11| İlan-ı Aşk

192 10 7
                                    

Gözlerim kocaman açıldı ama bir şey demedim. Birini seviyordu. Kalbim birden göğüs kafesime ağırlık yapmaya başladı. Boğazımda oluşan yumruyu bastırarak kalktım ve mutfağa yürüdüm. İçimde öyle bir kıskançlık kasırgası oluşuyordu ki. Telefonumun çaldığını duyduğumda içeri gitmek için hareketlendim ama Deniz çoktan açmıştı (!) 

"Hı hı. Tamam söylerim. GÖRÜRSEM. Ya Mert, adamın asabıyla oynama koçum. Gece gece Hande'yi sizin götüm gibi partinize getirir miyim acaba ben? He getireyim de o Allah'ın abazaları üstüne atlasın değil mi? Nah."  Bir kıkırdama ağzımdan kaçarken elimle ağzımı kapattım. Konuşma tarzına bayılıyordum.

"He Mert he. Tamam lan uzatma. Karı gibi vır vır bir susmadın be. He tamam bakarız. Uzatma." Sinirle telefonu kapatıp yana doğru fırlattı. "Telefonuma iyi davran camış!!!" diye böğürerek salona giriş yaptım ve çatık kaşlarla önüne dikildim. "O Mert sikkosu akşam parti mi ne varmış ona çağırdı. Ama ben kusursuz kişiliğimle ona hakettiği cevabı verdim sen raad ol. Ayrıca beni değil ha seni çağırıyor pezevenk."

Gülmeye başladığımda bana şaşkınlıkla baktı. "İyice delirdi bu kız ya. Ay canım."  diye dudağını ısırdı. Tabi bu hareketi hormonlarımın uyarılmasına seb- KONUMUZ BU DEĞİL.  "Gidelim işte eğleniriz biraz."  "Bakarız Hande." El çırparak mutfağa koştum. Biraz önceki kalp ağrıma ne olmuştu? Deniz'in üstümdeki etkileri işte. 

Buzluktan donmuş pizza paketini çıkararak iki tanesini mikrodalgaya attım ve şarkı söylemeye başladım. "Renkli gözlü erkekler listesine Austin Mahone'yi de ekle!" diye bağırdım içeriye. "Sikerim ama." diye bir bağırıştan sonra öfkeli adımlar duydum ve belimden tutularak tezgaha yapıştırıldım.

"Şu siktiğimin gavurlarından ne anlıyorsunuz lan!" Yarım ağız sırıttım. "Başlayayım mı?"  Burnundan soluyarak "Ses tellerinle ilgili uygulamaya geçme zamanı gelmiş bence." diye homurdandı ve çığlık atarak elimle ağzımı kapattım. "Ama onlara göre de sen gavursun Deniz yaa." "Töbe Allah'ım ya." diye sabır dilendi. Mikrodalganın tik sesiyle pizzaları çıkardım ve tabaklara koydum. "Kahvaltıda pizza mı? Cidden mi?" Gözlerimi kıstım. "Yemezsen yeme be." Gülerek tabağını aldı ve kıçını sallayarak içeri gitti.

Tabağımı alıp ben de peşinden salona uçtum ve masaya oturdum. "Ya ayaklarını uzatmasana!" diye cırladım  ama bana öpücük atıp pozisyonunu bozmadan devam etti. Homurdanarak pizzamı yedim ve tabağı götürüp ağzımı suyla çalkaladım ve Deniz'in yanına döndüm. "Akşam gidiyor muyuuz?" "Ya yeter be tamam yeter ki sus." diye ofladı.Sevinçle kahkahayı bastım ve boynuna sarıldım. "Hondoğ.Boğoloyorom. Lon. Sokocom. Hondoğğ." "Deniz niye fok balığı gibi konuşuyorsun?" "Boğuluyorum amın-" Kollarımı gevşettim ve güldüm. "Tamam gidip hazırlanayım."  "Götünü başını açacak şeyler giyme, sikerim." Ona cocumuyo yaparak odama çıktım ve dolabımı karıştırmaya başladım. 

Koyu yeşil, kısa normal bir elbiseyi askıdan çekerken ayakkabılarıma da göz attım ve kahverengi babetimi de alarak yatağa bırakıp duşa girmek için banyoya ilerledim. Kapıyı kilitlediğimden emin olduktan sonra suyu açtım ve çikolatalı jeli küvete döktüm. Hızla üstümdekilerden kurtulduktan sonra küvete girdim. Gözlerimi öylesine bir  kapatayım demiştim ama sanırım kendimden geçmişim ki Deniz'in kapıyı tıklatmasıyla kendime geldim.

"Hande? Öldün mü lan?" Ah, odun. Katıksız saf odun. "Evet." diye çemkirdim. "İyi hadi çık. Sabahtan beri içeride ne yapıyorsun? Fayanslarla mı ilişki yaşamaya başladın? Ay canım ya, yalnızlık tabi." Yanımdaki şampuan şişesini kapıya fırlattım ve tok bir sesle yere düştü. "Defol!" Kıs kıs gülerek kapıdan uzaklaştı. Durulanıp bornozumu giydim ve tıpayı açarak suyun gitmesini sağladım. Saçlarımı da havluya sararak banyodan çıktım ve yatağıma yayılmış olan Deniz'i gördüm. 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 20, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Deniz ProblemiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin