[Malec] [ 8. KAT ]

2

Uyandığımda bana meraklı bir şekilde bakan bir çocuk vardı. Bu oydu. "Sonunda uyandın. Ambulansı çağıracaktım." Dedi çocuk.

Sersemlemiş bir şekilde yerimde doğruldum. Bilmediğim bir evdeydim. Gri yumak bir koltukta yatıyordum ve leş gibi kokuyordum.Tanrım...

"Ben.." çocuğa bakkaldım. Tatlı bir   bir ten ( yanşış anlamayın dksm), dağnık saçları olan bir çocuktu. Onu biraz daha inceledim fakat hakkında hiçbişi bilmiyordum ve bu garip hissettiriyordu.

Üstümdeki örütüyü sıkıca tuttuğumu hala fark etmemiştim."Sen..? İyi misin ? Su mu gerekiyor ?" Dedi nazikçe. "Telefonun var mı ?" Diye yüksek sesle sordum. Bu çocuğu yerinden sıçratmıştı. " Evet." Dedi sorduğum soruyu sorgulamadan.

Cebinden telefonunu çıkarttı ve bana uzattı. Telefonu olabildiğince nazikçe alıp, "Teşekkürler." Dedim nazikçe.

Bu çok garipti. Hiç tanımadığım biriyle konuşuyordum. Hemde hiç. Adını bile bilmediğimi bir yabancının evdindeydim. İzzy'nin numarasını çevirdim.

"Alo ?"

"İz, ben Alec."

"Alec ?! Tanrım nerdesin ? Seni almaya geliyoruz, yerini söyle."

"Ben..."

Ben nerde olsuğumu bilmiyordum. Çocuk durumu fark etmiş olacak ki telefonu elimden kaptı.

"Merhaba, ben magnus bane."

"Bane ? Sen müdürün oğlusun."

"Evet..Alec şuan benim evimde onu size getireceğim merak etmeyin. Şuan güvende bir saate orada oluruz."

"Sağol magnus. Sizi bekliyoruz."

"İyi akşamlar, görüşmek üzere." Diyerek telefonu kapattı.

Bildiğim şeyler;

Adı magnus Bane.

Müdürün oğlu.

Büyük ihtimal benle yaşıt.

Bu kadar.

Magnus bana gülümsedi."Herşey yolunda merak etme Alec. İstersen banyo koridorun sonunda. Ben ihtiyacın herşeyi banyoda bulabilirsin. "

Başımı sallayıp koltuktan fırdım. Tanrım bu çok iğrençti. Ve utançverici. Ardından banyoya kendimi hızlıca kitleyip derince bir soluk verdim.

Banyonun ışığını açtığımda biraz afallamıştım. Bilmediğim bir sürü şey ve garip eşya vardı. Şampuan dışında şeyler de vardı demek.

Üstümü çıkarttım ve soyunmaya başladım.Kıyafetleimi bir kenara koydum.

Banyo yuvarlaktı. Bir jakuzi olmalıydı. Suyu açtığımda duş başığından soğuk su çıkmıştı. Sıcaklığı biraz arttırdım ve suyun altına girdim. Şimdi bile daha iyi hissediyordum. Ardından şampuan alacakken gözüme takılan şeyle durdum. Hemen yanımda bir mermer kasenin içinde tuz vardı. Aslında tuz olduğunu bilmiyordum. Yiyip tadına bakabilir miydim ?

Saçmalama alec.

Elime biraz tuz alıp kokladım. Sanırım bu tuzdu. Tuzu suya mı atmam lazımdı ? Sanırım.

Tuzu suya attığımda su birdan köpürmeye başlamıştı. Korkmuştum. Ve bütün tuzu yanlışlıkla küvete dökmüştüm. Ardından suyu çekeceğini düşündüğüm düğmeye basmamla bir motor sesi banyoyu doldurdu. Panikle elime geçen ilk şeyi banyoya attım. Bu sefer sudan mavi ve kırmızı köpükler çıkmaya başlayınca çığlık atmaya başladım.