•2•

1.6K 346 425
                                    

༄༄༄

Lisa'dan;

"Lisa, çabuk ol! Kaç saattir bir işi becermeni bekliyoruz burada!"

Yaptığım telaştan dolayı iki ayağım bir pabuca girerken, iyice burnuma doğru inmiş gözlüklerimi hızla yukarı kaydırdım ve karşımda duran müdireye karşılık kafamı aşağı yukarı salladım.

"Özür dilerim efendim, hemen halledeceğim hepsini."

Benden nefret ettiğini bir kere daha belli edercesine bir bakış atarak kafasını iki yanına salladı ve arkasını dönerek odasına doğru ilerlemeye başladı. En azından şimdilik şu krizi atlattım sayılırdı.

Ama sadece şimdilik...

Önümdeki dosyalar, birbirine karışmış bir şekildeyken bu işin içinden nasıl çıkacağım hakkında pek bir fikrim yoktu aslında. Hayır gidip bir avm'de falan çalışsaydın ya, ne diye sekteler olarak bir işe girersin ki Lisa?!

İçimden kendi kendimle kavga ederken masamın yanında beliren gölgeyle hafiften irkildim ve ona doğru kafamı kaldırdım. Gelen kişiyi gördüğümde ise yüzümde oluşan gülümsemeye engel olamamıştım.

Kim Mükemmel Ötesi Taehyung...

"Lisa, bu dosyaların raporlarını akşama kadar halledebilirsin değil mi? Biliyorsun, akşama çok önemli bir toplantımız var."

Ah, o ses tonu ve o içi parlayan kahverengi gözler... Tanrım, sen beni neyle sınıyorsun ya?!

Taehyung, gülümseyerek sorduğu soruyla beraber benden bir cevap beklerken hafifçe kafamı iki yanıma sallayarak kendime gelmeye çalıştım ve öksürerek, minik bir yumrunun oluştuğu boğazımı temizledim.

"T-tabii Taehyung Bey, akşama kadar dosyaların tüm raporları masanızda olacak. Siz hiç merak etmeyin."

Konuşmanın başında kekelediğim için kendimi boğmak istesem de bundan vazgeçtim ve bana teşekkür amaçlı baş selamı veren Taehyung'a karşılık verdim.

Sen ne güzel bir adamsın ama ya...

Taehyung, odasına doğru ilerlerken arkasından hâlâ onu izlemeye devam ediyordum ki müdirenin odasından çıktığını görmemle beraber kafamı hemen önümdeki dosyalara doğru çevirdim.

Hâlâ bana baktığını hissetsem de ona bakmak yerine önümdeki bilgisayarımı açtım. O kadar çok yapmam gereken iş vardı ki, artık bir yerden başlamam gerekiyordu. Yoksa bugün şirketteki son günüm bile olabilirdi.

Önümdeki dosyaları düzenlemeye çalışırken, şirkete giren bir müşterinin bana garip bir şekilde bakıp asansörlere doğru ilerlediğini gördüğümde umursamamaya çalışarak işime devam ettim.

Şirkete giren insanların gözlerinin anında bana çevrildiğini görmek artık beni pek şaşırtmıyordu doğrusu. Çok güzel olduğumdan dolayı olsun isterdim ama tabii ki durum öyle değildi.

Şöyle ki, dağınık bir şekilde bağladığım ve elektriklenmiş saçlarım, tam bir sekreter gözlüğü gibi olan gözlüklerim ve de korkunç kombinimle beraber yeterince görüntü kirliliği yarattığımı düşünüyordum.

Yani ben de olsam, karşımda duran bu rezil insana bakmadan geçemezdim. Asıl vahim olan tarafı ise, bu halimle ultra yakışıklı olan patronum Kim Taehyung'a aşık olmamdı. Neyse ki adam kaba biri değildi de beni hiç aşağılamamıştı şu zamana kadar. Bir de böyle bir durumu kaldıramazdım çünkü.

Endless LoopHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin