"Aman Tanrım, çok mutlu oldum." Hoseok söylenenleri duyunca bağırdı.
Genç olan yanlarında hala kıkırdamakta iken onu kolları arasına alarak sıkıca sarıldı. Tatlı gözüküyorlardı.
Taehyung ve Yoongi sonunda Seokjin'in onların evinde yaşadığını söylemişlerdi ve Seokjin'i mutlu görmekten de hoşnutlardı ancak şimdi çocuğu diğerleriyle paylaşmak zorundalardı ve bu durum onları üzüyordu.
Seokjin bir oyuncak değildi. Ama Yoongi Seokjin'i sadece kendisine isteyecek kadar bencildi. Taehyung da aynı şekilde. Jungkook? Kim bilir...
"Jinnie benim odamda da uyuyabilir." Namjoon aegyo yapmaya çalıştı ve şansına Seokjin hareketini tatlı buldu.
"Çok isterim, hyung." Kafasını heyecanla aşağı yukarı sallarken söyledi.
"Jinnie çok tatlısın." Jimin mırıldandı.
Kalan herkes Jimin'e öldürücü bir bakış attı. Yine kurbanı düşene kadar masum şekilde flört etmeye, iltifat etmeye başlamıştı. Jimin'in tarzı buydu. Ancak bu sefer bu şekilde olmayacaktı, en azından şimdilik.
"Ah Hyung, malın ne olduğunu öğrendim." Seokjin mutlu bir ifade ile büyüklerine haber verdi ki bu Taehyung ve Yoongi'nin yutkunmasına sebep olmuştu.
Şu an ise öldürücü bakışları Hoseok, Namjoon ve Jimin atıyordu. Neden bu masum çocuğa böyle uygunsuz kelimeleri öğretmişlerdi?
"Ne demekmiş mal?" Taehyung sordu.
Seokjin ellerini art arda 3 kere çırptı. "Mal, biz erkeklerdeki üreme sistemi!"
"Vay Jinnie, biyolojin çok iyi." dedi Jungkook, heyecanlanmış gibi rol yaparken.
"O halde, sex ne demek?" Namjoon ortada hiçbir şey yokken, birdenbire herkesin susmasına sebep olarak sordu.
"Cinsiyet kelimesinin farklı bir kullanımı değil mi?"
"Oh, bilmiyorsun demek. Ehe pekala."
"Yapılabilecek en güzel şey, Seokjin." Jungkook genç olana karşı sırıtırken konuşmaya dahil oldu.
"Gerçekten mi? Yapabiliriz miyiz, Hyung?" Seokjin gözleri heyecandan kocaman olmuş şekilde bağırdı.
"Bayılacağım şimdi, çocuklar tutun beni." Hoseok dramatik bir şekilde söyledi ancak kimse dediğini yapmadığından poposunun üzerine düştü. Hafifçe bir acı hissediyordu ancak somurtmaktan başka bir şey yapmadı.
"Başka bir zaman yapabiliriz, belki. Ya da büyüdüğünde. Olur mu?" Jungkook dalga geçermişçesine gülümserken söyledi.
Taehyung ve Yoongi öksürmeye başladılar. Kim bilir belki kendi tükürükleri boğazlarına kaçtığından boğuluyorlardı. "Tanrım, Jeon Jungkook. Cidden." Yoongi rahatsız olmuş şekilde kendini belli etti. Sertçe tıslarcasına konuşuyordu.
"Bugün dersimiz vardı, değil mi?" Jin duşa girmek için koşuşturmalarına sebep olarak onlara hatırlattı.
"Bu kadar masum olmanı seviyorum." Namjoon da Seokjin'e flörtöz bir şekilde göz kırptıktan sonra odasına yöneldi. Onun da duşa girmesi gerekti çünkü işine geç kalmak üzereydi.
----
"Jinnie, kendine dikkat et olur mu?" Hoseok kendisine bir hoşçakal öpücüğü verdikten sonra el sallamaya başladı.
"Hoseok'un seni öpmesine izin mi verdin?" Pürüzlü bir sesin konuştuğunu duydu.
Seokjin arkasına döndü ve alt dudağını yalarken kendisine bakan Yoongi ile karşılaştı.
Seokjin yutkundu. "Hyung, so-sonuçta sadece yanağımı öptü." Yanaklarını işaret etti.
"O halde neden sen de Yoongi Hyung'unu öpmüyorsun?" Baştan çıkarıcı şekilde alt dudağını ısırdı.
"Yanaktan mı?" Kızaran çocuk sordu.
Ancak Yoongi olumsuz anlamda kafasını salladı ve parmakları ile dudaklarını işaret etti. "Dudaktan."
"Niye ki?" Genç olan kafasını merak içinde kaşırken sordu.
"Niye olmasın?
Genç olan Yoongi kendi yüzünü Seokjin'inkine yaklaştırdı, genç olan dudaklarını birleştirmesini beklerken Yoongi'nin sıcak nefesi dışında bir şey hissetmedi.
"Çantanı al, diğerlerini dışarıda bekleyelim. Sizi bırakayım." Yoongi'nin eli cebinde ve suratındaki sırıtış ile kendinden uzaklaşması Seokjin'i şaşkınlık içinde bıraktı.
"Hey, bebeğim. Hadisene." Jimin Seokjin'in kulak memesini hafifçe yalarken fısıldadı. Bu hareket Seokjin'i korkutmuştu. "Seni ürküttüm mü? Üzgünüm Jinnie."
"Sorun değil, hyung."
Namjoon o anı gördü ve sırıttı. Kafasında bir plan yapmaya çoktan başlamıştı bile.
***
-20.04.20
-Lyra
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HYUNGS • Jin × BTS
Fanfiction#1 in Jinhope "Hangi hyung'unu daha çok seviyorsun?" Hoseok Seokjin'e imzası gibi olan gülüşünü sunarak sordu. "Ben--" Seokjin cevap vermeden önce tüm hyungları ona sarılmıştı bile. "Ben hepsini seviyorum." Seokjin söyledi. Tüm hyungları iç geçirdi...