Saat 10'a yaklaşıyordu. Üstümdeki yük git gide ağırlaşıyordu. Azra'nın yanında durması için Melike'yi görevlendirmiştim.
Geri kalanlar ise Hayal Kafeyi düzenliyorlardı. Size hiç Kayra'dan bahsetmedim. Kayra benim öz kardeşim gibidir, bazen Şerefsiz olabiliyo ama seviyorum köpeği. Kayra bizim için akşama 2 tane No.1 konser bileti almış daha bilmiyo ama ben o biletlere Azra ile gidicem. Ben bunları düşünürken Kayra'nın sesiyle kendime geldim.- Kanka işin erken biter demi? 2 saate konser var.
- Biter umarım
- olum boşa gitmesin biletler lan
"Gitmez. Gitmez." Diyip bıyık altından gülümsedim hafifçe ve o sırada melike ve Azra Girdi içeri. Melike Azra'nın peşinden koşarak girdiğinde, Azra'nın sabredemeyip Melike'yi atlattığını anladım. O sırada iyi ki başımda bere vardı ki saçlarımı farketmedi, içeri girer girmez bana koştu ve sarıldı. "Nerden anladın" demeye kalmadan Melike'den öğrenmiş olabileceği geldi aklıma. O kadar güzel sarılmıştı ki ben kollarımı hareket bile ettiremedim dondum kaldım. Kokusunu içime öyle bir çektim ki sanki dünyanın en güzel şiirinden en güzel mısrayı okumak gibiydi. Kayra gelip herşeyi bozmasaydı ölene dek öyle kalabilirdim. "Ee siz böyle kalacaksınız diye biz aç mı kalıcaz len" diyerek girdi araya. Dönüp "Bok ye Kayra" gibisinden bir bakış attım ve Azra'ya "Gel güzelim masaya geçelim" dediğimde Azra'nın yanaklarındaki kızarmayı farkettim. "Utandın mı miniğim?"
Dedikten sonra biraz öfkeyle "Minik falan değilim ben be! 1.59'um ben!" Diye atladı.
O kadar şirindi ki yaklaşıp yanağına bir buse kondurmaktan alıkoyamadım kendimi. O an yanakları tamamen al al oldu. Çevredekilerin gülmesi eşliğinde yemeklerimizi yemeye başladık. Biraz vakit geçtikten sonra Azra'ya dönüp dedim ki "45 dakika sonrasına Kayra'nın ikimiz için ayırdığı 2 bilet var, gidelim mi?" Dedikten sonra Kayra'nın hiç bozuntuya vermeden bana destek vermesi, onunla dost olmanın çok iyi bir karar olduğunu çarpıcı bir şekilde yeniden yüzüme vurdu. Azra "Oluur. Kiminmiş bu konser" demeye kalmadan "No.1" dedim heyecanla. "No.1 sevdiğini bilmiyodum" deyip biraz duraksadıktan sonra "Gerçi hakkında çoğu şeyi bilmiyorum" dedi buruk bir sesle Azra. "Hadi geç kalmayalım konsere" derken montumu giymiştim bile. Kayra'ya bir göz kırpıp biletleri aldıktan sonra Azra'nın elini de tutup yola koyulduk.Can sahneye çıktığında büyük bir sesle alkışlamalar duyuldu sonra Can birbirinden mükemmel şarkılarını söylemeye başladı. Azra'ya bakmaktan pek konsere adapte olamasam da 'Dünya gül bana' şarkısı çaldığında yüzüm bir an dönüp Can'a baktı.
Sonra Azra'ya döndüm ve "Hadi bana eşlik et" diyip tek hamlede omzuma aldım. Bağıra bağıra Dünya gül bana söyledik.
Konserin son şarkısı olduğunu anladığımda Azra'yı yere indirmek yerine çıkışa kadar omzumda götürdüm. Tam yere indirirken beremden de tuttu ve birden berem Azra'nın elinde kaldı. İlk başta garipsedi çünkü bildiği Ateş'in saçları vardı. "Kibrit, saçların dökülmüş" dedi İsmimi bilmesine rağmen. "Kötü haberi anlatma vaktim geldi galiba" diyerek başımı öne eğdim. " Yolda anlatayım mı?" Derken çenemin titremeye başladığını farkeden Azra, "İstersen sonra anlatabilirsin" dedi anlayışlı bir tavırla. Hafif bir gülümseme ile yetindim ve Azra'yı eve bırakana dek tek kelime dahi konuşmadık. Azra eve girdikten sonra biraz evlerinin karşısındaki parkta oturdum sonra ben de eve gittim.Ah be Azra'm, ah be nefesim. Böyle ağır bir yükü kaldıramamandan korkuyorum. Nasıl söylerim sana "ben kanserim" diye? Kıyamam ki ben sana. Söyleyemem be Azra..
-
Evet No.1 hayranıyım ve Ateş'te No.1 hayranı :D
Kibrit hakkında ne düşünüyosun?
Sonraki bölümde görüşmek üzere.
Öbtüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kibrit | Yarı texting (TAMAMLANDI)
Teen FictionKibrit : Nefes alma sebebimsin. (02:42) #1. KİTAP#