KANLI ELİZABETH

103 7 0
                                    

Evren mumların aydınlattığı, antika döşemeli büyük bir yatak odasında, ahşap yatak başına halatla bileklerinden bağlanmıştı. Yüzünde tedirgin, hafif zorunlu bir gülücük vardı. Odanın kapısı yavaşça açıldı. İçeri ipek sabahlıkla, uzunca boylu, dalgalı saçlı bir kadın girdi. Üstünde siyah, kırmızı çiçekli, ipek uzun bir elbise vardı. Evren zorla gülüp kadına baktı. Boynunda tılsımlı kolye vardı. Ellerini kurtarmaya çalışırken kadına, "Bak önce bu konuyu konuşsak," dedi.

24 Saat Önce

Tuncay motel odasının kapısını açıp içeri girdi. Tam ışıkları açmıştı ki, sandalyede oturan Şimal'i görüp irkildi. Şimal üslubunu hiç bozmadan, "Tuncay!" dedi.

"Şimal!"

Evren bir saniye sonra odaya girip, "Hey Şimal!"

Şimal sandalyeden destek alıp kalktı. O sırada içeri Cem girdi, Şimal'i görünce hafifçe gülümsedi, "Senin burada ne işin var?" diye sordu.

"Ne o, beni gördüğüne sevinmedin mi?" diye soruya soruyla cevap verdi Şimal.

Evren cümlesini toparlayamadığında veya yalan söyleyeceği zaman yaptığı gibi ağzını açtı, kapadı ve yeniden açtı, "Yo, yani, hayır tabii ki sevindim. Of, Şimal."

"Hep aynısın," dedi Tuncay hayran gözlerle kadını süzerken.

"Sen de hep yaşlanıyorsun," diyerek göz kırptı.

"Ben normal bir avcıyım, tatlım," dedi Tuncay'da göz kırparak.

"Hey, neden geldin?" diye sordu Cem. Kadının bakışında bir gariplik fark etmişti.

Şimal, "Başınızın dertte olabileceğini düşündüm," dedi.

Cem Şimal'e garipseyerek baktı.

"Ne gibi?" diye sordu Evren, o da artık Şimal'e Cem gibi garip bakıyordu.

Şimal, "Sadece, 6.his," diye cevap verince, Evren'le Cem göz göze geldiler ve aynı anda, "6. his," dediler.

Tuncay hayran gözlerle Şimal'e bakıp, "Dert çoktan geçti," diyerek gülümsedi.

"O değil, bu başka," dedi Şimal sırıtarak.

Evren bir anda kahkaha'yı basıp, "Hay bin sıçan!" diyerek Cem'in önüne geçti. Tuncay ne olduğunu anlamamış şekilde Evren'e baktı.

O anda Şimal şekil değiştirip 1.70 boylarında kısa siyah saçlı bir kadına dönüştü. Cem şaşkınlıkla "Nasıl?" diyerek açık kapıya baktı.

Kadın hafifçe onlara doğru ciğerlerindeki havayı üfledi. Üçü de bir anda kendilerini hafiflemiş hissettiler ve motelin pis halısına yığılı verdiler. Sadece Evren olan biteni görebiliyordu. Felç olmuş biri gibi hareket etmek istiyor, fakat edemiyordu. İçeri sarı saçlı, üç kadın girdi. Kadın kafası ile dışarısını işaret etti. Kızlar üç erkeği de koltuk altlarından tutup dışarıdaki kamyonete sürüklediler. Şimal kamyonetin içinde elleri ve ağzı bağlı yatıyordu. Kapının açıldığını görünce çırpınmaya başladı. Üç kadının arkasından siyah saçlı kadın gelip Evren'in boynuna tılsım astı, "Bağlayın onları."

Kızlar kafa salladı. Şimal ümitsizce çırpınmayı kesti. Kadın Şimal'e bakıp göz kırptı.

Tuncay gözünü açtığında yolda gidiyorlardı. Ve başının altında sert sayılabilecek bir yastık vardı. Karşısında ise yere bağdaş kurmuş, ona dik dik bakan sarışın bir kız vardı. Tuncay konuşmaya çalıştı ama ağzını bağladıkları bant yüzünden sesi inleme şeklinde çıktı. Birkaç dakika sonra kafasının altındakinin bir yastık değil bir insanın karnı olduğunu fark etti. Bu Cem'di. İlerde oturan da Evren'di. Evren'in yanında biri daha vardı. Evren'in omzuna başını koymuştu. O da Şimal'di. Önden kalın bir kadın sesi geldi. Sesinden diktatör olduğu anlaşılıyordu.

GÖLGELER SERİSİ - 2 - KURTADAM GÖLGESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin