Bölüm:18

36.9K 1K 15
                                    

Bir hafta sonra
Sabah içimde bi endişeyle uyandım bugün hamile olup olmadığımı öğrenecektik bi hafta boyunca yerimden kaldırmadı resmen beni o gün gelmişti İnşallah güzel haberler alacaktı
"Mirza hadi kalk hazırlan ben iki dakka duşa giriyorum"
"Tamam kalkıyorum " banyoya gittim güzel bi duş aldım çıktım Mirza giyinmiş beni bekliyordu
"Hadi çıkalım hayatım"
"Tamam ama ne olursa olsun moral bozmak yok"
"Tamam hadi daha gidip kan vericem"
Arabaya bindik kiliniğe geldik gidip direk kan verdim yarım saate çıkar dediler bizde kantine gidip bişeyler yedik yarım saat sonra doktorun yanına gittik
"Buyrun hoşgeldiniz bende sizi bekliyodum"
"Sonuçlar çıktı mı"
"Evet buyrun oturun öncelikle nasılsınız"
"İyiyiz doktor hanım sonuçlara geçsek"
"Tabii" elindeki kağıtlara bakıp geri konuşmaya başladı
"Şey malesef hamile değilsiniz yaptığımız işlem tutmamış "
"Peki tüp bebekte ikinci bi şansımız var mı"
"Tabiki ama ilk seferde tutmasında daha çok  şansınız vardı ikinci üçüncü denemelerde bu daha da düşüyo yani ikinci bi denemenizde daha düşük olacaktır ve ayrıyetten yaptırmak isterseniz ancak bi ay sonra olması lazım bu bi ay içinde Asel hanımın kendini toplaması için"
"Pek teşekürler" Mirza elimden tutup kaldırdı arabaya bindik ama hiç konuşmadık
"Napıcaz Mirza" sesizliği bozan ben olmuştum
"İkinci kez deniycez Asel olucak ben inanıyorum" gözlerim doluydu ama ağlayamazdın şimdi olmazdı arabayı sürmeye başladı
"İstersen bi yerlere gidebiliriz"
"Yok hayır eve gidelim Mirza"
"Tamam bitanem" konağa doğru sürdü
Konapa geldik içeri girdik
"Sen yukarı geç ben bi babamgile bakayım"
"Tamam odadayım ben"gülümseyip odaya geçtim odaya girince bir damla göz yaşı firar etti gözlerimden buraya kadar zor dayanmıştım çocuğun olmadı ve olmayacaktı Mirzada bunu biliyordu ama bana belli etmiyodu ben küçüklükten beri bi kızım olsun isterdim annem öldükten sonra bunu düşünürdüm ama neden bilmiyodum  annemin beni sevdiği gibi benimle oyun oynadığı gibi bende kızımla oynamak istiyodum annem bana ne öğrettiyse bende çocuklarımı onları öğreticektim ama olmayacakmış demekki yatağa oturup biraz ağladım belki iyi gelirdi.

Mirzanın ağzından
Derin bi nefes alıp babamın yanına gittim
"Hoşgeldin oğlum "
"Hoşbuldum baba"
"Asel kızım nasıl gebe midir"
"Değil baba ama "
"Ne ama "
"Olacak yani bi ay sonra tekrar deniycez"
"Siz ne deniyosanız deneyin ama ben o kadar bekleyemem yarın aile arasnda Şeymayla nikahınız kıyılacak"
"Olmaz baba bu sefer istediğin olmaz"
"O ne demek öyle sen ne zamandan beri bana karşı geliyosun"
"Bu zamandan beri baba ben karımı seviyorum "
"Banane seviyosan ben gitsin demiyorum sadece başka biri daha gelecek senin çocuğunu doğuracak"
"Olmaz baba öyle şey"
"Ben ne diyosam o sözümün üstüne söz söyleme yoksa o kızı ben ellerinle amcasının önüne atmayı bilirim bilesin bugün şeyma kızım gelecek onada iyi davranacaksn yoksa karşında beni bulursun"
"Hayır baba olmaz baba" tabi Dinlemiyordu bile ben arkasında öylece kaldım çocukluğumdan beri böyleydi ne derse o onun üstüne kimse geçemezdi karşılık vermeye kalkınca güzelce dövüyodu ve dediğinide yapardı Aseli rezil ederdi ama ben nasıl söylerdim bunu Asele asla kalmazdı ki o burda napıcam Allahım ben
"Oğlum tamam ağlama biliyosun babanı ne derse o ikna etmeye çalıştım ama dinlemedi hadi kalk elini yüzünü yıkayalım"
Annemle beraber kalktım banyoya götürdü elimi yüzümü yıkadı
"Anne ben napıcam Asele nasıl söyleyeceğim"
"Bilmiyorum oğlum bilmiyorum"

Aselin ağzından
Kapı sesi gelince hemen banyoya girdim Mirzanın beni ağlarken görmesini istemiyorum elimi yüzümü yıkadım gözümün kızarıklığı geçince çıktım ama Mirza yatağın yanına çokmuş başını ellerinin arasına almış oturuyodu
"Mirza iyi misin" yanına gidip ellerini çözdüm bana bakmasını sağladım
"İyi misin Mirza noldu"
"Özür dilerim Asel çok özür dilerim ben istemedim"
"Neden Mirza niye özür diliyorsun neyi sen istemedin" kendine çekip sıkı sıkı sarıldı sanki bi daha görüşmiycekmişiz gibi
"Mirza söylesene noldu çıldırtma beni"
"Babam zorladı özür dilerim"
"Ya Mirza anlatsana bak sinirleniyorum"
"Kuma babam çocuğumuz olmuyo diye başka birisiyle evlendiriyo"
"N-nasıl ya sen sen öyle bi şey olmasına izin vermem dedin seni bırakmam dedin "
"Biliyorum ama babam beni dinlemiyorsun gerçekten ben istemiyor çok üzgünüm Asel "
"Tamam ben anladım" yanından kalkıp valizimi toplamaya başladım burda kalamazdım
"Asel dur gitme nolur" duymak istemiyodum duymamazlıktan gelip eşyalarımı toplamaya başladım abimede mesaj attım gelip beni alması için
"Asel dur nolur dur" bağırarak söylemişti
"Napmamı istiyosun Mirza burda kalıp karınla mutluluğunuzu mu izliyim yoksa çocuklarınıza mı bakyım ne istersin"
"Hayır yanımda kal bırakma beni"
"Sen beni bıraktın Mirza ben seni değil şimdi bırak beni sana karınla mutluluklar dilerim" önemli eşyalarımı aldım diğerlerini sonra alıcaktım yani öyle düşünmüştüm
Kapıya giderken kolumdan tutu
"Bırakmam seni "
"Sen beni çoktan bıraktın Mirza hoşçakal"
Kolumu çektim aşağı indim herkez avludaydı annemle handan yenge ağlıyodu bende tabi gidip anneme sıkıca sarıldım kaç seneden sonra gerçekten annem gibi hissetmiştim ama kısa süre birlikte kalabildik
"Kusura bakma kızım sana iyi bakamadık affet bizi " tekrar sarılıp gülümsedim sadece sonra handan yengeye sıkı sıkı sarıldım
"Görüşürüz canım benim kendine iyi bak görmeye gel bizi" kucağında Azat vardı yavaşça eğiliğilip öptüm
"Ben bırakayım bacım "
"Yok abi saol abim almaya gelicek " gülümsedi bende gülümsedim sıra Süleyman ağaya gelmişti suratına bile bakmadan yanından geçtim sadece kapı açıldı Şeyma içeri girdi bavullarla evlaneceği kişi Şeyma mıydı arkamı dönüp Mirzaya baktım kafasını yere eğdi buda evet oluyordu sonunda istediğine kavuşuyodu Şeyma şanslı kızmış yanından geçicektik kolumdan tutu
"Şu an yer değiştirdik gibi dimi Asel şimdi sıra sende bizim mutluluğumuzu izliyeceksin çocuklarımızla mutluluğumuzu kıskançlıktan ölüceksin ben sonunda istediğime kavuştum ama sen ne anne olabiliceksin ne Mirzanın karısı"
"Yeter Şeyma kes sesini " Mirza arkadan bağarmıştı şeyma bana dönüp
"Ay kocam bağardı neyse ben onun sözünü dinliyim daha fazla canını acıtmıyım"
Yanımdan geçicekti ben bu sefer tutum kolundan kulağına eğildim
"Yanlız şunu unutma tatlım resmi nikahı bende ben istemeden siz evlenemezsiniz yani resmi olarak" yüzüne baktım sinirden kıpkırmızıydı abimin geldiğini görünce arkama bile bakmadan dışarı çıktım bavulları bagaja yerleştirdi bende arabaya bindim abim geldi arabayı sürmeye başladı arkamı döndüm Mirza dışarı çıkmış arabanın arkasından bakıyordu ve ağlıyodu ilk defa ağlarken görmüştüm onu benimde canım acıdı resmen o ağlayınca bende ağlamaya başladım abim göz yaşımı sildi
"Artık ağlama prensesim bitti herşey artık senin istediğin gibi olacak ben tekrardan özür dilerim benim yüzümden bunları yaşadın ama seni üzmeyeceğim söz veriyorum"
"İnşallah abim herşey güzel olacak"
Buna pek inanmasamda güzel olmasını diliyodum konağa geldik abim valizlerimi aldı geç der gibi kafasını yukarı kaldırdı kapıyı çaldım erva açdı kapıyı bu cadıyı çok özlemiştim herkezi çok özlemiştim kucağıma atladı
"Deydeeee seni çok ösledimm"
"Bende seni çok özledim teyzecim ama bundan sonra ayrılmıycaz tamam mı" bana baktı
"Deyde sen niye ağlıyosun" gözlerimi sildim yanaklarından öptüm
"Seni özledim bitanem ondan" oda yanaklarımdan öptü sonra yavaşça yere bıraktım herkeze teker teker sarıldım amca geldi sıra koşup sarıldım kulağına fısıldadım
"Beni kabul ediyo musun amca"
"O nasıl söz yavrum tabiki bizim yüzümüzden oldu zaten" tontiş yanaklarından öptük kimse kalmamıştı ama tanımadığım biri vardı yani daha önce hiç görmemiştim uzun boylu esmer bi erkek vardı ablamın yanına yavaşça geçtim
"Bu kim"
"Ahmetin iş arkadaşı istanbuldan gelmiş bi hafta burda kalıcak "
"Hıı iyi ben odama geçsem"
"Geç geç dinlen"
Odama geçtim odamı özlemiştim bütün hüzünlerim mutlulukların burdaydı odayı hiç değiştirmemişlerdi yatağa uzandım yine ağlamaya başladım aslında ağlamak istemiyorum ama kendiliğinden akıyodu resmen ..

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin