Güneş ışıldayarak suratımda kuşların hafif şarkısı ile dans ederken yavaşça gözlerimi açmıştım. Tırtıktı ve beyaz tavan ile bakışıyorduk. Aslında kimse beni almazsa duvar alır diye düşünüyordum bazen. Yatağımdan yavaşça kalktım ve hemen üstümdeki pijamalardan kurtulup, düzgün birşeyler geçirdim. Düşünmeden odamın ortasındaki merdivenlerden tırmanıp terasıma çıktım. Rüzgar suratıma pamuk gibi çarpıyordu. Bu çok hoş hissettiriyordu.
-Marinette, bebeğim uyan! Kahvaltı hazır.
Ve Cumartesi maceram başlar.
-Kalktım, geliyorum!
Hızlı adımlarla merdivenlerden adeta bir çita gibi inip babamın yanağına bir adet sevgi belirtisi kondurmuştum. Bir kaç adım daha atıp aynısını annem için de uyguladıktan sonra masaya oturmuş ve annemle babamın da oturmasını beklemiştim. Onlar da oturunca hep birlikte kahvaltıya başlamıştık. Peyniri, zeytini, tereyağı, reçeli, portakal suyu... Annem yine donatmıştı masayı.
~~~
Anneme sofrayı kaldırmasında yardım ederken yukarıdan bir ses gelmişti. Bu benim telefonumun bildirim sesiydi. Yukarı, odama, çıkıp telefonumu elime almıştım. Mesaj Adrian'dendi. Alya ve Nino ile dışarı çıkmayı teklif etmişti. Onaylar tarzda bir mesaj attım ona. Adrian ile buluşmayı asla kaçıramazdım. Kalbim biraz hızlanmaya başlamıştı. Bu, bu hoş bir histi. Ama eksik gibi hissediyordum. Bu hissi boşverip hemen duşa girdim. Üstümü tekrardan değiştirdim ve uygun Çanta ile ayakkabı ayarladım. Saçımı da yapıp çıktım. Parkta üçünde beni bekliyordu.
-Çok geç kaldın kızım! Neredesin bu zamana kadar?!, Alya alçak sesle bana kızmıştı
-Özür dilerim, umarım çok bekletmedim.
-Çok bekletmesen neden kızsın Marinette?!, Diye çıkıştı Nino
-Hey çocuklar sakin olun~, diyip gülümsedi Adrian ise. Gülüşü yaşam sebebimdi. Onu öyle görünce bende istemsiz bir şekilde gülmüştüm.
-Hey sen beni takmıyor musun?!,
-H-hayır ne alaka takıyorum!
-Haa, tamam anladım boşver., Diyerek ninoyla birlikte bakışıp gülmüşlerdi.
-Çocuklar bu aralar kulağım çok çınlıyor. Size de oluyor mu?
-Biri sana küfür ediyordur. Merak etme Adrian. Sadece birini sinirlendirmişsin., Alya'nın bu sözüne kahkaha ile karşılık vermiştik.~~~
Juleka kek yer mi diye sormak için Luka'nın odasına girdiğinde telefona dalmış ve onun geldiğini fark etmemiş olduğunu anladı. Fark ettirmeden Luka'nın telefonuna baktı. Instagramdan lacivert saçlı mavi gözlü bir kızın attığı fotoğraflara bakıyordu. Bunun Marinette olduğunu anlamıştı Juleka.
-Yakaladım seni! Luka telefonu kilitleyip yanına koymuştu hemen.
-Kimi, beni mi?
-Seni!
-Ne yaparken?
-Marinette'i keserken., Suratına saçma bir sırıtış belirtmişti
-Evet bakıyordum. Arkadaşımın fotoğraflarına bakmak suç mu?
- Değil değil... Sen bak, hatta bolca bak ki neler kazanamıyorsun gör!
- Juleka yine ne sa-,.sözünü keserek konuşmaya başlamıştım.
- Bak Marinette Adrian'ı seviyor. Ama sevgi bir çeşit takıntı demekse. Sana tavsiyem abiciğim. Onu kaçırma.
- Juleka.
-Efendim?
-Bana soğuk su getirir misin?
-Kekte ister misin?
-Yok teşekkürler
-Tamam..., Odadan çıkıp mutfağa doğru ilerlemeye başlamıştım.~~~
Minik adımlarla eve doğru ilerliyordum. Hava karanlıktı. Karşımda bir insan silüeti vardı. Bir kıza benziyordu. Yaklaştıkça kim olduğunu anladım. Lila!
Yanyana gelince ona selam verdim. Cevap vermedi. Bende kendi haline bırakmış tam yoluma devam edecekken anlam veremdiğim şeyler söyleyip gitmişti.- O seni sevmiyecek Marinette. Eğer kendine saygın varsa peşinden koşmayı bırak ve önündeki güzel fırsatlara bak. Şu an ilk defa yalan söylemiyorum.
... Bu da ne demekti şimdi?!
Arkadaşlar bölüm uzun olunca çok saçmalıyor. Gerçekten kısa daha iyi bana güvenin. Diğer (eski) hikayelerimden biliyorum...
Lukanette ile güzel geceler 💜💜💜(Bu arada lütfen beğenmediğiniz ve kötü bulduğunuz şeyleri eleştirin. Bunlara dikkat ederim diğer bölümlerde)
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oceans Love•|•Lukanette💜
Fanfiction(Handsome Of Instagram) Forever Lukanette 💜 Olay 4-5. Bölümden sorna başlıyor ( 6-7. Bölümden sonrası düz yazı, olayı bağlamak için ilk bölümler instagram üzerinden) , ilk bölümü görüp bu ne be çok kısa ve sıkıcı diyip okumamazlık yapmayın derim :)...