SL-31

2.8K 306 170
                                    

Emir Can İğrek-Sapa (Bir şakıyla daha aşk yaşamaya başlamışımdır sjhsdfjd)


Bıkkın bakışlarımı okulun bahçesinde gezdirirken içimdeki kötü hissi atmaya çalışıyordum. Emre'ye o gün çok mu sert davranmıştım?

Olsun oda beni çok üzmüştü.

"Nasılsın baldız?" Furkan yanıma oturduğunda dolan gözlerimle yüzüne bakıp "Yengeye ne oldu?" dedim.

"Ayrıldınız ya!" Kafasına biri vurunca söylenerek ayağa kalktı. Mustafa kalktığı yere otururken "Üzme be kendini." dedi.

"Sen iyi misin?" Ellerimle gözlerimi silerken Mustafa'ya bakıyordum.

"Nasıl yani?"

"Sen kolay kolay ciddi olmazsın. Hadi bu salak.." dedim ve Furkan'ı gösterdikten sonra konuşmaya devam ettim.

"Ben gülerim diye saçmaladı. Ama senin ciddi olman normal değil."

"Arada oluyor öyle şeyler." Gülerek elimle omzuma bir kaç kere vurduğunda kafamla onayladım. Emre o günden sonra okula gelmemişti. Ne yapıyordu bilmiyordum. Sormaya da korkuyordum. Tam üç gün.. Üç gündür onu görmüyordum.

Bakışlarımı etrafta gezdirirken Eda ve Alperen'in bize doğru geldiğini gördüm. Gülümseyerek Eda'ya bakarken, Mustafa'nın koluna vurup "Seninki geliyor." dedim. Gülme sesi geldiğinde Edalar gelmişti. Mustafa'ya baktığımda, Eda'ya baktığını gördüm.

"Hoş geldin benimki." dediğinde güldüm.

"Aslında ben Alperen'i kast etmiştim." Mustafa kocaman açtığı gözleriyle bana bakarken, Alperen öğürme sesleri çıkarıyordu. Muhteşem ikili..

"Bunu acilen unutmam lazım." Alperen arkasını dönüp binaya doğru giderken gülerek "Burcu'ya git tabii." dedim. Bize bakmadan elini havaya kaldırdı ve salladı. 

"Beste abla aradı." diyen Eda'ya baktım. Sinir krizi geçirdiğim gün birbirlerine numaralarını vermişlerdi.

"Çıkışta gelip sizi alacağız bir yere kaybolmayın dedi."

"Bir yere mi gideceğiz?" Eda omuzlarını silktiğinde bankın üstüne bıraktığım telefonumu elime alıp kilidini açtım. Telefonum çalmaya başladığında arayanın Doruk abi olduğunu görüp hızla açıp, kulağıma götürdüm.

"Efendim en yakışıklı abi?"

"Hemen yağ çekiyor. Beste bu kıza bunları sen öğrettin değil mi?" Arkadan gelen Beste ablanın gülme sesiyle bende gülmüştüm.

"Çıkışta sizi alacağız, kaybolma bir yere."

"Sen varsan bende varım abim."

"Beste kıskanmaya başlamadan telefonu kapat." Kahkaha atıp telefonu kapattığımda herkes bana bakıyordu. Garip bakışlarımı yüzlerine çevirip "Ne oldu?" dedim.

"Bir kaç gündür ilk defa gülerek bir konuşma yaptın." Eda'ya baktığımda gülümsediğini gördüm. Haklıydı. Sürekli ağlamaklı bir şekilde dolaşıyordum. Zilin çaldığını duyunca ayağa kalkıp sınıfa doğru yürümeye başladım. Son derse giriyorduk. Bir an önce bitmeliydi.

Ders edebiyattı.. 

Bakalım bugün bize hangi bitti üzerinden laf sokacaktı?

Sırama oturduktan kısa bir süre sonra Burcu gelip yanıma oturmuştu. Elini saçıma atıp oynamaya başladığında gülümseyerek yüzüne baktım.

SAYKO LİSE: BAŞKA BİR HİKAYEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin