Bacılarınızı saklayın
Ateez'in comebackini nasıl buldunuuuz?San:"Laaaaaan!"
San'ın bağırarak içeri girmesine aldırış etmeden Yeosang'ın drone'una daha hızlı gitmesi için uçan tekme attım.Allahtan San sayesinde görmedi de gözyaşı görmek zorunda kalmadım.
Yeosang:"Ne oluyor?"
San:"Ye Juuun..." diyip dudaklarını büzdü.
"Ben sormuyorum bana birşey anlatma."
Yeosang'ın drone'unu kaçırıp salona gittim bu sefer.Yunho ve Mingi ayısı yine en uzağa zeytin çekirdeği atma yarışı yapıyorlardı.İğrenç insanlar.
San:"Ye Jun bir bak!"
"Of ne?"
San:"Sen...sen nasıl bizi bırakıp evlenirsin?"
"Ne?"
Yunho:"Ne?"
Mingi:"Ne?"
Odadan kafasını uzatan Wooyoung ve onun üstünden basarak öne atılan Jongho:"Ne?"
Ve garip bir şekilde kenardaki süs çiçeğinin içinden gelen iki ses,Seonghwa ve Hongjoong'un sesi:"Ne?!"
"Ne evlenmesi lan düdük?"
San:"Seni istemek için geldiler! Babanneye şaka yapmak için gitmiştim birileri geldi.Böyle takım elbise falan giymişler,elinde çiçek vard-"
"Bir sakin ol ya! Yok öyle bir şey!"
San:"Ulan niye inanmıyorsun?! Babannem çocuğa çok yakışıklı olmuşsun,herkes seni kıskanıyor dedi!"
Ulan nasıl olur ya? Bu salak karıştırıyor olmasın? Ama bizim eve gelmişler ve şunun tipe bakılırsa yalan söylemediği de belli.
"Ben bir çıkı-" daha lafımı bitiremeden Mingi ve Wooyoung koşarak evden çıktılar.Ayak seslerinden yukarı kata çıktıkları anlaşılıyordu.
Jongho:"Kim kimin noonasını alıyormuş lan! Ebelerini siktim şimdi!" diyerek diğer asalakların peşinden koştu gitti.Yeosang:"Ben onlara göz kulak olurum!" diyip o da gitti.Giderken anahtarı da aldı hemencik.Bak yavruma ya unutmuyor da.Yalnız sen onlara göz kulak olamazsın,onlar seni uyutur annem...
"Sen niye gitmedin lan?" dedim ayıya dönüp.San da gitmemişti.
Yunho:"Asıl eğlence burda kızım.Anlat çabuk."
Gözlerimi devirip biraz önce Hongjoongların sesini duyduğuma yemin edebileceğim süs çiçeğinin yanına gittim.Yuh!
Telsiz koymuş buraya allahın delileri.
Ulan ben de bunların hemen nasıl haberi oluyor diyordum,meğer bu hırboları dinliyorlarmış her dakika.Tam elimde telsiz düşünüyordum ki Hongjoong ve Seonghwa nefes nefese kalmış bir şekilde içeri girdiler.
Yunho:"Hyung gel,gel! Habere bak!"
"Olum zaten her şeyi duymuşlar ki."
Yunho:"Nasıl ya?"
Ay yazık söylemiyim ya...Masum masum bakıyor alık.
Seonghwa:"Ay bana bir şeyler oluyor! Yoook olmaz ben kabul etmiyorum!"diye bağırınca kaşlarımı çattım.
"Neyi etmiyon ya?" daha lafımı yeni bitirmiştim ki Seonghwa'nın koluma yapışıp beni kendi odalarına kitlemesi 3 saniye sürmüştü.
Yunho:"Oha! Annemiz delirdi.Alaaarrrmmm!"
"Seonghwa, amk kudurmuş delisi! Napıyorsun lan?!"
Seonghwa:"Yok ben çocuğumu vermem ellere! Daha genç,okulu bile bitmedi!"