Hyunjin elindeki yüzük kutusu ile birlikte içinde Jisung'un da bulunduğu arkadaş grubuna ağır ağır ilerlerken sırıtıyordu.
Aklında dönen tilkiler yine iş başındaydı.
Changbin ve Felix yıl sonu mezuniyeti için yeni başkanları Jisung'un nasıl bir organizasyon düzenleyeceği konusunda bir konu ortaya atmıştı.
Yeni başkanlarının dalgayla karışık kurduğu cümleleri keyifle dinliyorlardı, Minho ise kütüphaneden aldığı sanat dergisini kurcalıyor ve arada arkadaşlarının eğlenceli sohbetine dahil oluyordu.
Fakat Hyunjin'in cümlesi ve elindeki yüzük kutusu, gencin herkesin dikkatini bir anda üzerine toplanmasına neden olmuştu.
Okulun bahçesindeki banklarda oturan arkadaş grubuna daha da yaklaştığında sırıtışı genişlemiş ve elindeki kutuyla birlikte Jisung'un önünde diz çökmüştü.
"Sizlerin huzurunda Jisung'a bu nacizane şeyi hediye etmek istiyorum."
Felix şaşkınlığını koruyamadan konuşmuştu hızla Changbin'in de ondan kalır yanı yoktu. Jisung ve Hyunjin'in işi bu kadar ileriye taşıyacağını hiç düşünmemişti çünkü onlar hep didişir durururdu.
Hayırdırdı ve ne oluyordu?
"Lan oğlum daha çok erken değil mi?"
Minho ise çoktan kahkaha atmaya başlamıştı. Changbin ve Felix'e göre Hyunjin'i ciddiye aldığı pek söylenemezdi.
Jisung kıstığı gözlerle önünde diz çöken gence bakmaya başlamış ve kafasını sağa yatırıp tek kaşını kaldırmıştı.
"Sen hayırdır?"
"Hayırdır hayırdır. Sana ne aldım bi görsen."
Hyunjin elindeki kutuyu Jisung'a uzattuğında Jisung yalancı bir edayla,
"Aman Tanrım! Sevgilim! Bana evlilik teklifi mi edeceksin?!" diye bağırmıştı sesini incelterek.
Hyunjin kahkaha attığında ise tekrardan eski haline dönmüştü. Ne kadar dalga geçsede o kutunun içinde ne olduğunu harbiden merak ediyordu. Changbin, Felix ve Minho'nun da merak ettiğine kalıbını basardı.
Jisung hala kutuyla bakışıyordu ve Hyunjin'in ise pozisyon değişmeye hiç niyeti yokmuş gibiydi. Bahçede onları gören herkes durumu 'yanlış' anlayabilirdi...
"Ben düşündüm ki, madem başkanlık rozetini de aldın..."
Jisung, sevgilisi konuşurken elindeki kutuyu açarak içindeki 'it' yazılı küçük rozeti gözler önüne sunmuştu. Omuzları birden düşmüş ve Changbin ile Felix'in 'OoooOooo' lamaları eşliğinde rozetle bakışmaya devam etmişti.
"İt rozetini de alman gerekir."
Pekala, her ne kadar dalga falan geçsede o yüzük kutusunun içinden bir yüzük beklediği gerçeğini herkesten saklasa bile kendisinden saklayamazdı.
Bozuntuya vermek istemesede bir kaç dakika durup, kutudaki rozetle bakışırken arkadaşları çoktan kahkahayı basmıştı. Şüphesiz en eğlenen taraf onlardı.
"Ne oldu Jisung? Yoksa cidden sana evlilik teklifi edeceğimi mi sandın? Yok canım daha var o zamanlara. Amaaan sende."
Afallasada toparlanması çok uzun sürmemişti. Ellerini hızla kalbinde birleştirirken ayaklanan sevgilisiyle birlikte o da ayaklanmıştı.
"Hayatımda aldığım en anlamlı şey."
Sahte göz yaşlarını silerken rozeti Hyunjin'e uzattı.
"Ama... Ben senin elinden yalnızca başkanlığını aldım sevgilim."
Derince bir nefes alıp uzattığı rozeti Hyunjin'in ceketine taktı özenle.
"Aman itlik sende kalsın ben bunu kabul edemem."
Arkadaş grubunun çektiği 'OooOoOOoO' nidaları ile göğsü kabaran yeni başkan, kendisine ölümcül bakışlar atan eski başkanın gazabından korkmuyor değildi.
"İt."
"Sizin kadar olamam, asla."
~~~ 02042020 ~ 2356 Syglr Svglr
K A O S İ S T E R M İ S İ N İ Z K A O SSSSS
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
