dizinin üzerine çökmüştü.
"Doğum gününe gelemem minik bir daha yanına da gelemem"
Dudağımı büzerek mızmızlanmaya hazırlanırken yanağıma bir öpücük kondurmuştu
"Böyle yapma Minseok yoksa çok üzülürüm ağlamamı istemezsin değil mi?"
Başımı hayır anlamında sallayıp
"Hayır hyung ağlamanı istemem ama bana sarılmazsan ben ağlarım"
Kollarını hızlıca bana dolayıp sarılmıştı geri çekilirken bedeninin yavaşça küllere dönüşüp rüzgar ile sürüklenişiyle çığlık atmıştım'
Gözlerimi çığlık atarken aralamış ağlıyordum. Annem odama girip bana hızlıca sarılırken sakinleşmem için sırtımı ovalıyordu.
"Bir şey yok oğlum, korkma geçti hepsi."
Hıçkırıklarla ağlarken ,
"Anne o küllere dönüştü ben.. ben çok korktum.."
Günümüz
"Hadi ama anne! yine mi okula gideceğim? Çok sıkıldım, kaç kere bitirdim şu liseyi. Artık gitmek istemiyorum, hem Baekhyun bu sene gitmiyor ben de gitmesem olmaz mı? Onlarda bizim gibi sürekli taşınıyorlar ama sizin gibi yapmıyorlar hiç!"
Evde bu konudan o kadar fazla bahsetmiştim ki ben bile artık lise konusunu açmaktan bıkmıştım. Annem oflayarak çizdiği resimden bana dönüp.
"Pekala Min gitme ama eğer bir yaramazlık yaparsan bu sefer yatılı okula yollarım ona göre"
Sonunda ulaştığım zafer ile hızlıca anneme sarılıp, yanağına sulu öpücükler kondurmuştum.
"Sen bir tanesin yaa, teşekkürler annişim"
Elleriyle beni ittirip gülerek.
"Tamam sırnaşma hemen, git şimdi bu mutlu haberi Baekhyun'a ver çatlamıştır meraktan"
"Ya anne arkadaşım o kadar meraklı değil bir kere!"
Bunu desemde kendim de inanamayarak evden çıkmıştım. Ormanda koşarken bir an gözetlendiğimi hissedip durarak etrafı incelemiştim. Ama hiç kimse yoktu. Paronoya yaptığımı düşünerek koşmaya devam etmiş Baekhyunların evine geldiğimde kapıda biraz soluklanmış ve zile basmıştım kapıyı Baekhyun'un kendisi açmış kolumdan tutarak hızlıca odasına çekmişti beni, yatağında ki papatyaları eliyle göstererek dudaklarını kemirmeye başladı. Uzun süre papatyaya odaklanınca elimi gözünün önünde sallayıp.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WOLF ~Chenmin
WerewolfRüyalarımda gördüğüm o gözler şimdi tam karşımda beni diz çöktürmek istercesine zorluyordu. Keskin gözleri ve yüz hatları ile o tam manası ile kusursuzdu, kusursuzluk takıntımı dahi yerlebir edebilecek kabiliyete sahipti. Ellerini belime koyup tek e...