2

261 21 15
                                    

Gece mavisi, hafif dekoltesi olan uzun elbiseyi giyip aynadan kendimi inceliyordum.

"Olmuş mu?"

Annem gözleri dolu dolu bana bakarken, Fatma teyze ellerini açıp beni okuyup üflüyordu.

"Ayy anne! Sanki evleniyorum ha! Altı üstü mezuniyet. Şöyle bakıp durma ya"

"Napayım kuzum? Duygulanıyorum işte ana yüreği."

Elbisenin uçlarından kaldırıp anneme sarıldım ve saçlarını okşamaya başladım.

"Eee Fatma sultan. Sen bir şey demedin. Nasıl olmuş?"

Yüzüme doğru hafifçe tükürdü ve gülmeye başladık.

"Valla ben diktim diye demiyorum ama pek bi güzel olmuşsun kızım. Çok yakışmış güle güle giyin."

Yanına ilerleyip onuda öpünce hep beraber gülüşmeye başladık.

"Fatma sultan ya! Şu sarmalardan daha var mı?"

"Kız az ye az. Hafta sonuna kadar elbiseye giremeyeceksin bu gidişle."

"Bi senin bi Fatma teyzenin sarmalarına hastayım zaten. Dokunmayın bana"

Tabakdaki son sarmayı da ağzıma atınca yan odaya geçerek elbiseyi dikkatlice çıkardım. Kendi kıyafetlerimi giyinip yanlarına geldim. Annem de o sırada ücretini ödüyordu.

"Ela hediyem olsaydı. O kadar hatrınız var. Ne olacak 3 metre kumaş parası almazsam? Batacak değilim ya!"

"Olur mu öyle şey? Duymayayım bir daha. Hadi Fatma dikkat et kendine Şevket abiye senin kıza selam söyle. Hayırlı günlerin olsun."

Bende Fatma teyzeyi öpüp kılıfa koyduğu elbiseyi dikkatli bi şekilde kucağıma alarak eve doğru geçtik.

Eve geldiğimizde abim ve ben anneme yardım ederek hızla yemekleri hazırladık. Ailecek sofraya oturup sohbetler eşliğinde yemeye başladık.

"Gökhan oğlum kaç yaşına geldin sen?"

Evet bu annemdi. Evlatlarını evlendirmeye bu kadar meraklı olan kadın annem sanırım.

"29 anne. Noldu?"

Ah safım benim. Tuhaf bi şekilde ilk defa bu konuya babam da dahil oldu.

"Oğlum kaç yaşımıza geldik. Tüm arkadaşlarımız torun seviyor. Bizimkilerden hala haber yok."

"Baba bekleyin biraz. Var daha."

Abim gözlerini kaçırmaya başlayınca annemle gülmeye başladık.

"Vallahi de abim birine vurulmuş!"

"Kim? Adı ne? Kaç yaşında? Tanıyormuyuz biz? Ne zaman gelecek elimizi öpmeye?"

"Anne bir dur. Daha kesin bir şey yok ya. Bak senin bu hareketlerin yüzünden gaza gelip her şeyi elime yüzüme bulaştırıyorum her zaman!"

"Ay abi. Çatlatma da söyle o zaman sende. Kime görümcelik yapıcam ben?"

Boğazını temizleyip oturduğu yerde dikleşti.

"Bizim karşıdaki bürolardan birinde avukat olarak işe başlamış. Bir ay önce öğle arası yemek yerken bi kafede tanıştık. Görüşüyoruz işte. Kesin bişey yok. Hem olmaz o."

"Niye olmazmış oğlum? Karşı bürolar Mahmut amcanın biliyorsun. Bi alakası falan varmı acaba?"

"Yok baba. Sordum sadece kirasını ödediği için tanışıyorlarmış. Çok tanımıyoruz birbirimizi. Güzel kız ama."

Kalp AtışımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin