İkimizde ıslak kıyafetlerimizle bankta oturuyorduk.. Hava soğuktu. Ama şuan üşümem umurumda bile değil. Şuan en önemli şey hatırlıyor olmam. Tam 20 dakikadır ikimiz de konuşmuyorduk. İlk konuşan ben olmuştum.
“Neden bana her şeyi anlatmadın ? Rüzgar olduğunu neden söylemedin ?.”
Ona doğru dönmüştüm. Sonunda o da bana döndü. Tam gözlerinin içine bakıyordum
“Ç-çünkü korktum..Seni kaybetmekten korktum.”
Bir an duraksadım.. Herşeyi hatırlamama ilk kez şuan üzüldüm sanırım. Çünkü aklıma canımı acıtan o anlar geldi...
-FLASHBACK-
“Bir şey söylesene Rüzgaar ! Yalan söylüyor desene. Yalan de. Öyle bir şey yok de.”
Rüzgarın kazağının yakasından tutmuş sarsıyordum bunları söylerken. Gözlerine umutla bakıyordum. Ağzından çıkacak olan tek kelime belki de beni.. bizi bitirecekti… Yaşlı gözleriyle gözlerimin içine baktı. O an da anladım tüm bu olanların doğru olduğunu.
Sadece üçümüzün olduğu bu boş sınıftan dışarı doğru çıkarken o bizden bir üst sınıfta olan sürtüğün bana attığı bakışı asla unutamam. Rüzgar bana bunu nasıl yapmıştı ? Ben ona güvenmiştim. Farklı sanmıştım. O kız nasıl hamile olabilirdi.
-FLASHBACK SON-
Gözlerimi sıkıca kapatmıştım. Hatırladıklarım ilk gün ki kadar canımı yakıyordu. Gözlerim dolmuştu. Rüzgar’ın gözlerinin içine baktım.
“Beni kaybetmekten korktun ve hafızamı kaybetmemden yararlandın !? “
“Bak Hazal. Lütfen dinle beni. Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun. Evet, farkındayım çok büyük bir hata yaptım. Yaptığım şeyin telafisi yok. Ama ben sadece seni seviyorum. Bir anda Türkiye’den gittiğini öğrendim. Ve sonunda seni buldum. Tabi bu kaza planda yoktu. Gelip kendimi sana afettiricektim. Sonra hafızanı kaybedince sana gerçekleri söylemeye korktum. Çünkü bana ne kadar kızgın olduğunu biliyordum. Gözlerinin içine baktım. Aylar sonra ilk kez.. ve gercekleri söylersem bir daha o gözlere bakamayacağımı biliyordum. Daha sonra ummadığım bir şey oldu. Birisi geldi ve ben Rüzgar’ım dedi. Tabi sana her şeyi anlatamadım. Sen de ona inandın..Korktum anlıyor musun Hazal ? Seni kaybetmekten çok korktum…”
Yaşlı gözlerle bakıyordu bana.
“Ben Rüzgar’ım diyen kişi.. İsmi Emre. Buraya geldiğimde bana destek olmuştu. Arkadaştık. O yüzden onda fotoğrafımız vardı. Daha sonra bana aşık olduğunu söyledi. Bende onu sevmediğimi söyleyince bu işi hırs haline getirmişti. Sürekli peşimdeydi. Seni de öğrenmiş demek ki. “
“Sana bir zarar verdi mi !”
“Konumuz bu değil ! Resmen hastalığımdan faydalandın. Seni affetmemi bekleme !Bana yaptığın şeyin telafisi yok !”
“Bak Hazal.. Ben Nur’u sevmiyorum. Ben sana aşığım. Gel her şeye yeniden başlayalım.”
“Ortada küçücük masum bir bebek var. Benim yüzümden babasız büyüyemez. Babasızlığın ne demek olduğunu biliyorum.”
“Ben yine onun babalığını yaparım.”
“Farkında mısın bilmiyorum ama sen beni aldattın ! Şimdi beni evime götür !”
Sanırım fazla uzatmak istemiyordu. Ama peşimi bırakmayacağından emindim. Arabanın kapısını açtı ve binmem için işaret etti.
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKIŞIKLI UKALA
Romance. "Bana küçük kız demeyi kes!" heceleyerek konuşmuştum herhâlde sesim böyle daha sert çıkmıştır. "Ayrıca ben yanlış bir şey yapmadım. Ukala olduğunu eminim sana daha önce birileri söylemiştir! Ben de sana bunu hatırlatıp kendine gel diye üstüne suyu...