Fotoğraf

3.4K 183 23
                                    

Kerem'in anlatımından:

Alina yatakta kıpırdağında ellerimi uzatıp bedenine sarıldım ve onu kendime doğru çektim. Burnumu saçlarının arasına gömdüğümde gelen sigara kokusuyla çattım kaşlarımı. Alina uzun süredir sigara kullanmıyordu, şimdi bebeğimizi emzirirken mi içmişti gerçekten.
- Sevgilim bir sorun mu var? - dedim sessizce
Gözlerimi açmadan bu sefer boynuna yöneldim. Sevdiğim kadının kokusunu ciğerlerimi çektiğimde bir an duraksadım. Her zamanki vanilya ve çiçek karışımı yerine sigara ve alkol kokuyordu Alina. Hayır, bu Alina değildi. Benim karım asla kızımızı emzirirken bunları kullanmış olamaz. Gözlerimi zorla açıp ona bakmaya çalışırken yüzüme çarpan gerçekle duraksadım. Ben Almanyadaydım, Alina ise Kayra ile beraber İstanbul'da evimizde. Yattığım yerden hızla doğruldum. Karanlıkta yatağın diğer tarafında yatan kadının yüzünü göremiyordum. Hala rüya görüyorum değil mi?
- Alina? - dedim sessizce
- Yakın bile değilsin!
Hızla yataktan kalkıp ışığı açtım. Yatakta iç çamaşırlarıyla Sevil yatıyordu ve bana sırıtıyordu.
- Senin ne işin var benim odamda? - diye bağırdım içimde yükselen öfkeyle
Hayır, ben bu kadınla birlikte olmamıştım. Alina'ya bunu asla yapmazdım. İçtiğim bir şaraptan sarhoş olmamıştım ve kendimdeydim.
- Odamda canım sıkıldı ve patronumun yakışıklı damadını görmeye geldim. - dedi yataktan kalkıp yanıma ilerleyerek
- Bana yaklaşma sakın! - diye bağırdım yine
Bir kaç adım karşımda durdu.
- Niye? Üzerime mi atarsın kendini tutamayarak? Ama ben bunun için buradayım Kerem! Biliyorum ki karın şu sıralar sana istediğini veremiyor.
Kan beynime sıçradığında arkamda ki duvara yaslandım. Hayır, bir kadına asla vurmak istemiyorum.
- Gerçekleri söyledim değil mi? - dedi sırıtarak
- Çeneni kapat ve hemen odana dön! - dedim dişlerimin arasından
- Ama bana az önce sarılırken öyle demedin Kerem! Eğlence daha yeni başlıyor!
Uzanıp sütyenin askılarını indirmeye başladığımda hızla yanına gidip bileklerinden tuttum.
- Odamdan defol dedim sana! - diye bağırdım
Birden odanın kapısı açıldığında kafamı çevirip odaya giren babama baktım. Hayır. Kessinlikle bulunduğumuz bu durumu ona açıklayamazdım. Babam kaşlarına çatarak baktı bana.
- Kerem ne oluyor burada?
- Baba düşündüğün gibi değil gerçekten. Uyandığımda bu kadın yanımda yatıyordu. Ona asla dokunmadım. - dedim
- Dur ben anlatayım olayı, neticede işim senin ve karının arasını bozmak. Babanla değil. - dedi Sevil ellerimden kurtularak
- Ne? - dedim
- Ekin bey şimdi benim odamda canım sıkıldı, ben de biraz eğlenelim diye Kerem'in yanına gelmeye karar verdim. Ve daha birlikte olamadan siz tüm eğlencemizi bozdunuz. Bu kadar basit. - dedi babama bakarak
- Sen sarhoş musun? - dedi babam kaşlarını çatarak
- Hayır değilim ve yaptıklarımın farkındayım.
- Sen ne tür bir utanmazsın? Topla pılını pırtını hemen ilk uçakla İstanbul'a dönüyorsun. Kovuldun! - diye bağırdı babam
- Hadi ya! Tüh yazık oldu. Ama olsun kazandığım para beni baya bi idare eder. - dedi kendi kendine gülerek
- Ne parasından bahsediyorsun? Sana bir kuruş bile vermeyeceğim!
- Sizden bahsetmiyordum ki ben!
Arkama yaslanıp bu kabusun bitmesini bekledim. Ne tür bir olayın içindeydim Allah aşkına ben? Dakikalar öncesine kadar bu kadına Alina olduğunu düşünerek sarılmıştım ben. Karım olmadığını anlamam bu kadar mı zordu? Midem bulanmaya başladığında yutkunup doğruldum. Hemen duş alıp karşımdaki kadının pis dokunuşlarından kurtulmalıydım. Babam yanıma gelip elini omzuma koyduğunda ona baktım.
- İyi misin Kerem? - dedi
- Evet. - dedim kafamı sallayarak
- Ah unutmadan sana telefonunu taktim edeyim.
Sevil önümde durup telefonumu bana doğru uzattığında hemen aldım onu elinden.
- Şifren baya kolaydı bu arada! - dedi sırıtarak
Yüzüne bakıp çattım kaşlarımı. Bu kadın beni artık çok sinirlendirmeye başlıyordu.
- Sen kızımın doğum tarihini nereden biliyorsun? - diye tısladım dişlerimin arasından
- Yola çıktığımızdan beri asla Kayra hakkında konuşmadık? Sen nereden biliyorsun? - dedi babam omuzlarımdan beni geri çekerek
- Iım, Cenk söyledi. - dedi gözlerimin içine bakarak
O an bedenimdeki tüm kanın beynime sıçradığını hissettim. Sinirle soluyup yanımdaki duvara yumruğumu geçirdim.
- Anlamalıydım. Allah kahretsin anlamalıydım! - diye bağırdım
- Bu Cenk, Alina'nın peşinde olan adamdı, değil mi? - dedi babam ellerini saçlarına götürerek
- Ta kendisi. - dedi Sevil yatağa oturup bacak bacak üstüne atarak
- Sen Cenk'i nereden tanıyorsun? - dedim ona bakarak
- Kendisi bana ulaştı. - dedi omuzlarını kaldırarak
- Hapishaneden mi? - diye sordu babam şaşkınlıkla
- Evet. İki yıl önce ben Cenk beyin hastasıydım ve baya iyi anlaşıyorduk doğrusu. Beş gün önce beni arayıp Ekin Aytaş'ın kendine yeni bir asistan aradığını söylediğinde benden ne isteyeceğini biliyordum. Onu hapishaneye tıkan kişiden intikam almak istiyordu. Senden! - dedi bana bakarak
- Sende kabul ettin öyle mi?
- Evet. Benden tek istediği doğru bir vakti bulup seninle yakınlaşmam ve bu yakınlaşmanın bir delilini Alina'ya sunmam. Seninle yakınlaşmak baya zor olur diye düşündüm, ama fırsat ayağıma gelmişti. Bu iş seyahati tam istediğim şey di.
- Sen de onu gibi bir delisin. - dedi babam sinirle
- Bir fotağraf için verdiği parayı duysaydın sen de deli olurdun babalık. - dedi sinsice sırıtarak
- Ne fotografı? - dedim
- Senin telefonunu niye aldım sanıyorsun? Girip sevgili karına yollanan fotoğrafa bak!
Elimdeki telefona şifremi yazıp hemen Alina ile mesajlara girdim. Benim tarafımdan yollanan son fotoğrafı gördüğümde sinirle baktım Sevil'e.
- Sen ne yaptın? - dedim sakin kalmaya çalışarak
- İşimi bebeğim. - dedi gülerek
Tiksinerek önümdeki fotoğrafa baktım. Ben uyanmadan nasıl çekmişti onu kafam almıyordu. Fotoğrafın köşesinde iki mavi tiki gördüğümde derin bir nefes aldım.
- Hayır. Hayır bu olamaz! - diye bağırdım
- Ne oldu? - dedi babam yanıma gelerek
- Alina fotoğrafı görmüş. - dedim telefonu babama verip yüzümü ellerimin arasına alarak
- Bunu yaptığına inanıyorum. Defol buradan! - diye bağırdı babam
- Zaten işim bitti. Sana bekar hayatında başarılar dilerim Kerem. Beni unutma tamam mı?
Sevil gülerek odadan çıktığında yatağa oturdum.
- Şimdi ne yapacağım baba? Onu aldattığımı düşünecek. - dedim
- İlk önce arayıp her şeyin bir açıklaması olduğunu söyle. - dedi telefonumu vererek
Alıp hemen Alina'nın numarasını tuşlayıp aradım ve kulağıma dayadım.
Duyduğum ses ile gözlerimi kapatıp acıyla inledim.
- Telefonu kapalı. - dedim
- O zaman eşyalarını toparla. İstanbul'a dönüyoruz bir sonraki uçakla.
Kafamı sallayıp babamın odadan çıkmasını bekledim. Elimi saçlarımın arasından geçirip sakinleşmeye çalıştım.
- Sevgilim lütfen delice bir şey yapmamış ol. Yalvarıyorum sana. - diye fısıldadım karanlığa

Baş Belası KarıcığımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin