"Affedersiniz beyefendi, biraz daha yavaş gider misiniz?"
Bu isteği duyunca taksi şoförü telaşla cevap verdi: "Daha da mı yavaş gitmemi istiyorsun? Hız göstergesine baksana! Daha ne kadar yavaş gitmemi istiyorsun?"
"Önümüzdeki şu çocuğu takip edin işte. Şuradaki mavi okul forması giyen. Sadece onu takip etseniz yeter."
Şoför çıkıştı, tekrar konuştuğunda sesindeki kızgınlık seziliyordu. "Beni kaç saat sırf seni şu sokaktan aşağıya götüreyim diye mi uğraştıracaksın? Bilerek bana eziyet etmeye mi çalışıyorsun? Taksi tarifesi mesafeye bağlı, zamana değil. Yarım günümü sadece iki kilometre gitmek için harcarsam bunun bana ne faydası olur?"
Onun dediklerini pek takmadan Gu Hai, sadece gözünü hedefinden ayırmadan iki yüz yuan çıkardı ve direkt şoföre attı.
Parayı yakaladım mı taksi şoförünün tavrı anında yumuşadı.
"Beni dinle delikanlı, eğer gerçekten sokakta onun izini sürmek istiyorsan niye çıkıp yürümüyorsun? Ya da en azından bir motosiklet bul; çok daha ucuz. Alt tarafı birkaç adım için iki yüz yuan harcamak senin için para israfı değil mi?"
"Yürürsem kolayca fark edilirim. Çabuk! Köşeden döndü."
Bai Luo Yin'in oturduğu sokağa vardıklarında Gu Hai hemen taksiden indi ve sinsice çocuğun peşine takıldı. Onun semtinde, çevredeki yüksek binalara uymayan sıra sıra eski ve yıkık dökük evler vardı. Gu Hai, hemen bu tür evlerin çok geçmeden yıkılacağını düşündü. Bu sokakta yaşayan amcalar ve teyzeler kısa zamanda sıcak yuvalarını kaybedeceklerdi. Düşününce, devletin sakinlerle görüşüp de evlerini satın almak için vakit ayırması pek olası değildi.
Gu Hai, sokak boyunca devam etti ve Bai Luo Yin'in küçük bir avluya girdiğini gördü.
Kolunu biraz sıvayıp saatine baktı: Elli dakika geçmişti. Bai Luo Yin'in neden hep geç kaldığını şimdi gayet iyi anlıyordu. Gu Hai, Bai Luo Yin'in aile durumunu gözlemledi ve muhtemelen bir bisikleti bile olmadığı sonucuna vardı.
Bai Luo Yin evine girdi, çantasını dağınık yatağına bırakıp formasını çıkardı ve üstsüz bir şekilde mutfağa gitti. Pirinç pişiriciyi açıp bir süre baktı, sonra avludaki Bai Han Qi'ye seslendi.
"Lapa* yapacağını söylememiş miydin? Nasıl pirince dönüştü?"
Bai Han Qi kafasına vurdu, yüzündeki pişmanlık görülüyordu.
"Çamaşırları yıkamak için bir süreliğine dışarı çıkmıştım ve lapa yapacağımı unutmuşum. Fazla piştiği için pirinç olmuş."
Gu Hai kapıya vardığında, Bai Luo Yin bir kase pirincin içine su döküp lapa yapmak için karıştırıyordu. Bir kaşık aldı, ardından sadece yanında duran bir tabak turşuyla bir kaşık daha.
Yemeğini bitirdikten sonra Bai Luo Yin, kasesini alıp içeri gitti. Çok geçmeden yeniden dışarı çıktı ve Bai Han Qi'nin çamaşırları yıkadığını gördü. Bai Luo Yin, kaşları hafif çatık bir şekilde öfkeyle ona bir iç çamaşırı attı.
"Bu çamaşır temiz değil mi? Niye yıkadın? Baba, biliyorsun, sadece üç iç çamaşırım var. Birini lağıma attın, birini şu an giyiyorum ve bu sonuncusunu da temiz olmasına rağmen yıkadın. Şimdi, ben yarın ne giyeceğim?"
Bai Han Qi, bir anlığına söz konusu çamaşıra şaşkınlıkla baktı. Daha sonra, ellerini kurulamak için kıyafetlerine sürdü ve konuştu: "Baban gidip sana yeni bir tane alacak."
"Gerek yok." Bai Luo Yin, Bai Han Qi'nin elindeki çamaşırı çekip geri aldı. "Bunu giyerim işte. Yarına kadar kurur."
Baba oğulun atıştığını gören Gu Hai keyifle güldü.
Bu gün, Gu Hai eve dönmek için taksi çağırmadı. Onun yerine, koştu, bu fırsatı vücudunu çalıştırmak için kullandı. Koşarken, aklından az önce gördüklerini geçiriyordu; yani ikilinin günlük hayatlarındaki karmaşayı.
Aslında, buraya gelmesinin üç nedeni vardı. Bir, Bai Luo Yin'in neden hep geç kaldığını öğrenmek. İkincisi, Bai Luo Yin'in günlük yaşamını gözlemlemek içindi. Ve üç, çünkü yapacak daha iyi bir işi yoktu.
Tüm amaçlarına ulaşmışken, beklenmedik bir şey oldu.
Bu kişinin arkadaşı olmak istediğini fark etti.
-
*Pirinç denilen bildiğimiz lapa, lapa denilen ise (congee) lapa çorbası gibi bir şey. Çince, zhōu (粥).
Thai BL izliyorsanız, illa ki görmüşsünüzdür. Özellikle kahvaltıda. 😂
Thai BL demişken, Why R U ve 2gether The Series'i izliyor musunuz? Niye bilmiyorum ama 2gether'ı sabırsızlıkla bekliyordum, beklediğime değecek gibi.
İkisi de güzel dizi, hiç izlemediyseniz tavsiye ederim. :)
İyi okumalar!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Addicted | Birinci Kitap - Gençlik Kaygısı
RomanceChai Ji Dan'dan "Addicted (你丫上瘾了)" Birinci Kitap - Gençlik Kaygısı Chai Ji Dan'ın "Addicted" romanının Türkçe çevirisidir. @saehan01 'in İngilizce çevirisi kullanılarak Türkçeye çevrilmiştir. Kitabın tüm hakları Chai Ji Dan'a aittir. İngilizce çevi...