Duygu Karmaşası

1.1K 87 16
                                    

Boynuna çarpan sıcak nefesle kendine geldi adam . Anlaşılan kadın gök gürültüsünden korkuyordu. Tek eliyle yavaşça sırtını sardı . Yatıştırmak ister gibi ritmik bir şekilde hafif hafif kadının sırtına vurdu .

Kadının sakinleştiğini hissedince yavaşça kendinden uzaklaştırdı . Çünkü boynuna vuran sıcak nefes iradesine hiç yardımcı olmuyor sabrını zorluyordu . Kadının yüzünü elleri arasına aldı.

Gözlerini gözlerine odakladı , sakin ve yatıştırıcı ses tonuyla konuşmaya başladı .

" Sakin ol , Sakin ol , Bak ben buradayım ."

Karaca zaten adamın o ferahlatıcı kokusuyla sakinleşmişti. O eşsiz kokuyu kaynağından boynundan solumak , adamın geniş gövdesine sığınmak çok güvende hissettirmişti.

Şimdi yüzü büyük ellerinin arasında gözleri gözlerinde , Normalde ürküten ama şuan sıcacık güven kokan sesiyle çoktan sakinleşmişti .

"İyi misin ?"

Karaca şuan sesinin çıkacağından emin değildi . Hafifçe kafasını salladı , yaptığı bu hareket adamın ellerinin yüzünü okşamasını sağlamıştı . İçi titredi .  İyiydi , Çok daha iyiydi .

Azerin telefonu çalınca ellerini yavaşça kadının yüzünden çekti . Kadının iyi olduğundan emin olmak ister gibi kısaca göz gezdirdi . Hala boş bakıyordu , az biraz tereddüt etse de dayanamadı tek koluyla kadını göğsüne çekti .

Elinin biri karacanın omzundaydı .
Diğer eliyle telefona cevap verebilirdi , arayan savaştı .

" Efendim savaş "

" Abim geldik sayılır beş dakikaya oradayım."

Azer telefonu kapatıp göz ucuyla karacaya baktı gözlerini kapatmış tek elini göğsüne yaslamıştı . Adam kadının kendini toparlaması için hiç kıpırdamadı , Etrafını saran belki de üzerine sinecek olan çiçek kokusu sanırım onun da işine geliyordu .

Karacanın yirmi beş yıllık yaşamında belki de en huzurlu olduğu an şuandı . Bu yaşına kadar ilk defa bir adama sığınıyordu , ilk defa bir adam onu bu kadar zayıf görüyordu . Rahatsız olması gereken bu durumdan hiç rahatsız olmadığını fark etti .

En ufak bir rahatsızlık duymuyordu . Sanki ait olduğu yer adamın göğsüydü . Sanki yıllarca hep bu kolları beklemişti .

Azer kolları arasında kaybolan küçük kadına baktı , yüzüne hoşnut bir tebessüm yayıldı . Normal de bir kaplan edasın da olan kadın şuan tam bir kediydi.

Karşıdan gelen arabanın farları gözlerini aldı , araba yanlarında durunca gelenin savaş olduğunu anlamıştı . O an kadını hiç bırakmak istemediğini fark etti .

Böyle hep başı göğsünde kollarının arasında kalsın , Saçları gövdesine yayılsın çiçek kokusu etrafından eksik olmasın istedi . Ama bu mümkün değildi tabii. Düşünlerinin gittiği yönden hiç hoşlanmadı .

Savaşın arabadan indiğini görünce kadını kendinden yavaşça uzaklaştırdı . Kendine soran gözlerle bakan kadın tekrar gülme isteğini uyandırmıştı anlaşılan olduğu yerden memnundu .

" Savaş geldi. "

Karaca adamın kendini göğsünden uzaklaştırmasıyla bir an içinin üşüdüğünü hissetmişti bomboş kalıvermişti . Adama baktı . Adamın göğsünden ayrılmanın hoşuna gitmediğini çok belli etmiş olacak ki adamın muzur eğlenen bakışlarla yan tarafı işaret edip savaşın geldiğini söylemişti .

Utançtan yanakları pembeleşti karacanın adamın içine girmiş koala gibi adama sarılmıştı resmen birde adam sarılmayı bıraktı diye şikayet ediyordu . Utançtan sesi çıkmıyordu sadece kafasıyla onayladı .

Yüreğim Seni Çok SevdiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin