US〰4. Bölüm

379 19 15
                                    

Multimedia: Ulaş

Kutay yüzünden dinleyemediğim son dersten de çıktığımızda okulda kimse kalmamıştı ve biz Demir'i bekliyorduk. Kutay hatırlatmasaydı Demir'in benle şu önemli şeyi konuşacağını unutuyordum. Ve Kutay da bunu kullandı. Bunu bana hatırlatarak çok iyi bir arkadaş olduğunu ve bu yüzden benim ona borçlu olduğumu söyledi. Borcumun ne olduğunu sorduğumda da Demir'le her ne konuşacaksak konuşurken yanımızda olmak istediğini söyledi.

Ve şimdi de Kutay'ın parlak fikirleri sayesinde bodrum katının birbirimizi bile göremeyeceğimiz karanlığında Demir'i bekliyorduk.

''Bodrum katı ha? Harika.'' dedim gözlerimi devirerek.

''Bence gayet güzel kavga edilecek bir yer.''

''Kavga mı? Demir benle kavga etmez. Yani Demir kavga etmez. Gökçe'nin ve küçük kardeşimin ölümüne sebep olan kazanın dolaylı sorumlusu bendim ve o buna bile kızmad--'' Neyden bahsettiğimi farkettiğimde birden susup tavandaki borulara bakmaya başladım. Ama yanımda Kutay'ın gözlerinin açıldığını farkediyordum.

''Küçük kız kardeşin ve Gökçe mi? Kaza mı? Gökçe kim? Ayrıca küçük kız kardeşin--''

''Bunları söylememeliydim. Söylediklerimi unut tamam mı?''

''Hayır. Arkadaşımı tanımaya çalışıyorum.'' dediğinde beynim daha çok doldu. Anılarım birbirine karışıyor gibiydi. Beni tanıması için öğreneceği çok şey vardı. Bunlar sadece yaz tatilineki küçük kardeşimin ve Gökçe'nin kazası ya da annemin işkolikliği değildi. Daha fazlası vardı ve açıkçası bunları kimsenin bilmesini istemiyordum. Bir tek Gökçe biliyordu ve o da artık... Ölünce artık kimse bilmiyordu. Büşra bile. Ve bilmeyecekti de.

"Kutay bu sadece--"

"Beni sırf sizi bulabilmek için bütün okulu dolaştırmanızı neye borçluyum?" Demir'in sesiyle arkama baktım. Karanlıkta gölgesi bize doğru gelirken yutkunduğum anda birden her yer aydınlandı. Onu bodrumun kapısının yanındaki lambaya basarken gördüm.

"Işığı bile açmayı unuttuğunuza göre gerçekten korkmuşsunuz ha?" Dedi sırıtarak yanımıza geldi. Daha sonra Kutay'ı süzerek ağzını araladı.

"Ben sadece senin geleceğini düşünmüştüm Aleda ama madem Kutay da burda...Bana uyar."

Bu meydan okuyucu cümleleri Kutay'dan çok beni rahatsız etmişti. Sonuçta Kutay ilk teneffüs benimle olsa da diğer tüm teneffüsler Ege, Demir, Ulaş ve gruptan bir iki çocukla daha takılmıştı. Ama şimdi birbirlerine düşman gibi bakıyorlardı. Daha çok Demir, aynı gruptalardı oysa ki.

"O zaman önemli bir şey var?" Dedi Kutay tedirgince ellerini cebinden çıkararak.

"Evet. Aslında bunu Aleda'ya söyleyecektim ve o da sana söyleyecekti ama senin burda olman her şeyi kolaylaştırdı." Boğazını temizleyip devam etti. "Ne yapmaya çalıştığını biliyorum Kutay. Tüm o ilk teneffüs Aleda'yla gezmen, o gizem... Amacını biliyorum."

Birden Kutay'a döndüğümde o da bana benim gibi gözleri irileşmiş bir şekilde bakıyordu. Demir nasıl olmuştu da Kutay'ın alfalık amacını öğrenmişti?

"B-ben anlamadım?"

"Anlamazsın tabi. Çünkü aklın hala onda." Dedi çenesiyle beni işaret ederek.

Ve bu sefer ben de anlamamıştım.

"Sen de Ulaş gibi olmaya çalışıyorsun değil mi? Onun bir sevgilisi var ve kurallara göre sevgilisi olan alfa olamaz. Sen de Ulaş gibi kendine sevgili yapıp alfalık olayından yırtmaya çalışıyorsun ve burda da kullanacağın o sevgili Aleda, değil mi? Ama sana söyleyeyim, tabi Aleda'nın kendisi daha iyi bilir ama Aleda senin sıradan hedeflerin için kullanabileceğin bir kız değil."

UNUTURSAM SEVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin