Bölümcük 21

465 22 1
                                    

Sabahın erken saatlerinde kuşların cıvıltılarıyla birlikte uyanmıştım.Bugün güzel geçeceğe benziyor Adel.İçimde oluşan huzura engel olamıyordum.Yalın'ın kollarının arasından zor da olsa kurtularak banyoya girdim.Elimi yüzümü yıkadıktan sonra sessiz adımlarla banyodan çıktım.Aynamın önündeki küçük oturağa oturup bacağımın sargısını değiştirdim.Daha sonra yine yavaş adımlarla kapıya doğru yürüdüm.

-Nereye gidiyorsun Adel?

-Mmm şey..

-Mmm ney Adel?

-Of kendimi iyi hissediyorum kahvaltı hazırlamaya gidiyorum aşağıya.

-Yok Adel yok ben şuan daha iyi anladım senden adam olmaz.Doktor mümkünse hareket etmesin diyor sen kahvaltı bile hazırlayacaksın bıraksam.

-Ulan bak tepemin tasını attırma almayayım ayağımın altına.Başlatma doktoruna canım istiyor ve ben kahvaltı hazırlamaya gideceğim.

-Senin bu ruh değişimlerin beni delirtecek Adel.

-Hödük.

-Azıcık otur birlikte hazırlayalım kara keçi.

-Kara keçi ne ya?

-Keçiler inatçılığın sembolüdür ve ayrıca esmerimsi bir şeysin.

-Hödük ilişkinin en hödük tarafısın Yalın.

-Ne varmış ilişkimizde çok da güzel.

Ağzımda geveleyerek kendi kendime konuşmaya devam ederken Yalın banyoya girmişti.Biraz sonra çıkınca bende ayağa kalkmıştım.Önden giderek odadan çıktım.Yalın'da odadan çıkıp kapıyı kapatınca yanıma geldi.Tam büyük bir adım atıyordum ki havalandım.

-Anlaşıldı bugün izin yapacağım.Hem şu babanın meselesini konuşuruz.

-Pekii..

Yalın kucağındaki kısa ama hoş yolculuğumdan sonra mutfakta sandalyenin üzerindeki yerimi almıştım.Yalın kendi kendine şarkı mırıldanarak kahvaltıyı hazırlamaya başlamıştı.Aradan geçen yaklaşık 15 dakika sonra sıkıntıdan patlayacak duruma gelmiştim.Bir o yana sıkılıyor bir bu yana sıkılıyordum.Sonunda sıkıldığımı farkeden Yalın cebinden telefonu çıkarmıştı.

-Oyun oynamayı sever misin?

-Tabiki de severim.

-İyi gel salona gidelim sana oyun açalım.

-Tamam.

Tekrar kısa bir yolculuk yaparak salona ulaşmıştık.

-God Of War oynayabilir misin?

-Kaçıncısı?

-3.

-İyi bari oynayayım.

-Bak şimdi oyunun kritik noktalarından birindeyim Zeus'u öldürmeye çalışıyorum ama beceremedim.

-Tamam Yalın bitince çağırırım.

-Sana güveniyorum hayatım geçersin sen burayı.

-Hadi git kahvaltı hazırla sen Yalın.

Yalın'ın salondan çıkmasıyla oyuna gömülmüştüm.Aradan geçen sürede neredeyse 5 defa  oynamıştım ama bir türlü Zeus'u öldürememiştim.

-Hala beceremedin mi Adel?

-Ölmüyor ki piç.Ölümsüzlük iksiri vardı da biz mi bulamadık?

-Gayret et yaparsın sen.

-İnş canım ya.

Birkaç defa denemiştim ve evet en heyecanlı yer 3.  kademenin başlangıcı.Buraya kadar ilk defa gelmiştim ve aşırı heyecanlı olduğunu söyleyebilirim.

-Yalın koş yitiş çabuk gel uç yiğidim.

Hızlıca salona giren Yalın bana sorarcasına bakıyordu.Tabi o sırada hala savaşan ben Yalın'a televizyonu göstermekle yetinmiştim.Yanıma oturan Yalın büyük bir heyecanla gaz vermeye başlamıştı.

-Hadi Adel yaparsın sen.

-Kapa çeneni Yalın az kaldı dikkatimi dağıtma.

-Adel sakın seni tutmasına izin verme.Bas bas bas çabuk.

Elim ayağım birbirine dolaşırken oynamaya devam ettim.Ve son darbeyide vurdum.Bu iş burada biter.

-Helal olsun be helal olsun 2 aydır geçemiyorduk Enes'le.

-Ya işte ne kadar da mükemmel bir sevgilin var.

Yalın yanımdan kalkıp salonun kapısına doğru yürümüştü.

-Bir ara hatırlat Horizon oynayalım.

-Tamam.

Yalın'ın salondan çıktıktan sonra Enes gelmişti.

-Günaydın Enesciğim.

-Günaydın.

Somurtarak konuşması hala kırgın olduğunun belirtisiydi.Gözlerini ovuştururken televizyon ekranını görünce kal gelmişti.

-Hassiktir kim geçti burayı getirin alnından öpeceğim.

Yavaşça gözleri elimdeki oyun konsoluna kaydı.Dalga geçercesine hafifçe sırıtarak:

-Yok canım sen değilsindir.Dimi Adel ben yapmadım Yalın yaptı de.

-Hayır ben yaptım.

Yalın'a seslenircesine bağırarak konuştu.

-Rezillik Yalın bey rezillik bizim yapamadığımızı yaptı.

-Aptallık sizde Enes.Oyunun sadece ana kontrollerini kullanmışsınız özel güçleri kullanmamışsınız ki.

-Özel güçler mi vardı bu oyunda ya.

-Tabikide.

Enes'le sohbet ettikten sonra oyun konsolunu asıl sahibine bahşettim.Enes'in birkaç bölümü geçişini izledikten sonra buradada sıkılınca Yalın'a seslendim.Salona giren Yalın benim ne diyeceğimi tahmin etmiş olmalı ki direk kucağına aldı.Birlikte mutfağa girdiğimizde Ufuk abi ve Begüm gülüşüyorlardı.

-Günaydın aşk böcüklerim.

-Geveze kendine hamal bulmuşsun.

-Aynen Ufuk abi buldum hemde en kaslısından.

-İyi yapmışsın.

-Aloo ben de burdayım.

-Biliyoruz Yalın.

-Nasılsın Adel daha iyi misin?

-İyiyim Begüm teşekkürler.

-Ufuk iki dakika Adel'i kucağında tutsana şu fırını kapatıp geleyim.

Allah'ım kucaktan kucağa yeni doğmuş bebek gibi geziyorum sen yardım et.

-Of Adel baya da ağırmışsın.

-Ufuk abi ya.

Biz konuşurken Begüm ince sesiyle:

-Neyse ben de bahçeye çıkayım.

-Pekala Begüm ben de Yalın hödüğüm gelirse senin aşkını bırakacağım.

-Ufuk hani söylememiştin.

-Vallahi söylemedim.

-Durun bir dakika yoksa siz?

-Bak Begüm sen söyledin.

-İnanamıyorum sonunda.

-Adel kimseye söyleme bir tek Yalın ve sen biliyorsunuz Begüm ile ortak düşüncemiz birazcık deneyeceğiz endişelerimiz var olursa devam eden bir şey herkesin haberi olacak.

-Tamam Ufuk abi o iş bende.Sırrınız güvende.




BAYADIR YOKTUM GERİ GELDİM KANKS.ÖZLEDİM HÖDÜK ÇİFTİMİZİ.UMARIM BEĞENİYORSUNUZDUR.YORUM YAPARSANIZ SEVİNİRİM.OY VERMEYİ DE UNUTMAZSANIZ MÜKEMMEL OLUR. :D

ADELYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin