GÖLGELER SERİSİ - 2 - KURTADAM GÖLGESİ

NİNA'NIN HİKAYESİ

Evren yatağın üstünde oturmuş, tarot falı bakan Nina'ya doğru yaklaşıp, "Ne oldu?" diye sordu.

Nina, Evren'in ne demek istediğini anlamayarak, "Ne? Nasıl?" diye sordu.

"Ne oldu, neden gittin?" diye sordu Evren yatağın önüne tahta sandalyeyi çekerken.

"Uzun hikaye," dedi Nina tarot kartlarına bakmaya devam etti.

Yaklaşık 5 Ay Önce – Bir Dağın Başındaki Kilisede

Tolga'nın motoru eski bir kilisenin önünde durdu. Nina motordan inip kaskını çıkardı. Ve büyük kiliseye baktı. Yavaşça kiliseye yaklaştı ve kapıyı çaldı. Hava yavaş yavaş kararıyordu. Peder kapıyı açtı ve Nina'ya baktı, "Peder Selviges?"

Peder başını kaldırıp Nina'ya bakıp, "Evet! Sen?" dedi onu tanımış gibiydi.

Nina bunu ses tonundan anlayarak, "Ben? Tanışıyor muyuz?" diye sordu.

"Evet, evet. Lütfen gir. Mira."

"Tamam. Ama Nina," diyerek adamı düzeltti ve içeri girdi. Peder dışarısını kolaçan edip kapıyı kapadı. Nina'nın yanına geldi. Nina pedere bakıp, "Peder, ben..." peder Nina'nın sözünü kesip, "Sana kalacak bir yer ayarlayalım. Merak etme burada güvendesin," diyerek yürümeye başladı.

Nina dudağını büküp, "Peki," dedi ve pederi takip etmeye başladı.

"Uzun zamandır yolda olmalısın?" diye sordu peder bir rahibeye selam verirken.

"Esasında 20 saat olacak."

"İyi bir uyku çek, sonra her şeyi konuşuruz," diyerek tahta merdivenlere yöneldi.

"Her şeyi derken?" diye sordu Nina şaşkınlıkla.

Nina havayı koklayıp şok olmuş gibi Pedere baktı, "Peder siz vampirsiniz."

"Evet, sende bir Lycan'sın. Ama bu bizi kötü yapmaz ya,"diyerek uzun ince koridorda yürümeye başladı.

Yerler tahtaydı ve Nina'nın her adımında gıcırdıyordu.

"Ben, ya nasıl siz..." diyebildi, cümleyi tamamlayıp tamamlamamaya karar veremedi.

"Vampirlerde aziz olabilir. Tanrım beni yanına belki bir gün alır. Cehennem onun hapishanesi, yargıçta o. Yani ben ne katiller gördüm, aziz olmak için elinden geleni yapan," diyerek gülümsedi. O anda uzun dişlerini gösterip göz kırptı.

"Aman Tanrım," diyerek gülümsedi Nina.

Peder ileriden onlara doğru yaklaşan rahibeyi gösterip "Kardeş Zozan, o sana odanı gösterir, uyu ve uyanınca ben burada olacağım. Korkma, dünyada buradan daha güvenli bir yer bulamazsın," diyerek geriye hızlı bir dönüş yaptı.

Zozan Nina'ya bakıp gülümsedi, o da vampirdi. Nina şaşkın bir bakış atıp. 'Neyse' dercesine bir ifade takınıp kadını takip etti. Zozan iki oda ilerde durdu ve kapıyı açıp eliyle içerisini gösterdi. İçerde tahta bir dolap ve yatak dışında bir tanede tahta sandalye vardı. Rahibe Nina'ya içeri girmesi için yol verdi ve kafasıyla selam verip dışarı çıktı. Nina sırt çantasını çıkarıp odanın bir ucuna attı ve yatağa oturdu. Yastığı alıp sarıldı ve o şekilde yatağa başını koydu. Yumuşak sayılmazdı ama uykulu birine kuş tüyü gibi geldi. Bacaklarını toplayıp, gözlerini kapadı.

Gözlerini açtığında başucunda peder oturuyordu. Nina başta başucunda birini görünce ürktü ama sonra peder olduğunu anlayınca rahatladı.

"Günaydın."

"Günaydın, peder misafirlerin baş ucunda mı beklersin?" diye sordu.

Peder sırıtıp "Sen misafir değilsin. Burası senin evin sayılır. Tanrının bütün evleri senin evin sayılır," diyerek 32 dişini gösterecek şekilde ağzını açıp güldü.