4.Bölüm

88 4 5
                                    

Merhaba herkeslere keyifli okumalar diliyorum bölüm sonu görüşürüz.

Telefonu açtığımda telefonun diğer ucunda Elda denen şıllık vardı beni ne hadle arıyordu bu hatsiz tamam ona da sıra gelecekti ama şu an sırası değildi sakinliğimi korumaya çalışarak Elda'ya cevap verdim "efendim Elda beni ne sebeple aradın"
"Ahsen ne olur konuşalım sana anlatmam gereken şeyler var geri dönmüşsün Türkiye'ye sana anlatmam gereken şeyler var" "tamam Elda birincisi sakin ol bir saat sonra öğle molasına çıkacağım o zaman sana adresini attığım kafeye gelirsin olur mu" "tamam" deyip telefonu kapattı.Elda'nın sesinden gerildiği sesinden belli oluyordu Jason bana baktı "Ahsen o kimdi" donuk bir ifadeyle cevap verdim "Elda" "ne Elda'mı hani bana anlattığın yılan olan" "evet o bana anlatacağı önemli bir mevzu varmış uyaracak mıymış neymiş öyle bir şey dediğim gibi öğle molasında konuşucam " "kafana takma ağırdan al daha 81 günün var "
"farkındayım altı yılı 81 güne sığdırıcam " "sığdırıcaz beraber anlaşmıştık bu konuda " Jason'a bakıp gülümsedim " hadi ben artık gideyim"
"Neden" "çünkü İstanbul'da işlerim var" "öff yeter be sikicem işlerini zaten o çok mühim işlerin sebebiyle gelemedin şimdi de bu" Jason gülüp saçımı karıştırınca elini ittirdim"söz veriyorum sen Elda ile işlerini bitirene kadar benim işlerim de bitmiş olacak söz veriyorum " "tamam o zaman görüşürüz " diyip Jason'a sarıldım onun güven ve huzur veren kollarını cidden çok özlemiştim her ne kadar bir hafta ayrı kalsamda ayrıldıktan sonra Jason çıktı ben de Elda'ya konumu atıp kafeye gittim.yaklaşık yarım saattir Elda'yı bekliyordum sonunda kafenin kapısında sarışın orta boylu fiziği aynı Elda'nınki gibi olan kıza baktım tahminlerim doğruydu bu kız Elda'ydı.Elda'nın saçlarını görür görmez saçımı sarıya boyatma fikrini beynimden uzaklaştırdım.Elda bana doğru geldi ve direk masaya oturdu
"Merhaba Ahsen seni çok tutmayacağım sadece uyarıp sana verdiğim sözü yerine getiremediğimi söylemeye geldim" "ne sözü yoksa...yoksa" deyip duraksadım ondan sadece karnındaki çocuğa sahip çıkmasını istemiştim sadece bunu istemiştim"evet Ahsen ben karn8mdaki bebeğe sahip çıkamadım rezil bir insanım" "neden aldırdın" dedim hiddetle"ben onu aldırmadım o...o düştü nasıl aldırabilirim kanımdı o benim canımdı. amacım bebeğimi doğurup Antalya'ya yerleşmekti bebeğimi orada büyütüp güzel bir hayat sürecektim bebeğimle" "peki nasıl düştü " Elda'nın gözleri dolmuştu "Yağız yüzünden bak belki inanmayabilirsin.gerçi bunu bana da anlatsalar inanmazdım ama yaşadım"
"Yağız'ın nasıl bir pislik olduğunu biliyorum anlatmana gerek yok sana inanırım.doğruyu söylemek gerekirse hani şu aşk kitapları olur ya çocuk badboydur kız aşık olur çocuğa onu değiştirmeye çalışır çocuk da değişir sonrası mutlu son işte benim umduğum şey buydu ama en boktanını buldum orası ayrı senin de lafını kestim anlat sen" "en iyisi en başından anlatayım bir gün Yağız beni aradı siz ayrılmadan üç ay önce sarhoştu yanına gittim.muhabbet baya sarmıştı tabi benfe içtikce içiyordum bende sarhoş oldum gerisini anlarsın Yağız bunu saklamamızı istedi sen üzülme diye
neyse bir şekilde sakladık Yağız beni arayıp beni çok istediğini söyledi önce karşı çıktım sonra sadece birbirimizin ihtiyaçlarını karşılamak için buluştuk ben bir kaç gün yanlışlıkla haplarımı erteleyerek içtim Yağız desen prezervatif kullanmıyordu bunun üzerine hamile kaldım kararlıydım bebeğimi doğuracaktım Yağız'a açıkladım kavga ettik buralardan def olup gitmem şartıyla kabul etti o gece sondu yemin ederim sondu ama her şey çok geçti sen gittikten iki hafta sonra Yağız evime geldi.bağırdı çağırdı aldırmam konusunda ısrar etti kabul etmedim beni duvara ittirip kapıyı çarpıp çıktı o an karnımda bir kasılma ve feci derecede ağrı hissettim sonrada benden aşağımı kaplayan kanı " Elda bu kısmı anlatırken göz yaşlarına hakim olamayıp ağlamaya başlamıştı
gözlerini silip konuşmaya devam etti
"anlamıştım bebeğimi düşürdüğümü hem sana hem de ona ihanet etmiş onu koruyamamıştım hastaneye gitmedim bebeğimle orada ölmek istedim sadece üç gün üç gün boyunca o evde yerde yatar bir şekilde kaldım en sonunda Sidal beni görmeye gelmişti kapıyı çaldı açamadım defalarca çaldı en sonunda çilingir çağırmış kapı açılınca beni gördü direk hastaneye kaldırdı bebeği aldılar.en kötüsü ne biliyor musun
Ahsen aşık olsam bile aşık olduğum adamın bir parçasını taşıyamayacağım karnımda bebeğim diye sevemeyeceğim " "neden" "ölü bebek rahmi zehirlemiş bu sebeple rahmimi aldılar sana anlatacaklarım bu kadardı beni büyük bir ihtimalle
affetmeyeceksin seni çok iyi anlıyorum ve ne biliyor musun ugruna yaşadığım hiç bir şey yok ben bedelimi ödemeye hazırım ama senden tek bir şey rica ediyorum benim buna gücüm yok ama senin var senden istediğim Yağızdan bebeğiminde intikamını alman eğer kabul etmezsen seni anlarım"diyen Elda'ya baktım samimiydi masum bir bebeği ölüme mahkum etmeye kimsenin hakkı yoktu "kabul ediyorum Elda dogruyu söylemek gerekirse evet seni affetmeyeceğim ama bebeğinin intikamını zevkle alırım " dediğimde bana teşekkür eden bakışler yolladı ve iyi günler dileyip gitti.ahh Demiroğlu ahh kaldın kendinle başbaşa kaldın.iç sesimin saçma zırvalarını dinlemeyip tanıdığım olan bir kuaföre gittim Aylin abla beni görür görmez sarıldı sarılışına karşılık verip konuştum "Aylin abla ben saçımı boyatıcam" "kız niye senin saçların zaten çok güzel " "olsun abl ben boyatıcam ama hamgi renge boyatıyım" "sen onu ablana bırak gerisi bende " deyip göz kırptı bu kadından ciddi ciddi korkuyordum ama hadi hayırlısı yaklaşık iki saat sonra boyama işlemi bitmişti Aylin abla bana döndü "hazır mısın kız " " hazırım abla " dediğimde saçlarımı açtı kızıldı saçlarım kızıldı art8k Jason'daki de nasıl bir talihse istediği renge boyatmışım saçlarımı.ama cidden yakışmıştı gözlerim saçlarımla uyumlu olmuştu ve gözlerimin rengi daha belirginleşmişti şirkete döndüğ7mde herkes bana bakıp saçıma övgüler yağdırıyorlardı Yağız'sa saçlarımı görünce eski rengi daha güzeldi deyip odasına geçmişti o kimdi de benim saçlarımı eleştiriyordu. Off her neyse bir gerizekalı yüzünden moralimi bozamazdım odama geçip geri kalan dosyalarımla ilgilenmeye başlamıştım
saçlarım gözümün önüne gelince biraz yabancılık çekmedim değil.telefonumu elime alıp Jason'ı aradım telefon çalıyordu tahmin ettiğim kadarıyla zevkine açmıyordu sonunda açtığında bana yaptığının aynısını ona yaptım ve ona cerledim
"O lanet telefon ne diye senin elnide neden bana cevap vermiyorsun" "çığırma araba kullanıyordum o sebeple açamadım kusura bakma oldu mu" "oldu oldu da beni almaya mı
geliyorsun " "hatırladığım kadarıyla seninde bir araban vardı haksız mıyım" " öff beni almayacaksan o zaman bu akşam bana gel" " ne o nemden mi faydalanacaksınız bayan Demiroğlu " " senden anca erkek nesli tükenince faydalanırım" " kalbimi kırıyorsun ama darılıcam şimdi" " şaka yaptım şaka her neyse bana gelecek misin bu akşam sen onu söyle " " olır gelirim eğer çok ısrar edersen sende de kalabilirim" "tatlım ama o kadarına lüzum yok gelmen yeterli " ne konuşacağız ki Ahsen"
"Sürpriz olsun bay Black " deyip telefonu kapattım şu saatten sonra
her şey değişecekti.

Bölüm sonuna hoş geldiniz canlarım size bir soru soracağım sizce gidişat nasıl hızlı mı yavaş mı ve kitap hakkında ne düşünüyor sunuz çok merak ediyorum duygu ve düşüncelerinizi yorumlara yazmayı ve oylamayı unutmayın
Sizleri çok seviyorum

İçinden bir ses daha tam bir yere varmamışken kitabı silmemi söylüyor sizce ne yapmalıyım tavsiyelerinizi bekliyorum

İhanetin Bedeli:KaramelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin