Do You Love Me? / Min Yoongi

Operasyon:Bar

  Konsolosluktaydık.Siyah etek ve siyah gömlek giymiştim üstüme ise siyah bir deri ceket.Gömleğimi eteğimin içine sokmuştum ve siyah çizmelerimi giymiştim.Hazırlanıp çıkmıştık.Bir bara gelmiştik.Geniş bir bara.Çok korkuyordum.Tekrar erkeklerle karşılaşmaktan.Çünkü bara gideceklerini söylemişlerdi ama umarım bu bara gelmemişlerdir.Umut ederek içeri girdim.Girdiğimizde barmen olarak Minseok'u görmek yüzümü güldürmüştü.Sahnede piyanist olarak Woojin'i görmekte öyle.Aynı şekilde garson olarak Minho'yu görmekte yüzümü güldürmüştü.
Ben:Çok komik görünüyorsunuz.
Minho:Sizde çok güzel görünüyorsunuz.
Saliha:Teşekkürler.
  Bir masaya geçtik Saliha ile birlikte.Arkada çalan piyano ortamı yumuşatıyordu.Woojin'in yanına gittim.
Ben:Çaldığını bilmiyordum.
Woojin:Öyle az çok çalıyorum işte.
Ben:İyiymiş.
Minseok:Az sonra gelirler.Unutmayın 1 kız 2 erkek gelecek.
Ben:Tamam.
Minho:Bayanlar sizi önceden uyarıyorum.O iki erkekle o kadar yakın olmak yok.
Ben&Saliha:Söz vermeyeceğim.Yakışıklılığına bağlı.
Minseok:Off kardeş olduğunuz ne kadar da belli.
  Güldük Saliha ile.Tekrardan masaya gittim.
Woojin:Geliyorlar.
  Derin nefes aldım ve istifimi bozmadan içeri giren siyahlı çocuğa diktim gözlerimi.Saliha ise yanındaki beyazlıya.Yanlarında kısacık kalan kıza gülmek istesemde gülmedim.Daha çok K-pop artisti gibi duruyorlardı.Ama bir mafya olduklarını bizden başka kim bilebilirdi ki.Etrafa bakındılar.Şu siyahlı çocukla göz göze geldim.Ve ona gülümseyip göz kırptım.Ardından masadan kalkıp barmene yani Minseok'un yanına gittim.Yanından geçtiğimde piç smile attı.Off klasik sapık erkek.
Ben:İki tane içki.Oturduğumuz masaya gönderin lütfen.
Minseok:Hayhay efendim.
  Masaya geri gitmeye kalktığımda o çocuğu görmüştüm.O zaten bana bakıyordu.Gerçi vücuduma bakıyordu.Masaya geri gittim.O çocuğa tekrar bakmaya başladım.O şse gözlerini benden ayırmadan Saliha'nın kestiği çocuğun kulağına bir şey fısıldıyordu.
Minseok:Kız nerede?
  Harbi kız onların yanında değildi.
Woojin:Minho kızı ara.
Minho:Tamam.
  Çocuklara baktığımızda bizim masaya geliyorlardı.
Siyahlı:Burada oturabilir miyiz acaba pek yer yokta.Ayakta da durmak istemiyoruz.
Ben:Elbette.
  Siyahlı benim beyazlı ise Saliha'nın yanına oturmuştu.
Beyazlı:Buraya gelmek iki hanımefendi için iyi olmayabilir.
Saliha:Nedenmiş o?
Beyazlı:Burası çok fazla sapık herifle kaynıyor.Dikkat edin.
Saliha:Uyardığın için teşekkürler.
Siyahlı:Bu arada ben Jaeden.Bu da Finn.
Ben:Bende Nancy o da Linda.
  Kafalarını salladılar.Minho gelmişti içkilerimizi bırakmıştı.
Finn:İki tane daha içki getirir misin?
Minho:Tabii efendim.
  Sahneye bir kız bir erkek çıkmıştı.Sanırım şarkı söyleyeceklerdi.Romantik bir şarkı söylemeye başladılar.Birbirlerine bakarak söylüyorlardı.Açık omzuma gelen nefesle irkildim.
Jaeden:Vücudunu beğendim.
Ben:Beğenmene sevindim.
Jaeden:Sevgilin var mı?
Ben:Hayır.
Jaeden:Bu gece benim olsana.
Ben:Fazla hızlısın.
Jaeden:Hızı severim.
Ben:Bende hızı çok severim.
  Bu sefer nefesini boynumda hissettim.Gözlerimi bana bakan gözlerine çevirdim.
Jaeden:Dudaklarına kim kıydı böyle?
Ben:Önemsiz biri.
Jaeden:Bu güzelliğe kıyanda ne bileyim yani?
Gülümsedim.
Jaeden:Saçların çok güzel kokuyor.
Ben:Teşekkür ederim.
Jaeden:Bu gece gökyüzünden düşmüş meleğin yatağımada düşmesini istiyorum.
  Gülümsedim.Etrafa göz gezdirdim.Baktığımda Saliha ve Finn'de yakınlaşmışlardı.Tekrar ona çevirdim bakışlarımı.
Jaeden:Bu gece hem senin hemde benim için özel bir gece olsun.Belki bir sonraki gecelerde.
  Burunlarımız neredeyse birbirine değmek üzereyken siyah deri ceketinden kendime çektim.Burunlarımız değdi.Elim ceketinden içeri kaçtı ve göğüslerinde dolaştı.İç cebini yokladım.Cebinde bir kağıt vardı.Çaktırmadan kağıdı aldım.Tam öpeceği sırada geri çekildim.
Ben:İki dakika sonra geleceğim.
  Yerimden kalktım ve tuvalete gittim.İçeri girdim ve kağıda baktım.Üzerinde "2004Lefora" yazıyordu.Hemen telefon kılıfımın arkasına koydum o kağıdı.Tuvaletten çıktım.O kızı gördüm.Yanında...bizim erkekler vardı.Ev ahalisi yani.Yoongi'ye sarkıntılık yapıyor gibi görünüyordu.Jaeden yanıma geldi.Belime elini koydu.
Jaeden:Hadi evime gidelim.
  Gitmek istemiyordum ama sırf bizim erkeklere inat evet diyecektim.
Ben:Tamam gidelim.
  Gülümsedi.Elimi tutup çekiştiriyordu.Tamda onların masasının önünden geçerken durdurdum.
Ben:Bir dakika Linda'ya haber vermeliyim.
  Elini yanağıma koydu.
Jaeden:Merak etme ben Finn'e söyledim.Haberi var.
  Gülümseyip kafamı salladım.
Minseok:Şimdi!
  Elimi Jaeden'ın elinden kurtardım ve belimdeki silaha götürdüm.Saliha'da öyle yapmıştı.
Ben:Teslim ol.
Jaeden:S-sen.
Ben:Sorgulama ve teslim ol.
Jaeden:Sen beni kandırdın.
Ben:Evet canım, bunu anlaman bu kadar mı zor?Ahh ama tabii ki kör olduğun için bunu göremeyecek kadar safsın.
  Finn'i Minho almıştı.Ellerini bağlamıştı.
Ben:Ve ayrıca sana tavsiye kızları etkilemek için daha güzel yollar bul.O yollar geride kaldı.Onlara inanan kız sayısı sayılı.
Jaeden:Bir an için-
Ben:Evet bir an için gerçekten senle yatacağımı düşündün değil mi?Gerçekten çok safsın.Tamam yakışıklı olabilirsin ama seninle yatacağım anlamına gelmez.Bu arada kağıt için teşekkürler.
  Ceketinin cebini yokladı.
Jaeden:Onu nereye sakladıysan hemen bana geri ver.
Ben:İşte o imkansız.
  Arkamı döndüğümde bileğimi yakaladı.Acayip derecede sıkmaya başladı.
Jaeden:Sana geri ver dedim.
  Erkekliğine sert bir tekme attım.Yere düştü.Onu da Minseok omzuna aldı.Saliha yanıma geldi.Kıza döndüğümde hâlâ Yoongi'ye yavşıyordu.Bu benim sinirlenmeme neden oluyordu.Saçından tuttuğum gibi Yoongi'nin yanından kaldırdım.
Kız:Bırak saçımı.
Ben:Kapa çeneni!!!
  Kızın kulağına yaklaştım.
Ben:Ne işin var senin o çocukla?
Kız:Sana ne!
  Saliha kolumu tuttu.
Saliha:Abla tamam.
Ben:Dur dur.Sen az önce bana sesini mi yükselttin?
Kız:EVET NE OLMUŞ?!BAK YİNE YÜKSELTTİM.
  Kızın saçını bırakıp boynuna yapıştım.
Ben:Birincisi bana sesini yükseltme.İkincisi yarın cevabımı alırım.Üçüncüsü yarın bana bir cevap vermezsen seni ölmekten beter yaparım!!!Şimdi anladın mı???!!!
  Gözlerime bakmaya korkar gibi bir hâli vardı.Kız ne ara benim boyumu geçmişti anlayamamıştım.Kafasını salladı zor bir şekilde.
Ben:Güzel!
  Kafasını duvara vurdum.Bayılmıştı.Karnına bir tekme atmıştım.Sonra onu da Woojin almıştı.
Saliha:Sakin ol şampiyon.Yarın döversin.
  Koluma dokunmuştu.
Saliha:Soğuksun, ve gözlerin mercana dönmüş.
Deri ceketimi giydirdi.Erkeklere döndüm.
Jin:Neyin var senin?
Ben:Sinirlenince böyle oluyor.