Alec;
Hala biraz başım dönüyordu fakat magnus bu halimin daha iyi olduğunu söylemişti. Birden bay herondale ve bayan herondale içeri dalıp bana sımsıkı sarıldılar.
Bayan herondale ağlıyordu."Ben iyiyim sorun yok.." dedim ikisine.
"Bizi çok korluttun." Dedi bayan herondale.
"Biliyorum." Dedim kadının saçlarını okşarken. İkisinden de üzüntü, biraz kızgınlık ve korku duyguları alıyordum.
Magnus kenara geçmiş bizi izliyordu."Jace ve izzy nerde ?" Diye sordum.
Bay herondale geri çekildi."Bizim ördek gelmek için baya çaba sarf etti ama gelmemeleri daha uygundu. İkisi kavga çıkarabilirdi. Çok sinirli görünüyorlardı."
Sanırım izzy ve jace artık yanımdan ayrılmayacaktı. Ben bunu düşünürken içeri bir doktor daldı. Keldi ve şişkoydu. Ayrıca önlüğü önünü zor kapatıyordu.
"Alec Herondale değil mi ?"
Soy ismim lightwood'du ama ailem yakalanmam için bana soyadları ile bakmışlardı.
"Evet efendim." Diye cevap verdim.
Adam notlarını karıştırdı." Görünüşe göre ağır bir şok geçirmişsiniz. Bir kaç gün başınız ve mideniz bulanabilir. Üç gün okula veya işe gitmeyin ve dinlenin. Gerekli işlemlerden sonra taburcu olabilirsiniz."
Hastaneden çıkarken herşey normaldi. Magnus bizimle arabaya ilerlerken babam arabanın anahtarını biraz salladı ve," Seni eve bırakmamızı ister misin Magnus ? Yorulmuş olmalısın." Dedi bay herondale.
Magnus şaşkın görünüyordu. Onun bu görüntüsüne gülümsedim."Ben kendim giderim teşekkürler."
"Bunu bir teşekkür olarak algıla o kadar Alec'e yardım etmişsin." Dedi bay herondale.
Bayan herondale kafasını salladı."İstersen bizede uğrarsın kurabiyeler yaptım. Bu yaramazlsr yemiyorlar. Gerçi jace kimse yemediği için hepsini bir oturuşta yiyor ama seninle paylaşabilir." Dedi bayan herondale.
Magnus bana yan gözle bakıp ne yapması gerektiği hakkında bakışlar yolladı. Kolumu magnusun boynuna atınca irkildi.Benimde biraz başım dönmüştü ama hızlıca yaptığım için olabilirdi. "Evet magnus buna mutlu olacak değil mi magnus ?"
"Evet Alec öyle.."
Magnus farkına varmadan arka koltuklarda bizimleydi. Yol boyunca babam eski koyvboy şarkılarını açmak istedi fakat annem önümüzde rezil olmamak için babamla tartışıyorlardı ve bu komikti.
Magnusun yanına yanaştım. Gergin görünüyordu. Kulağına eğilip,"Bana anlatmadığın bişi var. Bilmeğim ve bana söylemediğin." Diye fısıldayıp ellerimi ellerine dokundurdum. Teninin gerildiğini hissediyordum.
Niye bu kadar gergindi ?
"Alec ne saçmalıyorsun ?" Diye fısıldadı sinirle.
"Tamam bişi demedim." Diyerek geri çekildim. Fakat bu başarısız olmuştu çünkü magnus elimi tutmuştu. Sırıttığımı hissettim..
Bu anında solmuştu çünkü yeniden başım dönmeye başladı.Hızlıca elimi çekip ellerini başlarımın arasına aldım. "İyi misin Alec ?" Dedi magnus. Bunu sesli söylediğinden annem de babamda arkaya dönmüştü fakat babam toparlanıp yola odaklandı.
"Evet iyiyim başım döndü sadece." Dedim hızlıca. Yol boyunca kimse konuşmadı.
Eve geldiğimizde jace ve izzy sadece bana değil magnusa da sarılmışlardı. Bu garipti.Bu bir teşekkür olabilirdi..
"İz, kurabiyeler fırındaydı onları aldın mı ?"
Derken hepimizin burnuna bir yanık kokusu geldi. Herkes atar topar mutfağa gitti. Kurabiyeler yanmıştı.
Annem bir iç çekti ve tepsiyi bir havluyla sarıp masaya koydu."Ee, kim pizza yemek ister ?" Diye annem bıkkınca sordu. Herkes ( babam dahil) el kaldırmıştı.
Pizzaları yedikten sonra jace masada şekerleme yapıyordu izzy yediği şeyleri eritmek için koşuya çıkmıştı ve babam da televizyonda amerikan futbolu izliyordu.
Annem ise ortalığı toparlarken magnus ile odama geçmiştik. Benden izin almamıştı ama onu suçlayamazdım bazı şeyleri bilmiyordu.
Magnus büyük kitaplığıma baktı."Ne çok kitabın var.." dedi.
"Evet..ne kadar sıkıldığımı fark etmişsindir." Dedim gülerek ve yatağıma oturdum. Akşam oluyordu. Pencereyi açıp odayı havalandırdım.
Magnus,"Eve geldiğimden beri biraz baktım fakat..senin hiç küçüklük fotoğrafın yok. Bir bebeklik..veya.."
"Magnus ben evlatlığım farkındasın değil mi?" Dedim gülerek. Magnus irkilip bana döndü.
"Üzgünüm bilmiyordum..ben.."
"Sorun değil iyicene batırıyorsun." Dedim gülerek ve ona yaklaşıp kitaplığa baktım."Ne tür seversin ?" Dedim.
Magnus omuz silkti."Kitap konusunda pek seçici değilimdir..ama fantastik severim." Dedi.
"Peki.."
Diyerek biraz üst raflara ulaşıp tozlu kitabı sildim." Simon snow'a nedersin ?"
"O da ne ?"
"Seveceğin birşey." Diyerek kitabı alıp yatağıma yerleştim ve yanıma gelmesini ilaret ettim. Magnus ilk başta biraz çekindi fakat yanıma oturdu.
İlk sayfayı açıp okumaya başladık. Büyük ihtimal saatler geçmişti ama biz kitaba dalıp gitmiştik.
Bir anda magnus elimi tuttuğunda afallamıştım ve okumayı kesmiştim. "Devam et." Dedi magnus.
Tekrar okumaya başlayacakken harfler birbirine girdi. Başım dönüyordu.
Ve bu her zaman magnus elimi tuttuğunda oluyordu.
Bu olmamalıydı.
Yanlıştı.
Magnus da özel bişi vardı ve o bunu bilmiyordu. Farkında değildi. Sadece onu hissetmem doğru değildi.
"Magnus.." diyerek elimi çektim ve takrar başımı ellerimin arasına aldım.
"Alec yanlış bişi mi yaptım ? Alec ?"
Diyerek beni sarsmaya başladı. Tanrım daha da kötüleştiriyordu.
Yere yığılacak gibi olmuştum."Alec ?"
Bilmesi lazımdı.
"Alec iyi misin ?"
Bu yanlıştı.
"Alec !"
Daha da kötü olabilirdi.
"Magnus.."
"Alec iyi misin anneni veya babanı.." derken onun omuzlarından tuttum.
"Hayır."
"Ne ?"
"Magnus benim hakkında ve kendin hakkında bilmen gerek önemli bir şey var."
...
Hadi üç hafta bölüm atmayayım dlkddldkjsls
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[Malec] [ 8. KAT ]
FanfictionŞimdi bir Alec düşünün...insanlara dokunduğu ya da temas halinde bulunduğu an anılarına, duygularına ve özel olan herşeye ulaşabilen birisi. Ve güçleri sadece tek bir kişiye işlemiyor. Magnus bane.