Melie'nin Salyalı Göğüs Kız'ı mıncıklama seansı içeriye sanki hanı yıkacakmış kadar büyük adımlar atan, kendisi de attığı adımlardan çok da küçük olmayan dev gibi bir herifin yanımıza gelmesiyle son buldu. Sokian'ın ayı gibi herif zaten tanırsınız dediği Nacdettin bu olsa gerekti. Herifin boyu neredeyse iki buçuk metre kadar vardı, hanın tavan yüksekliği bir yirmi santim daha küçük olsa dev adam doksan derece dikili kalacaktı iki duvar arasında. Vücudunun genişliği de çok fazlaydı ama yine de rahibe kadar şişman durmuyordu.
Adam ne kadar büyük olursa olsun, Ayı Nacdettin demeyi reddediyorum. Kimse Közman gibi bir ayı görüntüsüne sahip olamaz çünkü.
On İki Dev Adam Nacdettin, üzerindeki mavi çiftçi gömleğini düzeltti, elindeki havluyu ıslak yüzüne sürerek bize döndü. "Hoş gelmişsiniz," dedi yayvan bir ağızla.
Evet az önce parolayı söyleyin diye boş boğazlık eden bu herif olsa gerekti. Sesinin titremesinden, kelimeleri sürekli yutmasından ve gevşekçe konuşmasından anlamıştım bunu. Ama neden bize kapıygirdip birden yok oluvermişti? Ve neden şimdi gelip bizi ilk defa görüyormuş gibi tepki veriyordu?
Tam ağzımı açıp soracaktım ki, Dev Adam Cunky ve Köz Közman'ı gördü. "Ulaa, bankam param matiklerim gelmiş." Dev Adam Nacdettin yuvarlanırcasına yürürken hanın duvarlarını titreten bir kahkaha patlattı.
Primanna hemen yanı başımda duaya başlarken, Melie, kırbacını eline alarak saldırı pozisyonuna geçti. "Sen de kimsin be?"
Şövalyeyi bir arıza çıkartmaması için dürtükledim."Koy o kırbacı hemen yerine."
"Doğru evladım şeytan sokturur o kırbacı." Primanna bilmiş bir edayla konuşmuştu. "Ah ne melun bir alettir o."
"Sokturur mu? Çok profesyonelsiniz o zaman," diye kıs kıs güldü, hala adını öğrenemediğim Salyalı Göğüs Kız.
Primanna kırdığı potu hemen fark ederek toparlandı. "Ama aynı zamanda dinen çok hayırlıdır. Kullanmasını bilmeyenin elinde oyuncak olur. Ben tabii çok hayırlı bir insan olduğum için dini amaçlarla kullanırım hep. Günah çıkarmada güzel işe yarar."
"Uyurken sayıkladığın kelepçeli, kırbaçlı maceralarını da unutmadık rahibe, boş yapma," dedim düz bir sesle.
"Hiiiiii!"
Primanna şaşkınlıkla ağzını bir karış açarak, "Sen bunca yıldır sana analık yapmış Primanna'ya böyle mi davranırsın? İftira mı atarsın? Kul hakkına mı girersin? Yazıklar olsun sana! Pü senin sıfatına!" diye yüzüme tükürdü. Tabii yıllardır bu karıyla birlikte yaşadığım için geriye doğru eğilerek tükürükten kaçtım.
Soktuğumun karısı. Bir de annelik yapmışmış. Anca Ana'lık yaparsın sen onu da bana değil, grinin elli tonunu yaşatan başkalarına.
"O tükürdüğün ağzı alır bir yerlerine monte ederim sokuk karı, yerinde dur!" Melie'nin sinirden alnındaki damarlar belirginleşmişti.
"Ama bana iftira attı," dedi Primanna ağlamaklı ağlamaklı. "Bana, bana! Primanna'sına! Sen de hep onu savunuyorsun ama Melie kızım. Sari bir üfleyişte sönüverecek bir çiçek, peki ya Primanna?" Şimdi haykırarak ağlamaya başlamıştı.
Bravo andaval karı. Kimliğimi de açık ettiğine göre, hepsini toptan gebertip, Çöpland Ruh ve Sinir Hastalıkları'nda bir oda ayırtmanın zamanı geldi belki de. Ama gerçi Çöpland Kekoland olmuştu artık, onun için de krallığımı geri almam gerekiyordu. Böyle hayata sokayım. Rahat rahat deliremiyorum bile.
"Ay ne kadar masum, biz de yedik, siktir git," dedi Melie dişlerinin arasından.
"Sari mi? Sari kim?" dedi safoz Cunky.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sarı Kraliçe
FantasíaBebekliğinde yaşlı bunak bir peri tarafından tuhaf yetenekler bahşedilen Prenses Sari'nin babası Kral Kane, tüm diyarların kötüsü olarak bilinen Jasonae tarafından öldürünce, huysuz şövalyesi Melie ve boşboğaz rahibe Primanna tarafından ülkesin Çöpl...