LEYDIM

11

Her şeyi planlamıştı. Tüm ihtimallerin üstünden geçmiş kimin ne yapacağını net şekilde anlatmıştı da gruba. Cuma günü okul karışacaktı. Demek oyun istiyorlardı genç kızda onlara vericekti oyunu.

   Çok uzamıştı artık bu iş.

  Pazartesi gelen mesajla başladı herşey.   Habercileri kendisine düzenlenecek olan dövme adlı' süprizden bahsediyordu. Mesajı alınca hiç şaşırma dı. Bekliyordu biliyordu karşısında ki malın ne olduğunu.

    En son kendisi harekete geçmişti. Şimdi sıra diğer tarafdaydı ve buna izin veremezdi. Adi pislik babasının adamlarını katıyordu işe. Bu yüzden cuma öğlen ne olacaksa olacak sonra da okuldan uzaklaşacaktı. Yani uzaklaşması lazımdı.

  Gözlerini kıyıya vuran hırçın dalgalardan önüne çekti. Dirseklerini dizlerine dayayıp başını ellerinin arasına aldı.

Yarın doğum günüydü.

  On sekiz yaşına girecek ertesi günü ise okulda resmen isyan çıkaracaktı. Büyük ihtimalde reşit olacağı için göz altına falan alınırdı.

Yarın doğum günüydü ve hiç bir şey hissetmiyordu.

Sadece artık yaşını yazmazı gereken yerlerde onun yanına yedi değil sekiz yazacak olması değişiyordu hayatında.

Doğrulup telefonunu çıkardı. Arka plan resmine bakmaya başladı.

Sevdiğinin gülümserken çekilmiş fotoğrafı.

Ne olursa olsun cuma günü okula gelmemeliydi. Ne kadar plan yapsa da doğaçlama her zaman bir sıfır önde olur. Gözden kaçırdığı bir şeyler çıkarsa o an koruyamayabilirdi sevdiğini. Uyarmış olsada şansa bırakmayıp bir kaç önlem almıştı kendince.

  İki gün sonra gidecekti o kız okuldan. Belki kendi de atılacak olsada değerdi. Sayesinde okul rahat bir nefes almış olur hemde kendisine yapılan şeylerin kanıtlarını toplardı.

   Oturduğu banktan yavaşça kalktı. Ağır adımlarla evinin yolunu tuttu. Saat geç olmuştu babası evde olmadığı için kapıdan çıkmıştı evden. Ama biraz daha geç kalırsa güvenliğin arayıp haber vereceklerini biliyordu.

      ____________________________

Güvenlikte ki adama baş selamı verip içeri girdi. Büyük malikanenin tüm ışıkları yanıyordu. Bakışlarını aceleyle garaja çevirdi. Gördüğüyle gözlerini devirdi. Babası gelmiş ve içeride onu bol nutuk adlı azar bekliyordu. Omuz silkip eve doğru ilerledi.

  Kapıya açacakken babası ondan önce davranıp açtı. Eli anahtarla havada kalmıştı.

Baba"

Takım elbiseli adam kaşları çatmış şekilde hiç cevap vermedi. Kıza doğru eğilip kokladı kızı. Kendini düzeltip gözleriyle içeri işaret etti.

  Evin en önemli ve de vazgeçilmezi alkollü giremezsin. Eğer içtiysen dışarıda kalacak olsan bile eve giremezsin. Eve gelmemekle de kurtalamuyordun tabi. Ertisi günü kaçacak yerin yoktu.

Kendisi önde babası arkada solona girdiler. Koltuğu oturup babasının başlamasını bekledi. Babası ise önüne gelip elini uzattı. Bir bu eksikti' içinden söylenirken cebinden sigara paketini çıkarıp uzatılan ele koydu.

  Babasının sakinliği onu daha da gererken oturduğu yerde kıpraştı. En son dayanamayarak konuştu artık. Bu adam şehir dışına gidecekti yahu neden burada şimdi?

Toplantıya gitmemişsin?"

Adam kızının karşısında ki koltuğa oturup gözlerini kendisine düz şekilde bakan ela gözlere çevirdi. Bir kaç saniye daha sessizlik içerisinde durdu. Gitmedim' dedi duygu barındırmayan sesiyle. Ardından ekledi;