15.BÖLÜM

1K 198 4
                                    


Bazen karanlık size öyle gûzel görünür ki bazen hiç çıkmaz istemezsiniz.İşte bende şuan tam o durumdaydım.Karanlık bir kuyudan,ışığın gelmesini bekliyordum.Her ne kadar benim için imkansız olsa da !

Karşımda onu görmeyi beklemiyordum.Hem de hiç ?Bunun burada  ne işi vardı ?Yoksa beni mi takip etmişti ?

Yok daha neler diye içimden geçirdim !

Afallamış bir şekilde ben ona o da bana öyle bakıyordu .Birkaç saniye daha baktıktan sonra kendini düzeltip ciddi tavrını takındı ve boğazını temizledi.Kaşları mümkünmüş gibi bir kat daha çatıldı.

Şuan neden bu kadar sinirlenmişti ?

Beni görmüş olduğu için mi ?Aslında evet olabilir ...

Benim gözlerimin derinliklerini inmek istercesine baktıktan sonra o tok sesi içeride yankılandı !

"Senin burada ne işin var ?"

Sesi o kadar katı ve soğuk çıkmıştı ki ürkmeden edemedim.Kendime gelerek "Pardon  ?Asıl senin burada ne işin var ?"dedim.

Kaşları havaya kalkarken ne dediğimi şimdi anlamıştım.Ne diyordum ben böyle !Bu cesaret ve kinim nerden geliyordu ?Ha ,evet .Şu kızıl kadını savunduģu için !Aslında bana ne ki ?

Kapıdan içeri girerek bir adım bana yaklaştı .Ben ise korkuyla bir adım geriledim.O ise tekrar bir adım attı.

Bir adım daha ve bir tane daha ...

En sonunda kapana sıkışmış kedi gibi duvara sıkıştırılmıştım.Şuan bu kadar çok yakın olmamamız gerekiyordu.Onun nefesi benim bedenimi alev topuna çeviriyordu.

Sıcak nefesi bedenimi keşfetmek istercesine her yerine değiyordu.Ve ben şuan acayip sıcaklamıştım.Gözlerimi gözlerinden çekmek istiyordum ama yapamıyordum.Beni resmen etkisi altına almıştı .Tabi alması normal.

Anlatamayacak kadar güzel kuzguni siyah gözleri vardı.Baktıkça o karanlığın içine çekiliyormuş gibi.

Bir an da gözlerimi hızla ondan çektim ve kafamı iki yana salladım.Elimle onun sert göğsüne vurdum ama nafile !

Milim kıpırdamadı !Sinirle soludum .

"Ne yapıyorsun sen !Bırak beni hemen ."

Dudakları alayla iki yana kıvrıldı ve "Ne o ?Yatağıma girmek için bu kadar acele etmemelisin .Ne de olsa gece uzun ."

Söyledikleri ile beynimden vurulmuşa döndüm.Ne diyordu bu ?Onunla yatmak için buraya geldiğimi sanıyordu.Olanları bile bilmiyordu.Ve ben şaşkınlık ve sinir ile cümleleri beynimde toplamaya başladım.

"Senin yatağına asla  ama asla girmem!Anladın mı ?Ben senin sandığın kızlara benzemem .Altına almak için kendine başka oyuncak bul .Olanları bilmeden bana burada ne olduğunu sormadan beni sorgulayamazsın ."

Cümlem bittikten sonra gözümden bir damla yaş düştü .Allahım ! Olmaz, hayır şimdi ağlamamalıydım .Kendimi berbat gibi hissediyordum.

Ellerimle hızla onu ittim ve o da buna izin vermişti .Hemen odaya girerek çantamı aldım ve kapıya doğru ilerledim.

Tam çıkacağım an "Işıl ,kızım ?Nereye böyle ?Daha seni oğlumla tanıştıracaktım ."

O an şok dalgası içerisinde arkamı döndüm.Bu sevimli kadının böyle pislik bir oğlu mu vardı ?Neye üzüleceğimi artık şaşırmıştım.Gözyaşlarımı hemen elimin tersiyle silip "Herşey için teşekkür ederim Sevim Hanım.Ama gitmem gerek .Belki daha sonra ."

Kadın "Ama ..."dedikten sonra daha fazla durmayarak son defa o kuzguni siyah  gözlere bakarak kapıdan çıktım.

Soğuk hava bedenime çarparken ben sanki ruhumu teslim etmiş gibi dizlerimin üstünde yerdeydim.Neler olmuştu böyle ?Neden hep ben üzülüyordum ?Neden !

Kendimi o soğuka daha fazla iterek havanın vücudumu ele geçirmesini izledim.Ölüden farksızdım.Oysa biraz önce ne kadar da güzeldi .Onu görmeden önce .Bana karşıma çıkma diyen oydu .Neden heryerde karşımdaydı ?

Allahım ne olur beni onunla sınama .

Peki ya bana söylediği o haysiyetsiz cümleler ?

Yatağına girmek öyle mi ?Bu zaman da herkez bunu düşünür olmuş .

Kimseyi tanımadan sadece kendi zevkleri için yatağa atmalarına ne demeli pek ?Artık düşünmek istemiyordum.

Gözyaşlarım hala istemsizce benden bağımsız akıyordu .Elimin tersiyle durmak bilmeyen yaşlarımı sildim ve ayağa kalktım.

Çantamı koluma  takmadan önce içinden anahtarımı aldım.

Arabaya bindikten sonra emniyet kemerimi hızla takıp oradan çekip gittim.Daha fazla dayanamıyordum.Ne olacaktı böyle .

Ama bende Işıl kandemir isem ona gününü gösterecektim.Bana sarfettiği her cûmleyi ona teker teker yedirecektim.O bunun yanına kâr kalamazdı.

Arabamı park ettikten sonra anahtarımı alıp kapıyı açtım.

İşte şimdi huzurluydum .Evimin huzuru ve o mis kokusu .Herşey bazen kendi dûnyamda güzeldi .Ta ki o dünyayı yıkmak isteyenlere kadar !

Kabanımı çıkarıp askıya astım ve ev terliklerimden mor olanı giyip
odama doğru yürümeye başladım.

Odama çıktıktan sonra kendimi direkt banyoya attım.

Üzerimdekileri çıkarıp duşakabine girdim.

Duş aldıktan sonra banyodan çıkıp pijamalarımı giymiş ve saçlarımı kurutmuştum.Saçlarım hafif nemli kalınca  yatağıma yatmıştım.

İşte şimdi bir damla yaş tekrar düşmüştü .Ben ağlayamıyordum ama şuan farklıydı .Sanki ağladıkça içimde biriken şeyleri dışarı atar gibiydim.

Ağlamalarımı kesip ıslanan yastığıma yûzümü gömdüm.Saçlarım dağılmıştı.Defne kokusu tüm odayı durdurmuş gibiydi.Aklıma gelen dûşüncelerim beni kendimden geçiriyordu.

Ben böyle onun karşısında savunmasız kalamazdım.Ben bu değildim.Artık istese de istemese herkes gerçek Işıl'ı görecekti .

Yarın iyi olmasını umut ettiğim bir  güne uyanmak dileğiyle gözlerimi kapattım.Uykunun serin kolları beni teslim almıştı.

DURAN KALPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin