BTS ÜYELERİYLE BÜYÜK BİR KAVGA SONRASI ONLARI GÖRMEZDEN GELİYORSUN ;
SEOKJIN ;
Kanepede oturuyordun, elinde bir kitap vardı. Seokjin seninle konuşup konuşmayacağını bilememiş vaziyette seni uzaktan izlemeye devam ediyordu. Etin tadı iyi olmadığı için sana yapıştığını biliyordu. Onun için yemek pişirmek için elinden geleni yaptın, onun beğenmesini bekledin ama o ise acı sözler söylemişti.
"Jagi, sana karşı sert olmak istemediğimi biliyorsun." dedi alçak sesle. Ona dikkat bile etmedin. Seninle aynı odada değilmiş gibi davrandın.
"Üzgünüm, güzeldi. Elinden gelenin en iyisini denedin." Gergin bir şekilde özür diledi, arkana baktın. Ona üç saat boyunca sessizce tedavi vermenin onun için yeterli olduğunu düşündün.
"Bir daha ki sefere, iğrenç olsa bile etini takdir et." dedin burun kıvırarak.
YOONGI ;
Yoongi gün içinde yorulduğu için oldukça bıkmıştı. Seni koltukta gördüğünde karşı kanepeye uzandı ve sen hızlıca ona sarılıp özlediğini söylediğinde sana 'yapışkansın' demişti.
"Hayır! Kesinlikle öyle değilsin." Sana bakmaya çalıştı, görüşünden kaçındın."Benimle konuşmak istemiyorsan umrumda değil. Seni tuvalette bile takip edeceğim."
HOSEOK ;
Hoseok, ona sessiz muamele yapmaya karar verdiğinde üzgündü. Onu affedeceğini umarak espriler ve sevimli şeyler yapıyordu. Ama yanıt bulamıyordu. Sana tatlı gelse bile ondan kaçmayı seçiyorsun. Sana karşı gerçekten kaba davrandı ve onu affetmek zordu.
"Bebeğim, lütfen. Bana küfür edebilirsin, umrumda değil. Sessiz kalmak yerine hoşnutsuzluğunu söyle lütfen!" diye sordu, yüksek sesle iç çekerek. "Kızları anlamak zor. Bazı ipuçları içeren bir kitap yazmalısınız." diye ekledi.
NAMJOON ;
Sebeplerini anladı. Ancak iki günlük sessiz tedaviden sonra biraz rahatsız oldu. Koskoca iki gün sonunda anlamıştı. Görünmezmiş gibi onu görmezden geliyordun. Kendisinin hayalet olup olmadığını sormaya başladı.
"Yalnız tartışmak yorucu." şikayet ederek sana baktı. Bir koltukta oturuyordun, telefonunda oyun oynuyordun. Seni görmezden gelmeni izlemekten başka bir şey yapmak istedi. Neyse ki senin için, bu gün yeterince acı çektiğine karar verdin.
JIMIN ;
Jimin 'cezana' tepki vermeyi seçerdi. Haftayı, ona soğuk omuz veren önemli bir başka gün geçirmeyecekti. Dikkatine, öpücüklerine ve sarılmaya ihtiyacı vardı. Pratik yapmak zordu, desteğine ihtiyacı vardı. Seni gıdıklamak zorunda olduğu ilk fırsatta atladı. Belki işe yarayacağını düşünüyordu. Ve haklıydı.
"Dur, aman tanrım, dur." güldün, ellerine kaçmaya çalıştın. Konuştuğunu duyduktan sonra, aptal gibi gülümsedi.
TAEHYUNG ;
Taehyung da seni görmezden geliyordu. Eğlenceli bir ruh halindeydi. Sana bir bakış vermeden senin yanında yürürken onu gördüğünde, onun ne yaptığını tam olarak biliyordun. Ancak üç gün sonra sıkılmış hissetmeye başladı. Vazgeçmeyecektin, gururun vardı. Sonunda Taehyung sana yalvarmayı seçti tekrar tekrar onu affetmeni diledi. Bin kez özür sözcükleri sıraladı.
"Gerçekten üzgünüm. Hepsi benim hatamdı. Sen benim kraliçemsin." dedi, dramatik erkek arkadaşı olarak.
JUNGKOOK ;
Onu görmezden gelmeye başladığında kayboldu. Bunu neden yaptığını anlaması onun bütün gününü aldı. Neyse ki onun için çocuklar onun arkasındaydı ve ona yardım ettiler. Onlar olmasaydı dizlerinin üstünde ağlardı.
"Bebeğim, bu kızla flört ettiğimi düşündüğün için gerçekten üzgünüm. Olan şey bu değil. Sevdiğim tek kişi sensin. Benden kaçtığın zaman benim için zor. Sarılmalarına ve öpücüklerine ihtiyacım var." dedi.
"Tamam, eğer beni cezalandırmak istiyorsan, yumrukla. Fakat beni görmezden gelme." diye sordu üzgün bir yüzle. Bu yeni yöntemini sevmiyordu.
