Bölüm 33

438 10 50
                                    

arkadaşlar merhaba bölümler çok geçiyor biliyorum ama ilham gelmiyor bana da gelir gelmez hemen yazıyorum zaten.

bir ev iki yabancı'yı hala yazamadım bana fikir vermek isterseniz yorumda fikrinizi belirtebilirsiniz.

iyi geceler iyi okumalar dilerim :)

@GkenAtakan  @robsima  bu bölüm ikinize ithaf olsun. her bölüm de yorumlarınızda beni yalnız bırakmadınız teşekkürler bu da benim size naçizane teşekkürüm olsun :)

BELLA'NIN BAKIŞ AÇISI

Carlisle edward'ın tahlillerine bakıyordu. Yarası derin değildi. Adrenalin den dolayı bayılmıştı. Önemli bir şeyi yoktu.

"Carlisle önemli bir şeyi yok değil mi?" dedim telaşla sanki daha kötü bir şey varmışta onu bana söylemiyorlarmış gibi inanmıyordum.

"Kızım milyon kez sordun yok bir şeyi hepsine baktım yarası da derin değil ayağa kalkabilir hemen şimdi. Hem edward benim oğlum bella onun kötü bir şey olsa ben böyle sakin kalabilir miydim?"

"Haklısınız." Dedim derin bir nefes aldım. " ben işimin başına döneyim öyleyse. Teşekkürler baba her şey için."dedimm odadan çıkmadan hemen önce minnetle gülümsedim.

"benim haddim değil ama Tekrar düşün kızım bir baba tavsiyesi gördün zamanımız kısıtlı. Sence değer mi?" dedi Carlisle minnetle bana bakıp gülümserken. Kafamı sallayıp çıktım odadan ve doğruca edward'ın odasına girdim. Ellerini tuttum. Kıpırdanıp gözlerini açtı.

"Tanrı'ya şükür uyandın." Dedim içtenlikle gülümseyerek baktım. Oda gülümsedi.

"uyanmamam işine gelirdi. Boşanmaktan daha kesin bir çözüm olurdu."

"BOŞANMAYALIM."

"Ah biliyorum yarın boşanıyoruz ve sen gidiyorsun." Dedi gözlerini benden kaçırarak. Ne dediğimi idrak edememişti.

"Boşanmayalım lütfen. Hata ettim biliyorum. Boşanmayalım."

"Bir dakika sen ne dedin? Tekrar söyle."

"Boşanmayalım işte. Boşanmayalım."

"Sen şuan çok duygusal düşünüyorsun Bella sonra pişman olmanı istemem."

"Eğer yarın boşanırsak pişman olurum Edward." Dedim hala elini sımsıkı tutarak.

"Bella yarın fikrin değişebilir. Şuan şahit olduğun olayın şokun-dasın. Beni umutlandırma bu sana da bana da zarar verir. Şimdi karar verme. Çünkü çok yanlış bir zaman." Dedi elini elimden çekerek.

"Hayır yanlış zaman falan değil hatta en doğru zaman. Edward seni çok seviyorum."

"Bella bak ben neyin yanlış neyin doğru olduğunu anlayamıyorum seni anlayamıyorum herşey birbirine girdi. Dün gece her şey değişti bella sen değiştirdin. Eğer bunu dün gece demiş olsaydın dünyanın en mutlu insanı ben olurdum böyle dünyaları yoluna sererdim ama bu gün bana acıdığın için böyle söylüyorsun merak etme önemli bir şeyim yok ölmüyorum. Sadece ufak bir sıyrık. Şimdi çıkar mısın? Üzerimi falan değiştircem işimin başına dönmeliyim."

"Peki!" deyip çıktım odadan çıkar çıkmaz gözyaşlarım bir sel gibi akmaya başladı. Benim canımı yakmaya çalışıyordu ve başarılı oldu da. Odama bir hışım girip kapıyı kitledim. Bol bol ağladım bir süre sonra odamda bulunan lavabodan elimi yüzümü yıkayıp kendimi sakinleştirdim. Masanın üzerinde duran hastane telefonum çaldı.

Senin GibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin