4.bölüm

14.4K 880 115
                                    


Son sözümü söyledikten sonra mutfağa geçiyordum ki Ateş öne atılıp hiddetle kolumu tuttu. Öfkeyle gözlerini kapatırken, "Siktir!"diye ansızın tısladı. Şaşkınlıkla yüzüne baktım. Çok mu sinirlenmişti yani? Yeniden gözlerini araladığında dehşet içinde yere bakıyordu.

"Ulan evin içinde halı mı yıkadın sen?"

Hızla savunmaya geçtim."Hayır yıkamadım, sildim. Sağolsun, Sinan hoca da bana yardım etti."

Bir anda ağzımdan dökülen sözler üzerine irkildim. Ateş gözlerini öyle hızla bana çevirmişti ki korkudan iliklerime kadar titrediğimi hissedip olduğum yerde donup kalmıştım. Bu bakışlarda kesinlikle, vurucu, parçalayıcı ve yakıcı, vahşi bir ifade vardı. Aynı anda ürkütücü bakışlarından kaçıp, göz ucuyla saklanacak bir yer aradım ancak kutu kadar salonumda minicik bedenimi itip gizleyebileceğim hiçbir yer yoktu.

"Ne dedin sen?"diye fısıldadı.

Oldukça tehlikeli çıkan sesiyle yüzüme doğru biraz daha eğilirken ben olduğum yerde ona temas etmemeye özen göstererek yavaş yavaş dönüp salonun kapısını bulmaya çalıştım.

Bir yandan da ellerimi ikimizin arasına pranga oluşturacak şekilde kaldırmış panikle, "Ateş bak yanlış anlıyorsun. Adam bana sadece yardım etti, tamam mı?"diyerek, azılı bir katilin bakışlarını andıran ifadesinden kaçmaya çalıştım. Fakat, Ateş şuan cambazların üzerinde yürüdüğü o incecik ipten daha gergindi ve daha çok ipi ateşlenmeyi bekleyen bir barut kadar tekinsiz duruyordu.

"Elin adamı sana ne diye yardım ediyor kızım?!"

"Sadece yardım etmek istedi ve etti, hepsi bu kadar. Neden her şeyin altında yanlış bir şeyler arıyorsun ki?"

Sıkıntıyla iç çekip yumruğunu burnuna sürttü ve, "Çünkü bunların hepsi yanlış!"diye haykırdı. "Elin herifi senin yalnız yaşadığın eve gelemez! Sana yardım edemez, anlıyor musun? Ayrıca o itin bakışlarından hiç hoşlanmadım."

"Ama sende yanlız yaşadığım eve geliyorsun!"diye diklendim. Kahretsin kesinlikle ona kafa tutmaya çalışmamın, şuan da ne yeri nede zamanıydı. Daha beter öfkelenmişti.

"Sen, beni onunla bir mi tutuyorsun?!"

"Ondan ne farkın var?"

Kendime engel olamadan sözler birer birer ağzımdan dökülüyordu.

"Ben senin kocanım!"diye yüzüme doğru hırladı.

Nihayet görüş acıma giren salon kapısıyla kolumu hiddetle çekip hızla koştum ve kendimi çabucak lavaboya atıp kapıyı kitledim. Korku dolu nefesler alıp verirken bir anda yaslandığım kapı büyük bir darbeyle sarsıldı.

"Çık dışarı, konuşacağız!" Ateş bir yandan kapıyı yumruklarken diğer yandan bağırıyordu. "Tüm apartmanı başımıza toplamadan dışarı çık Zeliha!"

"Ama çok öfkelisin."

"Bu durumu saygıyla mı karşılamam gerekiyor ha?! Kağıt üzerinde karım olan kız bana adresini vermiyor ama elin adamlarını evine alabiliyor. Yetmiyor birlikte halı siliyorlar. Kusura bakma prenses... ben modern şerefsiz değilim!!"

"Bak sende söylüyorsun işte. Ben senin kağıt üstünde karınım. Ve ayrıca sen modern şerefsiz değil, modern zorbasın!"

Ateş sessizce küfürler savurup,"Fark etmez!"diye gürledi. "Benim soyadımı taşıdığın sürece hal ve hareketlerine dikkat edeceksin. Sonra ne halt yersen yersin!"

"Senden boşanmayacağım!"

Kapıya indirdiği yumrukla yerimden sıçradım.

"Boşanacaksın, boşanmak zorundasın!"

Davetsiz Teklif (Karadeniz Serisi ATEŞ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin