Çok geçmeden ayrılmıştık.En azından o ayrılmak istemesede uykumun olduğunu söyleyip odama çıkmıştım.
Aradan 4 hafta geçmişti, şu an odamda Saliha ile birlikteydim, beni azarlıyordu.O kadar haklı ki.Beni azarlamakta o kadar haklı ki.Hâlâ daha 4 hafta önceki olaydan konuşuyorduk.
Saliha:Neden kaçtın ki?Niye bozdun?
Ben:Kalp krizi geçirmek üzereydim anla beni.
Saliha:Off dursaydın biraz daha.Çok mükemmeldiniz!
Ben:Her şeyi bozdum değil mi?
Saliha:Evet!Neden gidiyorsun ki sen?!
Kafamı yastığa gömdüm.Yastıkla birkaç kere kafama vurdum.
Ben:Asla birlikte olamayacağız.
Saliha:İşte öyle düşünme.
Kapı tıklamıştı.Jungkook gelmişti.
Jungkook:Eee kahvaltı yapacağızda sizi çağırmaya geldim.
Ben:Yürü gidelim.
Jungkook kapıyı açtı iyice ve kenara çekildi.
Ben:Ahh cömert tavşancığım benim.
Kook gülümsemişti.Yanağını sıktım.Saliha'da arkamdan geliyordu en arkada da Jungkook.Aşağı indiğimizde görüş açıma kahvaltı hazırlayan 6, masa kuran 5 erkek görmek beni çok kutlu etmişti.Özellikle içlerinde sevdiğim bir adam olunca mutluluğum beşe katlanmıştı.
Ben:Günaydın beyler.
Hepsi:Günaydın.
4 haftadır Yoongi beni dik izliyor, bunun farkındayım ama ben onunla göz teması kurmuyordum.Nedenini bilmiyordum.Sanki onunla göz teması kursam direkt üstüme atlayıp öpecekmiş gibi bir hâli var.Bu arada Taemin'le yemeğimiz çok iyiydi.O gece çok eğlenmiştim.Taemin sayesinde.Çok yakışıklı onu dövmeliyim.
Kahvaltımızı yapmaya başladık.Saliha ile konsolosluğa gideceğiz.Sorgulanacak o kadar çok kişi varki.Hatta daha Finn'i ve Jaeden'ı bile sorguya alamadık.O kadar yoğunduk.Bu yoğun iş temposu beni geriyordu ve kilo veriyordum.Midem gittikçe küçülüyordu ve yemek yiyemiyordum.Ayrıca "2004Lefora"nın ne olduğunu çözemedik.Bazı ipuçları var ama ipin geri kalanı yok.Bunun için üst üste 13 gün çalışsamda uykusuz kalsamda hiçbir şey bulamadım.Uykusuzluğumun 14. günüydü.Gözlerimi kapatsam uyuyacak moddayım.
Saliha:Sen bugün gelme.Uykudan geberiyorsun.
Ben:Çok iş var gelmek zorundayım.
Jin:Ama haklı, çok yoruluyorsunuz.
Ben:Olsun şu 2004Lefora'nın ne olduğunu bulmak için can atıyorum.
Yemeğimi yarıda bırakıp odama çıktım.Giyinmeye başladım.Simsiyah giyindikten sonra aşağı indim.Saliha ile aynı anda aşağı inmiştik.
Ben:Beyler biz çıkıyoruz.
Beyler:Kolay gelsin.
Biz:Sağolun.
Arabalarımıza bindik ve yola çıktık.Çok geçmeden geldik.Hemen odama geçtim, Saliha'da benle geldi.
Ben:Hemen Finn ile Jaeden'ı sorguya alalım Saliha.
Saliha:Tamam az sonra alırız.Yaklaşık 10-15 dakika geçtikten sonra sorguya aldık.
Ben:Evet öt bakalım.
Jaeden:Ne anlatıyım?
Ben:Bildiğin her şeyi.2004Lefora ne?
Jaeden:Beni kandırmış bir kadına neden bir şeyler anlatıyım ki?
Ben:Eğer anlatmazsan seni öldürmekten beter yaparım.O yüzden anlat.
Oflayarak bildiği her şeyi anlatmaya başladı.
Jaeden:2004Lefora aslında bir çok şeyi anlatıyor.Birine takılan isim, mekan, bir tarih.Çok şey var onla ilgili ama ne olduğunu tam bende bilmiyorum.
Ben:Ne demek bilmiyorum?!
Jaeden:Bilmiyorum işte, biz sadece piyonuz.
Saçlarımı dağınık bir topuz yaptım.
Jaeden:Mükemmel bir kadınsın.
Ben:Senle yatmayacağımı bilerek bunları söylüyorsundur umarım.
Jaeden:Hâlâ daha benle yatacağına inanıyorum.
Ben:Konuyu dağıtma, kimden emir alıyorsun?
Jaeden:Bir aile var, aileyi bilmiyorum sadece bir mesajlaşmayla bilgi alıyoruz.Hiçbir şekilde onları görmedim.
Ben:Aferin.
***
22:10'da konsolosluktan çıktım.Otoparka doğru yürüyordum montumu giymedim, karı aldırmadım.Öylece otoparka doğru yürüyordum.Arabama binip eve yol aldım.Saliha saatler önce gitmişti.Çok geçmeden eve geldim.İçeri girdiğimde kendimi koltuğa bıraktım.Artık uykum bile gelmiyordu.Uyumamaktan uykusuzluğu öğrenmiştim.
Hoseok:Noona uyuman gerek.
Jin:Evet uyumalısın.
Karda ıslanan saçlarım şu an koltuğu ıslatıyordu.Derin nefes aldım.
Ben:Uyuyamıyorum.Uykum artık gelmiyor.
Elinde kahve bardağıyla içeri girdi Saliha.Elindeki kahveyi bana verdi.Oturdum ve kahveden bir yudum aldım.Acıydı.
Ben:Uyumayacak mısın?
Saliha:Bir kaç gece ben uyanık kalırım sen uyu.
Kafamı olumsuzca salladım kahvemi yudumlarken.
Ben:Ben uyanık kalıyorum sen uyuyorsun.İtiraz kabul etmiyorum.
Kahve kupasını masaya koyduğum zaman ayağa kalktım ve üstümü değiştirmek için odama çıktım.Rahat bir şeyler giyip tekrar aşağı indim.Kablosuz kulaklığımı taktım ve rastgele bir şarkı açtım.BTS I Need You.Sesini fulledim.Televizyon ünitesindeki dosyalara bakmaya başladım kulağımda yankılanan Yoongi'nin rapi ile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Do You Love Me? / Min Yoongi
RomanceY:Sen beni mi seviyorsun? B:Hayır, seni sevmiyorum.Sana aşığım. Y:Ne zamandan beri? B:Çıkış yaptığınız zamandan beri.Seni aklımdan çıkaramıyorum.Her salise aklımdasın. Y:Ben- B:Sen beni sevmiyorsan anlarım.Seni unutmaya çalışırım.Sorun değil. Y:Beni...