VENEDİK BALO

111 8 0
                                    

İki kişilik yatağın bir ucuna Nina, Kleopatra gibi uzanmış, diğer ucunda Cem oturmuştu. Evren ise sandalyede ters oturuyordu. Üçü de yatağın üstündeki eski sararmış, yıpranmış, parça parça birleştirilmiş ve en büyük parçası eksik haritaya bakıyorlardı. Evren'in elinde ise bir kutu ve içinde on tane taş vardı.

Cem bu fırtına öncesi sessizlikten bıkmıştı. Sessizliği bir bıçak gibi yardı, "Peki en zekiniz olabilirim veya en çalışkan ama hala kafamda soru işaretleri dolaşıyor."

"Eğer o 'soru işareti'," dedi Nina ve parmaklarıyla tırnak işareti yaptı, "Bize ne olacak ise, hiç sorma."

"Neden, bu değildi ama," dedi Cem.

"Şu bardan bozma yere girdiğimizde, şu başımıza gelenleri hatırlıyor musun?" diye sordu Evren Cem'e.

"Şu, bir sürü kadının üstümüze saldırdığı ve zor kurtulduğumuz olay mı?" diye sordu Cem'de.

"Evet."

Cem başını 'evet' anlamında sallayıp, "Evet, o'ysa hatırlıyorum," dedi.

Evren derin bir nefes alıp, "Oradaki vampirlerin iki katını, belki üç katını düşün," diyerek derin bir nefes verdi.

"Çok iç açıcı," dedi Cem.

Nina, "Korkma seni öldürmezler. Ölürsek biz ölürüz," diyerek korkmuş gözlerle Evren 'e baktı.

"Aman ne güzel! Neyse arkadaşlar, biri bana şu saf kan ve pis kanın..." Cem cümlesini bittirmeden Evren araya girip, "Farkı mı?" diye sordu.

"Evet," diye cevap verip devam etti, "Şu Tax bir şeyler anlattı, ama kafam pekte yerinde sayılmazdı."

"Pis kan: Mayanın soyundan gelir. 347 tane Eldern ve Anciillae bulunur. Eldernler ve onların uşakları yani Anciillaeler dışındakilerin nasıl toptan öldürüleceklerini biliyoruz. Şeytanın kanından gelirler," dedi Evren ve Nina'ya söz verdi. Her zaman yaptıkları gibi bir konuyu anlatırken bölüştüler.

"Saf kan: 25 veya ondan biraz az nesilleri var. Fazla sayılmazlar. Ve çoğunluk Elder'dir." diye devam etti Nina.

"Eldern?" diye araya girdi Cem.

"'n' li olursa kirli kan, 'n' yoksa saf kan," diye açıkladı Nina kısaca.

"Pis veya kirli kan, sen seç. Saf kanlar, Tanrı tarafından lanetlenmiştir. Ve onları öldürmenin yolu zordur. Ve toptan öldürülmez," dedi Evren.

"Saf kanlar, zaman içinde güneşe duyarlılıkları artmıştır. Gümüş felç etkisi yaratır. En kısa ölüm şekli, başının kesilmesi veya tam kalbinden hançerlenmesidir..." sözünü Nina bölüp, "Hançer altın olmalı. Ya da mitoloji de geçen Rebeh hançeriyle hançerlenmeleridir," dedi.

"Tamam, peki. Pis kan eldernleri nasıl öldüreceğiz?" diye sordu Cem.

"Mitoloji de bir kitaptan bahseder, o kitapta pis kanların eldernlerini toptan yok etmenin yolunu yazıyormuş. Hatta kitapta bütün lanetlerin yok edilmesi anlatılırmış," dedi Evren.

"Peki o kitap nerede?" diye sordu Cem.

Evren alay eder gibi gülümseyip, "Tam olarak bilinmeyen ülkesinde, cehennemin dibinde," diyerek ciddileşti.

"Bizde bilsek çoktan aramaya geçerdik. Yani içimizdeki en tehlikeli vampirleri öldürmenin yolunu bilmiyoruz."

"En tehlikeli?" Cem'in sorusuna Nina cevap verdi.

"Onlar insan gibi içimizde dolaşır ve ne yaparsak yapalım onları öldüremeyiz. Lamia'yı düşün. Güzel olurlar ve insan içinde dolaşırlar. Seni kandırmaları çok kolaydır. Onlardan bir tane tanımıştım. Tanrım hala rüyalarıma girer," diyerek yutkundu.

GÖLGELER SERİSİ - 2 - KURTADAM GÖLGESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin