Uzun bir görevin ardından her zaman olduğu gibi Tony'nin evinde parti veriyorlardı.
Tony, Steve'i izlemeye başlamıştı. Bunu fark eden Natasha onun yanına gidip
"Dostum artık söylemeyi düşünüyor musun?" Dedi.
Tony, Nat'ın yanına geldiğini fark etmediği için duyduğu sesle irkilmiş ardından ise Nat'ın sorusuna soruyla karşılık vermişti.
"Neyi?"
"Steve'e ona umutsuzca aşık olduğunu?"
"Hey aptal olma umutsuz falan değilim."Natasha, Tony'nin dediğine gülmüştü. Tony ise neden güldüğünü sorarcasına bakmıştı kızıl saçlı kıza. Kız bunu anlamış olacak ki hemen Tony'nin merakını giderdi.
"Ona aşık olduğunu inkar etmedin."
Tony ise buna sadece göz devirmişti. Nat ise tekrar konuştu.
"Tony artık söyle. Sonra pişman olmanı istemiyorum..."
Tony derince nefes alıp verdikten sonra konuşmaya başladı.
"Nat doğru zamanın gelmesini bekliyorum."
"Anlamıyorsun Tony ortada doğru zaman diye bir şey yok. Dünya'da yaşıyoruz. Yarın Steve yaşamıyor olabilir..."Ardından Nat oradan uzaklaşmış ve Tony'i düşünceleri ile başbaşa bırakmıştı. Kızın haklı olduğunu biliyordu ama kendini hazır hissetmiyordu.
Parti bittiğinde Tony yatakta dönüp durdu ve sürekli aşık olduğu adamı düşündü.
Çok geçmeden uykuya dalmıştı.
Ertesi gün
Hava kararmaya başlamıştı. Tony "zırhımı nasıl daha da geliştirebilirim" derdinde laboratuvarında çalışıyordu.
Natasha evinde huzurlu birkaç saat geçirmek istediği için evine gitmiş ve keyfine bakıyordu.
Thor, Loki ile Dünya'da yaşamaya başlamıştı. Thor bir şeyler yiyerek film izliyor Loki ise onu umursamadan bir köşeye çekilmiş düşünüyordu.
Clint ailesi ile güzel bir yemeğe cıkmış güzel vakitler geçiriyordu.
Bruce içinde yaşayan koca adamla ilgili düşünceler içindeydi. Bir süre sonra ise bundan bıkmış olacak ki yardıma ihtiyacı olan kişileri bulup onlara yardıma gitmişti.
Steve? Steve'den ise haber yoktu... (Ama benim haberim var eheueheueu)
☆
Hava iyice kararmıştı ki Fury'den Tony'e bir mesaj gelmişti. Tony'i çağırıyordu. Tony ne olduğuna anlam verememiş bir şekilde hazırlandı ve Fury'nin yanına doğru yola çıktı.
Yaklaşık 1 saat sonra varmıştı. Gayet de yavaş, sakin adımlarla Tony Stark olduğunu belli ede ede Fury'nin odasına varmıştı.
Fury gelen kişinin kim olduğunu bildiği için usulca Tony'e doğru ilerledi. Sakin bir şekilde konuşmaya başladı.
"Senin için bir görevim var Tony."
Tony şaşırmıştı ama bunu belli etmeyerek o mükemmel yandan gülüşünü sunmuştu.
"Vay vay... Ne oldu bakalım? Yarını bekleyemez miydin söylemek için. Hayır yani ben meşgul bir in-"
"Yüzbaşı Steve Rogers öldü. Senden onun katilini bulmanı istiyorum."Tony duyduklarıyla şoka uğramış ve yere çökmüştü. Gözlerinden akan bu sıvı da neydi böyle? Nat haklıydı. Doğru zaman diye bir şey yoktu. Zamanın bize neler getireceğini bilemezdik. Tony sevdiği adama bir kez bile seni seviyorum diyememişti. Belki de hayatı boyunca en büyük pişmanlığının bu olacağını düşündü. Sevdiğinin intikamını alacaktı. Yavaşça ayağa kalktı.
"Hey Stark istersen başkasına verebilirim görevi."
Tony gözyaşlarını olabildiğince sakin bir şekilde silerek konuştu.
"Hayır. Sorun yok ben yapacağım."
Eveeet ve işte yeni bir kitap eheueheue. Heyecan severim. Bunu anlamıştınız sanırım neyse dksoepodpdof. Diğer bölümde görüşmek üzere.
Hepinizi 3000 kez seviyorum. 💫
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Captain Hydra // Stony
Fanfic"Tony ona onu sevdiğini söylemelisin. Geç kalmamalısın. Pişman olmanı istemiyorum."