Alkın soğuk havayı ciğerlerine zehir olarak çekerken kalbinde bir boşluk hissetti. Mucize'si gidiyordu. Bunu biliyordu. Bunu herkes biliyordu ama kabul etmiyordu.
Mucize'nin neden bu halde olduğunu öğrenmişti ve kabul edilmesi zor bir gerçekti. Alkın bile bunu kaldıramamışken Mucize'nin kaldırmasına inanamamıştı.
Sonra anlamıştı ki bu kız zaten buna dayanamıyordu. Sadece belli etmiyordu. Sadece içine atıyordu, çok iyi bir maske takıyordu.
Mucize, daha 6 yaşındayken küçükken annesi ölmüştü. Babasının şiddetlerine dayanamayıp vücudu bitkin düşmüş ve en son dengesini kaybedip bir yere çarpmasıyla beyin kanaması geçirip ölüyordu.
Şiddetli bir çocukluğu geçmişti. Doğru düzgün gülmemiş, oynamamış ve kimseye güvenmemişti. 9 yaşındayken yine babası onu döverken merdivenlerden düşmüş bacaklarının üzerine dolap devrilmişti.
Bacaklarının tamamı ezilen küçük Mucize'nin yardımına 6 yaşındaki kardeşi Ozan koşmaya çalışmış ama o da babası yüzünden hiçbir şey yapmamıştı. Sadece ağlamıştı.
O zamandan beri tekerlekli sandalyedeydi ve kalbinin delik olduğunu bundan tam 5 yıl sonra öğrenmişti.
Ve her şey için artık çok geçti. Ameliyat olması için babasının onayı gerekiyordu ama babası 'ölsün gitsin' diyerek umursamamıştı.
14 yaşından sonra hayatı daha da zorlaşan Mucize artık ölüyordu. Reşit olmak gerekti ameliyat için ama 18'ini görecek kadar yaşamayacaktı.
Bu gerçek Alkın'ın kanını dondururken Ozan'ın koşarak yanına gelmesiyle içinde kötü his büyüdü.
"Alkın Abi.."
Gözleri dolu dolu olan Ozan ağladı ağlayacak haldeydi.
"Ablamın kalbi durdu."
-
Boğazım da bir düğüm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
belki bir gün | texting
Short Story[texting, tamamlandı] Bilinmeyen: 17 gün Bilinmeyen: Beni 17 günde buldun Bilinmeyen: Evet Alkın Bilinmeyen: Amacıma ulaştım Bilinmeyen: Artık ölebilirim 19519 | v'