6 BÖLÜM Ben Özür dilemem

1K 42 0
                                    

Aşk nedi, aşk bedel miydi.
Peki sevgi neydi.
Sevgi mutlulukmuydu.
Birbirinden nasıl uzak bir kelimeydi hiç aşık olmayan bir insan için.

Hiç aşık oldunuzmu, yada size aşık olan biri oldu mu.
Berivan bir türlü aklını toparlamamıştı. Nasıl olurdu böyle bir şey o gece yarısı otel damından. Hıçkırarak ağlarken onu görmeden önce ölümü düşünmüştü aslında ama onu gördükten sonra nedensizce onu dilemişti Allahtan. Dileği gerçek olmuştu ama Berivan bir an keşke dedi içinden keşke o an hayalini kurduğu okulunu dileseydim "dedi
Belki böyle bir saçma evlilik olmazdı şimdi. Annesinin küçükken ona söyledikleri bir an aklına geldi.

" Dağ çiçeğim Rümeysam dilerim Allahtan bir gün baban gibi biri çıkar karşına. Beni seven aşkla bakar gibi, senide öyle seven biri çıksın karşına. Bir gün çıkmaza girersen dua et güzel kuzum Allah her zaman sevdiği kolunun yanındadır sen yeter ki ona sığın ve sakın unutma dağ çiçeğim her gün Allah insanlar için bir saniye vermiş ve o saniyeyi bulan insan o saniye içinde duası kabul olur. Dilerim Allah'a o anlık dualar hep seni bulsun "demişti. Esra kızına

Ve Berivan çok yanış bir zamanda dua ettiği ve ettiği dua kabul almasına hiç sevinmiyordu çünkü ondan nefretle bakan bir çift kara göz vardı ve bir insan bu kadar nefretle niye baksın hiç anlamıyordu Berivan. Tamam o da bu evliliği istemiyor ama onun kadar nefretle bakıyordu.

O gün Aram la Arin odalarında daldıklarının arasında tam beş gün geçmişti.
Berivan üşütüğünden daha yeni yeni kendine geliyordu.

Bu beş gün içinde hem babasıyla hemde abisiyle konuşmuştu.
Berivan abisine yalan söylemek zorunda kaldığı için kendi kederinden nefret etti biran çünkü Berivan abisine aşık olduğu için evlendiğini söylemişti. Abisi okulun diye itiraz etsede Berivan kocasının çok iyi bir insan olduğunu ve okuluna devam edeceğini söyledi ama abisinin oraların insanları hayatta eşlerini okula göndermeyeceğini adı kadar emindi ve en kıza zamanda Mardin'e gitme kararı almış ve kendi gözüyle görmek istemişti kız kardeşini .

Ferhat ağa babasının zoruyla evden çıkmıyordu ama bugün şirkete gitmişti. Çünkü düğünün arasından tam bir hafta geçmiş ve yalancı balayıda son bulmuştu.
Artık Mehmet ağa yavaş yavaş misafirleri ağırlamaya hazırdı çünkü gelini tamamen ileşmişti.

Berivan kısa bir duş aldıktan sonra üzerine bir pantolonla kışlık bol bir kazak giyip bedenini odadan çıkarınca mardinin soğuk havası onu titretmişti ve bir an tekrar odasına girip kapşonlu bir hırka alıp tekrar odadan çıkıp aşağıya inmişti.
Bundan iki gün önce Zümrüt Berivan'ı tüm konağı gezdirdiği için her yeri tam olarak öğrenmişti ama nedensizce Zümrüt ona bir odayı göstermemiş Berivan merak etsede sormamıştı. Çünkü bu ev hiçbir zaman ona ait olmayacaktı ve bir gün bu zindandan elbette kurtulacaktı çünkü istenmeyen ve istemediği bir evlilik olduğu ve okulu için kavruluyordu.

Saat on bir olduğu için Zümrüt le Zilan okuldaydılar Zümrüt liseyi Zilan ise Diyarbakır ünüversitesini okuyordu her sabah gider her akşamda özel şörürle gelirdi.
Berivan bir an odaya tekrar gitmeyi düşünsene son anda vazgeçti ve en alt kata gidip Zümrüt gelene kadar mutfakta Rojda'yla vakit geçirmek istedi. Bu arada Rojda kahyanın kızı oda on dokuz yaşında okumadığı için mutfaktan anne ve yengesine yardım ediyor tabi en az Zümrüt kadarda çok sevecen ve cana yakın bir kız bu yüzden Berivan onu çok sevmişti ve onunla vakit geçirmek iyi olacağını düşünmüştü.

Berivan merdivenleri düve düve ikinci katta Fatma hanımda odasından çıkarken birbirleriyle karşılaştı. Fatma hanım küçük gelini odasının içinden çıktığına çok sevinmişti. Ve kendisini tutamayıp sesleni verdi.

"İyi misin güzel kızım" diye sorunca.
Berivan bu kadının samimiyetine inanarak o da tebessüm eşliğinde.

"Evet efendim" diye hitap etmişti.
Fatma hanım onun bu çekingen hallerine zamanla geçeceğine inanarak aldırış etmiyordu.

Dağ Çiceği.ASİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin