BÖLÜM -2-

308 37 66
                                    

Bölüm Şarkısı:
Candan Erçetin: YALAN

                                  

...belki her şey farklı gözüküyor gözüme
sanki
dokunduğum yerden dağılıyor dünya göremiyorum artık
bir bebeğin ilk ağlayışında yeşeren umudu
gün ışığına serdiğim hayalleri...
aslında değişen bir şey de yok biliyorum
bulutlardan ekmek yoğuran anneler
bu karanlıkla karışık yağan yağmur
ve paçası kınalı türküler
her şey eskisi gibi
ayrılıklar hala jilet gibi keskin
mayınlar hala serseri
değişen hiç bir şey yok biliyorum
aşırı yalnızlıklardan müzdarip olduğum şu aylarda
her şey farklı gözüküyor gözüme
çünkü;
o gitti...

             
                     -HAKAN KARALİ-







Hayatta öyle anlar vardır ki, geri çevirmen mümkün değildir, olan olmuş, yaşanan yaşanmıştır. Geçip giden zamanın amansız tanıkları olduğumuz gibi, o anların da tanığıyızdır. Belleğimizden asla çıkartamayız belki ama, o anın içinde takılıp kalmaktansa onunla yaşamaya, ona rağmen yaşamaya çalışırız.

Bir annenin serzenişlerinde dağılırken dünya, son çığlığının içinde, o son haykırışta, o son damlayan gözyaşında; yeniden... Azimle...

      

                                      


Bir ses var uzaklardan kulağıma çalınan. Beni çağıran. Tanıdık bir ses.. Yüreğimi titreten bir ses, ruhumu avuçları arasına alan bir ses. Beni bir kuş gibi uçsuz bucaksız diyarlara uçuran bir ses.

Kime ait bilmiyorum.

Ne dediğini anlamıyorum.

Tek kelimelik küçük küçük iç çekişler gizli o seste. Tam olarak çıkaramıyorum fakat tanıyorum bu sesi bir yerlerden. Çok yakınlardan bir yerlerden.

O sese doğru koşuyorum. Bana sesini duyurmaya çalıştığını hissediyorum. Biraz daha koşup o sese, yaklaşıyorum ve, sese biraz daha kulak kabartıyorum. Tanımak istiyorum onu.

"Anne.." diyor o ses bana. İçimin eridiğini hissediyorum o an. Nasıl tanıyamamıştım bu sesi ben, nasıl duyamamıştım biriciğimi?

"Asya!!" Diye seslendim koşmaya devam ederken. Onu aradım, ona seslendim. Ancak bana ses vermedi. Az önce bana 'anne' diyen kızım ben onu tanıdıktan sonra ses vermemişti.

"Kızım neredesin?" Diye sordum bu kez de ancak, yine bana bir şey dememişti. Onu bulabilmek için koşmaya, etrafıma bakınmaya devam ettim "Asya göremiyorum bebeğim seni, gel yanıma," dedim ağlamaklı sesimle fakat hâlâ bana cevap vermiyordu. Sanki tek istediği onu duymamdı. Acaba o yüzden mi karşıma çıkmıyordu. Ama ben onu görmek istiyordum, ben ona sarılmak, kokusunu doyasıya içime çekmek istiyordum. "Asya!!" Diye bağırdım bir kez daha. Bu kez daha güçlü bağırmıştım. Bir haykırış, bir yakarış gibi çıkmıştı sesim dudaklarımdan.

Sesimi nihayet duymuş olacak ki, "buradayım anne, ama göremiyorum seni," diyerek karşılık verdi minik bebeğim bana.

İNCİ (SİL BAŞTAN)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin