「A Silent Scream」-Sasunaru-

1.0

'klik'
Banyodaki aynanın karşısına geçince üzerini çıkarttı sarışın ve kendisine şöyle bir baktı. Boynundaki kesik izlerinin kırmızılığı gitmişti neredeyse. Kafasını hafiften kaldırdı Naruto ve çenesinde duran kesiye dokunduğunda içi ürperdi. Bakışlarını en sonunda aynadan aldı ve akmakta olan soğuk suya verdi. Ellerini suyun altına soktu ve avuçlarının içine suyun dolmasına izin verdi. Daha sonra da avuçlarında olan suyu yüzüne vurdu. İşini bitirip banyodan çıktığında, üzerine petrol mavisi bir kazak geçiren Sasuke'yi gördü.

Sarışın, bakışlarını Uchiha'nın  yapılı bedeninden almaya çalışarak yatağına doğru yürüdü. Başucunda duran kremleri aldı ve çıplak olan bedenine sürmeye başladı.Hiçbir zaman kremleri sürmek hoşuna gitmemişti. Kesiklere dokunmak onun için büyük bir olaydı. Ne zaman bir tanesine dokunsa bütün o kötü duygular geri geliyordu. Kremleri iyice tenine yedirdikten sonra nefes verdi ve kendini tekrardan yatağa bıraktı.

"Hey!"
Kendisine doğru gelen Sasuke'ye baktı sarışının. Uchiha yatağın köşesine oturdu.
"Üzerine bir şeyler geçirince aşağı inelim. Yoksa geç kalacağız."
Naruto bir tepki vermedi. Vermek istemedi. Davaya gitmek istemiyordu. Bunca insanın karşısına çıkmak istemiyordu. Uchiha'nın soğuk eli, sarışının çıplak sırtına temas edince sarışın irkildi ve minik bir inilti çıkardı.
"Naruto? Bana bakar mısın?"
Sarışın, 'hayır' anlamında bir inilti çıkardı ve kapalı olan gözlerini açmamakta direndi.
"Lütfen?"
Naruto, istemiye, istemiye gözlerini açtı ve bakışlarını sesin sahibi ile buluşturduğunda ilk gördüğü şey dudaklarında bir tebessüm olan Sasuke'ydi. Uchiha, sarışının ellerini avuçlarının arasına aldı ve onu yatakta oturur pozisyona getirdi, daha sonra da bir elini kalbinin olduğu yere bastırdı.
"Hey,ben buradayım..."
Naruto,Sasuke'ye sadece kaşları çatık, şaşırmış bir şekilde bakıyordu,nene yaptığını anlam vermeye çalışıyor gibiydi bir hali vardı sarışının. Sonuçta Sasuke'yi çok uzun zamandan sonra ilk defa onu rahatlatmaya çalışırken görüyordu.
"O, artık sana bir zarar vermez. Beni anlıyor musun?"
Sarışının bakışları yumuşadı.
"Ben artık senin yanındayım ve hep burada, yanında olacağım."
Sarışın gözlerini kapattı duraklarında ise bir tebessümün oluşmasına izin verdi. Sasuke, kendisini, üzerinde sadece boxerları olan Naruto'ya bakması gerektiğinden daha uzun süre batığını yakalayınca suratını alev aldı.

"A-e şey-uh-biz en iyi e-giyinmeliyiz..."
Naruto, Sasuke'nin kekelediğini duyunca gözlerini açtı. Elini, Sasuke'nin gövdesinden çekti ve başını 'evet' anlamında salladı. Yanı başında duran, hardal rengi hoodisini aldı ve giydi. Daha sonrada ayağa kalkıp, dolabımda asıl duran, dar, siyah pantolonunu giydi. Sasuke'nin bakışlarının üzerinde olduğunu biliyordu ve bunu sevmiyordu. Uchiha'nın çalışma masanın üstünden bir kağıt ve bir kalem aldı. Yazmayı bitirdikten sonra halla yatağında duran, Sasuke'nin yanına gitti ve okuması için kağıdı ona verdi

"Üzerimi değiştirirken bana bakmandan hoşlanmıyorum."
Uchiha bakışlarını kağıttan aldığında konuşmak için nefes aldı.
"Neden"
Sarışın, Sasuke'nin absürt sorusu üzerine gözlerini devirdi ve kağıda sadece, 'Bana bakmandan hoşlanmıyorum.' yazdı.

Merdivenlerden aşağı indiklerinde, mutfakta Itachi ve Shisui kahvaltılarını yapıp konuşuyorlardı.
"Günaydın..."
Sasuke'nin isteksiz ve bıkkın bir şekilde 'Günaydın' demesi üzerine diğer iki Uchiha'nın konuşması bozuldu. Kahvaltı masasına oturulduğunda herkes sessizlik içinde kahvaltılarını yaptı, Naruto dışında. Sarışın, önünde duran omlete bakınca kusacak gibi oluyordu. Bu yüzden gözlerini kapattı ve kafasını aşağıya doğru çevirdi. Naruto'nun kahvaltısına bile dokunmadığını fark eden Shisui, ağzındaki lokmayı bitince elin omzuna koydu.
"Ne oldu, tatlım? Neden hiçbir şey yemiyorsun?"
Naruto cevap verebilmek için herhangi bir eyleme geçmedi.
"İştahın mı yok?"
Sarışın sadece başını salladı. Sasuke'nin bakışları, Naruto'nunkiler ile buluşunca, Sasuke, cebinde uzandı ve telefonunu Naruto'ya verdi.
"Yemek için teşekkür ederim, Itachi-san, Shisui-san. Ama iştahım yok. Aç değilim."
Shisui telefonda yazanları okuyunca bakışlarını yumuşattı ve rahatlatıcı bir ses tonuyla konuştu:
"Peki canım, nasıl istersen. Sadece mahkemede güçsüz düşmeni istemiyoruz, tamam mı?"