CANIM YANIYOR

2K 70 73
                                    

   En sonunda acıya dayanamadım ve Baran'a bağırmaya başladım. "Baran!" durdu. "Ne oldu Balın?" Meraklanmıştı. "Canım yandı. Bak kızardı. Yakında morarırsa hiç şaşırma Baran."

   Elime baktı. "Acıdı mı cidden? Bak çok özür dilerim. Lütfen beni affet." Birden bu gereksiz özür dileyişi beni güldürdü. "Öyle güzel gülüyor ki kelebek görse ömrü uzar..." diye mırıldandı. Utanmıştım. O sırada bir ses geldi yakınımdan "Ayol kelebek görse ölür gülmekten haberi yok..." Ve bir kahkaha... Merve... Laf sokma gereği hissettim. "Canım bir şeyin düşmüş alıver oradan." dedim. 

   Merve yere eğilip baktı. "Hani?" diye bana döndüğünde ona şöyle bir cevap verdim: "A doğru ya beynin yoktu! Unutmuşum. Ya çok özür dilerim ya." 

   Merve "Seni Akın'a söyleyeceğim." 

   "Selam da söyle canım."

  Baran ağzı açık bir şekilde bana bakıyordu. "Oha! İlk defa okula yeni gelen bir kız Merve'ye boyun eğmiyor." 

   "Ve artık kimse eğmeyecek Baran. Şimdi sınıfa girelim." "Tamam." 

   Sınıfa girdiğimizde herkes bana bakıyordu çünkü, o atışmayı herkes duymuştu. Ben sınıfa girince herkes beni alkışlamaya başladı. "Beni sizler var ettiniz canlarım!" dedikçe Merve sinirinden kudurup yanındaki kıza bir şeyler anlatıyordu. Acaba Merve ile arkadaş olma yanlışlığına düşen kız kimdi? Bir de baktım ki Doruk da oradaydı. Baran Doruk'u bir kenara çekip "Bir daha Aslı ile konuşmayacaksın kanka!" dedi. Demek Aslı bu kızdı. En kısa zamanda Aslı ile konuşup durumu öğrenmeliydim. Ama baş başa kalmalıydık. Ki bu Baran yüzünden hiç olanaklı gözükmüyordu. Baran Doruk'u azarladıktan sonra "Gel Balın..." dedi. Aslı o sırada "Arkadaşlar sınıfımıza yeni geldiği halde hemen sevgili bulanlara ne diyorduk?"

   Şok içinde kalakalmıştım. Aslı'yı eğer Doruk seviyorsa bu kız böyle biri olmamalıydı. Hemen cevabı yapıştırdım. "Senin gibi kaşar deniliyor ama sınıfa yeni geldiği halde böyle bir şey yapan biri olmadığına göre bize kendini tanıtıyorsun. Söyle bakalım kime aşıksın K-A-Ş-A-R?" 

   Bütün sınıf uğulduyordu. Aslı kıpkırmızı kesilerek sırasına oturdu. Bu sefer Merve ayağa kalktı. "Sen benim arkadaşıma laf edecek kadar... Sen kimsin ya... Kendini ne zannediyorsun?"

   Bu sefer Baran lafa atladı. Beyinlerimiz savaşsın istedim ama görüyorum ki siz silahsızsınız bayım." Ardından ekledi: "Franz Kafka." Bütün sınıf yankılandı. Bu sefer Aslı söze atladı. "Gözlüğü var ama göremiyor ki dört göz." 

   "At gözlüğü takmış, sabit fikirli insanlardan uzak durmak, bazen en büyük kafa rahatlığıdır. T. S. Eliot." diye lafa atladı Tuğçe. 

  Doruk Tuğçe' ye döndü. "Sen nasıl?"

  O sırada Nazire Hoca geldi. "Bu ne gürültü?" dedi incecik sesiyle. Anlaşılan kafamız bayağı ağrıyacaktı. "Okulun ilk gününde yapılır mı bu kadar gürültü? Hem de sınıfınıza yeni bir arkadaş gelmiş! Balın gel kızım buraya. Gel bir kendini tanıt. Sonra seni..." Etrafına bakındı. Baran lafa atladı. "Hocam benim yanıma oturabilir mi? Dayımdan izin aldım da ben." Bütün sınıf kahkahalarla gülerken kızarıp bozarıyordum. "Sessizlik... Oğlum kaç kere dedim sana öyle kahkaha atma... Kızım rahat dur..." Sonunda öyle bir cetvelle vurdu ki sıraya cetvel kırıldı. Bütün sınıf sustu işte o an. Demek ki cetvel kırmak lazımmış sınıftakileri susturmak için. Bunu kafamın bir yerine not ettim. "Madem Rasim Bey izin verdi oğlum... O zaman ben de izin veriyorum. Şimdi Balın kızım biraz kendinden bahset." 

  "Arkadaşlar ben Balın Sarp. Soyadıma bakmayın. O annem için geçerli." Bütün sınıf tekrar gülmeye başladı. Nazire Hanım bile gülüyordu. Ama en sonunda kırık cetvelle tekrardan vurmaya başladı. Bütün sınıf anca susunca devam ettim. "Uyumayı çok severim. Panda gibiyimdir." Yine gülmeye başladılar. "Adımın hakkını taşırım." Bir çocuk parmak kaldırdı. Nazire Hoca "Efendim Kerem?" Çocuk başıyla beni işaret ederek "Hocam Balın ne demek?" O sırada Baran'ın sesini duydum. Gayet sert "Sevecen, sevgili sevilen demek." Merve lafa atladı. "Enişteeee... "diye ağzını yaya yaya konuşmaya başlamıştı ki onu susturan bu sefer Nazire Hoca değil ben oldum. "Karpuz kadar kafası var ama çekirdeği kadar beyni yok." Bütün sınıf kahkahalarla gülerken Merve'nin yüzü saçlarından daha kırmızıydı artık. "Susun yoksa müdürü çağırırım ona göre." dedi Nazire Hoca. Anında bütün sınıf tıp. " Paylaşımcıyım. d-Duygularımla hareket ederim. Birini silersem tam silerim. Birini seversem tam severim." O sırada gözlerim Baran'a kaydı. Bana gülümseyerek bakıyordu. Ben de ona gülümsedim ve devam ettim. "Sezgilerime güvenirim. Son olarak karşı cinste aradığım özellik sonsuz sadakat ve sonsuz aşk." 

   Bu sefer Aslı söze girdi. "Evlendirme programına hoş geldiniz." 

  Hemen cevapladım. "Çok laf sokuyorsun diyorlar. Ne yapsaydım? Hayatıma burnunu sokan insanlara şiir mi yazsaydım?"

   O sırada zil sesi bile bastıramadı öğrencilerin sesini. Hızlı adımlarla Baran'ın yanına oturdum. Önümde Balın ve Burak arkamda ise yani cam kenarının en arka sırasında köşede Doruk yanında Tuğçe vardı. Balın "Helal be kız! Vallahi Merve'ye iyi dayandın." 

   "O ölmek için Allah'a her gün yalvaracak." O sırada gözlerim Merve ile birlikte içeri giren ağabeyim Akın'daydı.

YENİ OKUL(TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin