Genç kız her akşam olduğu gibi bir Cuma akşamı da kasabadan ayrılıp Kurt'un yanına gelmişti. Annesinin hediye ettiği kırmızı pelerin üzerindeydi. Kumral saçları beyaz teninden aşağı dökülüyordu. Yeşil gözleri yorgun bakıyordu. İnce uzun vücudu, yumuşak ve yavaş hareket ediyordu.
Kız çok narin görünüyordu. Fazla narin. Öyle ki basit bir rügara kapılıp gidecekmiş gibi.
Ama Kurt'un yanındaydı şimdi. Yırtıcıların en kötüsü, en ünlüsü, en acımasızı...
Ve tamamen savunmasızdı.
Kurt her zamanki gibi karanlığa saklanmıştı. Bir ağacın gölgesindeydi. Kız sadece orada olduğunu bilecek kadar görebiliyordu onu. Bazen ise gözleri parlıyordu Kurt'un.
Karanlığa bakarken zaman geçmek bilmedi ve kız sanki gözgözelermiş gibi hissetse de aslında bir şey göremiyordu, boşluğa bakıyordu.
Sonunda konuşmaya karar verdi.
"İyi akşamlar."
Kurt bir süre sessiz kaldı.
"Sana da , Kırmızı." Sonra devam etti.
"Oturmayacak mısın ?"
Kız her akşam oturduğu geniş ve düz taşın üzerine oturdu ve eteğini düzeltti.
"Nasılsın ?" diye sordu kız.
Kurt homurdandı. Pürüzlü ve erkeksi bir sesi vardı.
"Seni sormalı, her akşam en buyuk
kabusunu ziyarete gelen sensin ." diye cevapladı Kurt pişkince.
Kız duraksadı. Aslında söylenebilecek çok şey vardı ama dürüst olmak gerekirse Kurt'tan korkuyordu.
"Elimde olan bir şey değil. Buraya gelmemi sen istiyorsun. " dedi.
"Evet, ve bundan hiç vazgeçmemeyi düşünüyorum, Kırmızı." diye devam etti Kurt.
Kız hayatı boyunca her akşam buraya geleceğini düşünemiyordu.
"Benden sıkılacağın gün de gelecek." dedi bir umutla ama sonra hemen pişman oldu kız. Çünkü ondan sıkıldığında başına ne geleceğini bilmiyordu. Onu yer miydi? Tıpkı olması gerektiği gibi...
Kurt buna cevap vermedi.
"Günün nasıldı ?" dedi bir süre sonra kız. Sessizlikten hoşlanırdı ama Kurt'un sessizliği onu geriyordu.
"Yorucuydu." diye cevapladı Kurt. "Seninki ?" diye devam etti. " Kasabada yeni bir şeyler var mı?"
Birden kızın aklına geldi.
"Ah evet. Yarın ordudan birkac kisi yiyecek ve malzeme almak için uğrayacaklarmış. Annemler bir şeyler saklamak için uğraşıyordu."
Ülkelerinde savaş vardı ve savaş , sefalet getirmişti.
Karanlıkta Kurt'un gözlerinin parladığını gördü.
"Boynundakini bana bırakmak isteyebilirsin o halde. " dedi Kurt.
Kızın boynunda beyaz altından bir kolye vardı. Üzerinde bazı değerli taşlar da bulunuyordu. Bu ona aile büyüklerinden yadigardı ve üzerindeki sembolun anlamını hiç anlamamıştı. Ve ertesi gün yağmalanmasını istemeyeceği kadar önemliydi onun için.
Kız başını salladı ve kolyeyi boynundan çıkarmak için pelerinin kapüşonunu indirdi. Kahverengi saçları soğuktan dolayı normalde olduğundan daha bukleliydi. Dudakları ve burnu kıpkırmızı olmuştu. Beyaz teni daha da beyazlamıştı. Tıpkı bir meleğe benziyordu.
Kolyeyi Kurt'a vermek için karanlığa doğru birkaç adım attı ama bir kükreme sesi duydu ve Kurt geriye çekildi.
Kız korktu ve olduğu yerde donup kaldı.
"Taşın üzerine bırak. " dedi Kurt sertçe.
Kız denileni yaptı ve kapüşonunu tekrar başına geçirdi.
"Gidebilirsin." dedi Kurt.
Kız bu sefer farklı bir şey yapmaya karar verdi. Denileni yapmadı . Konuştu.
"Neden benden uzak duruyorsun?" diye sordu. Bunu gerçekten merak ediyordu. Acaba Kurt ondan tiksiniyor muydu?
Kurt boğuk bir kahkaha attı ve kız bu kahkahanın vahşi bir kurttan geldiğine inanmak istemedi. Çok güzel bir sesti. Ve kahkahasi sık rastlanır bir şey değildi bu yüzden tadını çıkardı.
"Hiçbir şey bilmiyorsun, Kırmızı." dedi Kurt gülmeyi bitirdikten sonra.
"Benim bir adım var."
"Benim de." dedikten sonra biraz daha güldü Kurt.
Aslında dalga geçiyordu ama kız Kurt'un başka bir adı olduğunu daha önce hiç duymamıştı. Bu yüzden bu komik olmayan espriye gülemedi.
"Gerçekten mi?" diye sordu kız.
"Öğreneceksin, Kırmızı. " dedi ve arkasını döndü Kurt. Başka bir konuşma geçmedi.
Kiz kasabaya geri dondu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırmızı Pelerinli Kız ( askıda)
Kurt AdamBize hep acımasız ve korkunç kurtun Kırmızı Başlıklı Kız'ı tek lokmada yuttuğu söylendi. Aslında öyle bir şey hiç olmadı. Kurt, o zamanlar küçük olan kızı yemedi, merhamet etti. Kızla ilgili başka planları vardı. Onunla bir anlaşma yaptı. Ve kız hiç...