27 BÖLÜM

3.9K 136 1
                                    

Şimdi sıra candaydı.
Topu almıştı. Tam atacakken arkadan bir alkış sesi duyduk.
Arkamıza döndüğümüzde şaşkinlikla baka kalmistik...

Bu canın abisiydi..
Korkudan titriyordum.
Dün ki olay gelmişti aklıma. Korkudan canın arkasına geçmiştim.

Can "Korkma. Ben varken sana birşey yapamaz." dedi sessizce. "Neden geldin suat! Bizi takip mi ediyorsun?" dedi.

"Yoo. Benimde eğlenmeye hakkım yokmu? Gelemezmiyim buraya?" dedi gülümseyerek.

Hep gülüyor. Dayak yerken, sinirliyken, iğrenç ve korkutucu gülümsemesi vardı.
Yaşından fazla büyük görünüyordu.
Okadar çok korkuyordum ki ondan.. Binlerce kez şükürler olsun allaha ki beni o iğrenç adam değilde can satın aldı.
Eğer suat beni satın alsaydı çoktan bana tecavüz edip işkence çektirirdi.

"Hakkın var ama bizimle aynı zamanda gelmen tesadüf olmayacağını ikimizde çok biliyoruz." dedi can kollarını goğüslerine birleştirerek.

"Tesadüfelere inanırım ben." dedi suat gülerek.

Adamın sesi, konuşması, gülüşü bile beni korkutuyor ve titrettiriyordu. Sanki beni öldürecekmiş gibi geliyordu bana..

"Tamam. Melek gel gidiyoruz." dedi ve elimden tuttu.

"A-aa? Nereye böyle? Oynamicakmiyiz?" diye sordu suat gülerek.

"Hayır. Biz oynadık bize yetti." dedi ve elimi sıkıca tutup bowling salonundan çıkarttı. Gözlerim dolmuştu. Titriyordum. Arabaya geldiğimzde can elimi birakti. 

"Titriyorsun. Korkma ben yanindayım." dedi iki elimi tutarak.

"O.ondan çok korkuyorum." dedim kendimi ağlamamak için zor tutarak.

"Şşşt.. Tamam konuşma. Yoksa ağlayacaksin. Ben senin yanindayim. Bin hadi arabaya" dedi kapımı açarak.
Arabaya bindiğimde can kapımı kapattı ve sonra kendi kapısını açip direksyonun karşisinda oturdu. Kapisini kapatir kapatmaz arabayı sürdü...

**

Eve geldiğimzde korkum biraz geçmişti. Bukadar korumalar varken suat hiç birşey yapamazdı.. Birde benim korumam varken, yaniii can varken bana hiç birşey yapamazdı.. 

Candan her ne kadarda nefret ettiğimi sansamda nefret etmiyorum. Çalışsam da edemem.. Ona okadar çok bağlanmışım ki. Ben bile kendimi anlayamıyorum..
Ama bu kısa sürede ona bağlanıp, kıskanmam çok garipti.
Bunca şey bir hafta içinde oldu..

Arabadan inip eve girdiğimzde istediğim tek şey uyumaktı..
Merdivenlerden yukarı çıktığimda can da peşimden geliyordu. Can gülüp duruyordu. Ne olduğunu anlamamıstim.

"Noldu?" diye sorduğumda gülmeyi kesip "hiç." dedi.

Keyfim olmadiği için konuşmak istemiyordum. Çok yorgundum zaten. Odanın kapısını açtığımda şok geçirmiştim resmen..

YEPYENİ YATAK VARDI KARŞIMDA.
Pembeydi çarşafları, odanın duvarları ise maviydi. Yerdeki halı pembe ..
Ama bu nasıl olur?

"Ama.. Nasıl?" dedim şaşkinlikla cana bakarak.

Can gülümsedi ve ellerimden tutarak yatağa oturtturdu.

"Neden evden kaçtığını, kimi kıskanip kimden hoşlandığini gayet iyi biliyorum. Benden saklayamazsın küçüğum.. Herşeyi biliyorum. Hissetiklerini, kalbini biliyorum.. 
Gözde benim arkadaşım. Ama değerli falan değil. Benim en değerlim sensin.." dedi yüzüme yaklaşıp saçlarımı yanağımdan çekerek.

Nasıl yani? Gözde..

"Gözde bir oyunmuydu?" diye sordum gülümseyerek.

"Evet küçük cadımm.. Gözde seni kıskandirmak için kullandığim bir arkadaşım. Bunu oda biliyor... Aslında bunu sana söylemeyecektim ama dayanamadım.." dediğinde dişlerimle gülerek onun yanağina kocaman bir öpucuk kondurdum...

Satılan KüçükHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin