O muhteşem günden 2 gün geçmişti. Bugün okula servisle gitmeye karar vermiştim. Çünkü yorgun hissediyorum.
Okula geldiğimde Azra ve Talha her zamanki gibi yan yanaydı, Yağmur ve Yağız biraz daha yakınlaşmışlardı. Ben ve Mert mi? Arkadaştık biz.
İlk ders bitmişti. İkinci derse girerken Yağmur bir kızla kavga ediyordu. Sorun da Yağmur kızın annesine küfür etmiş. Hayır zaten kızın annesine günde bir sürü küfür geliyor.
"Kızım sen kimsin benim anneme küfür ediyorsun"
"Ben küfür etmedim"
"Duydum seni ettin"
"Sen ne salak bir insansın herkes küfür ediyor sorun yok ben edince mi var gerçi bende etmedim ama senin şu gıt beynin anlamıyor herhalde"
Herkes ooo derken bizim tayfa full gülüyordu ve Yağmurun arkasındaydı. Kızın kavga edicek bir tipi yoktu. Sadece üzerine yürürüm diye düşünmüştü sanırım. Yazık bizi hesana katmamış sanırım.
"Duydum ben sen ettin" dedi kız. En sonunda dayanamayıp Azra
"Ya yeter aynı şeyleri tekrarlıyıp duruyorsun hadi küfür etti napıcaksın" dedi. Ben ve Yağmur aynı anda "Aynen napabilirsin ki" dedik. Kız ağlayarak uzaklaştı. Biz de şaşırmıştık. "Bu kız kim?" dedim Yağmura. İlk defa görmüştüm.
"Alt sınıflardan biri herkes şu salak kızdan korkuyor neymiş çetesi varmış sanki bizim yok aptala bak ya" dedi. Yağmur baya sinirlenmiş. Büyük bir ihtimalle sinirinden az sonra ağlamaya başlıcak. Azra Yağmurun kolunu tutup lavaboya götürdü. Bende arkalarından gittim.
"Yağmurcum ağlayabilirsin burası boş" dedi Azra. Bende kafamla onayladım. Yağmur ağlama başladı. Azra hemen sarıldı bende hemen arkasından sarıldım.
Herkes bu olayı konuşuyordu. Bize de yanlarından havalı geçmek kalıyordu.
Hepimiz şuan kantine gidiyorduk. Herkesin morali yerindeydi ta ki Cem'i görene kadar. "Allahım bizi neyle sınıyorsun" dedim. Ama sadece Mert duydu ve güldü. Cem bize doğru yaklaşırken Mert elini belime attı. İlk başta şaşırsam da hoşuma gitmişti.
Cem bize doğru gelirken birden kararını değiştirip başka yöne gitti.
Azra ve Yağmur direk bize baktı. Ay bunların ağzına düşmek mi? Bittim ben.
Son derse girmiştik. Gruba mesaj atmıştım.
Ben: sevgili grup üyelerim okuldan sonra bizim kafeye gidelim
T: Bizim Azrayla işimiz var
Ben: Bir kerede nolur Azra cevap versin
T: Sevgilimin ellerini neden yoriyim ki
Ben: öğkkkk 🤢
M: +1
Yt: bizim de Yağızla işimiz var
Ben: sizin ne işiniz var acaba
Y: konuşmamız gereken aşk problemleri var
Ben: siz sevgili bile değilsiniz ki
Y: şuan değiliz ama yarım saat sonra olabiliriz
Ben:🤯
Ben: mert senin işin yoksa takılalım mı?????
M: bana uyar
Ben: ayy teşekkür ederim :))
A: cilvelenmeyin
Görüldü atıp çıkmıştım. Bugün net Yağmurla Yağız sevgili olur. Zaten pis aşıklar. Ayy bunlar ne vıcık vıcık olur ya. Neyse olurlarsa görürüz.
Azraya "Sen Talhayı abinlere nasıl söyledin" yazdım.
"Söylemedim" NE diye bağırdım sınıfta. Herkes bana bakıyordu. Mertin endişeli gözleri, Azra'nın bana pis pis sırıtması, yağmurun noldu noldu demesi dışında birde hocanın bana kıpkırmızı bakışından sonra sorun yok.
"Noldu Lavin bu sefer noldu" dedi Kadın bıkmış benden vay be.
"Hocam şimdi niye öyle diyorsunuz seneye zaten yokuz biraz anlayış gösterseniz böyle şeyler olabilir."dedim ve "Lavincim 4 yıl seni çektik gitmeni iple çekiyoruz" dedi. Ben somurturken Azra ve Yağmur gülmeye başladı sevgili hocamız "Sizlerde buna dahilsiniz" o an bende kahkaha attım. Seviyorum şu ortamı.
Ders bitmişti pardon okul bitmişti. Mert ve ben kafeye doğru yürüyorduk. "Sanırım hocaların hiçbiri sizi sevmiyor" dedi.
"Her sene illa bir kavga oluyor. Ama buna kavga denemez. Bu laf atışmasıydı."
"Sizden korkamalı mıyız?"
"Saçmalama size zarar vermeyiz"
Mert buna yandan bir gülüş atmıştı.
Sonunda kafeye geldiğimizde ben her zamanki gibi menü 1 almıştım o da bana uyarak menü 1 almıştı.
"Buraya sık sık mı geliyorsunuz?"
"Sayılır tabi herkesin sevgilisi olduğu için artık gelemiyoruz"
"Doğru herkesin var"
"Aaaa hayırlı olsun yenge kim?" dediğimde şaşırmıştı.
"Yenge?"
"Herkesin sevgilisi var yani senin de var kesin Ayşe dimi"
"Gerçekten böyle mi düşünüyorsun?"
Bunu baya ciddi sormuştu.
"Hayır sadece şakaydı"
"Şakası bile kötü" dedi.
"Peki sakin olalım lütfen"
"Lavin hoşlandığın ya da sevdiğin biri var mı?"
"Neden sordun?"
"Ona göre yol alıcam"
"Nasıl yani"
"Anlamamazlıktan gelme"
Derin bir nefes alıp "Bilmiyorum biri var ama o da bana uzak olmas gibi"
"o kişiyle hiç kpnjçmayu düşündün mü?"
"Tabiki düşündüm ama BAŞKA kızlar vardı"
"Belkide kıskandırmak için yapmıştır"
Buna göz devirmiştim.
"Göz devirme"
"Emredersin paşam" dedim ve güldük.
Yemeklerimiz gelince sustuk sadece yedik. Ne romantik bir ortam.
"Lavin?"
"Efendim Mert"
"Sana çıkma teklifi etmicem çünkü biz artık ergen değiliz"
"İddialı bir başlangıç oldu"
"Fark ettim" dedi ve güldük.
Masadaki elimi tuttu ve kalbine götürdü "Bu kalp hep senin için bu hızda atıcak"
"Azra ve Talha vıcık derdim de senden beklemezdim"
"Kızım iki dakikada romantizmin içine ettin"
"Özür dilerim tamam kabul sevgiliyiz"
Bunu dedikten sonra kalbi daha da hızlı atmıştı. Ayağa kalkıp ona sıkıca sarıldım.
O romantik andan sonra beni eve bırakmak istedi ama ben kabul etmedim. Tabiki şuan onunla eve gidiyorum. Biraz inatçı çıktı.
"Abin vardı dimi"
"evet"
"Abine söylicek miisn"
"Neyi"
"Bizi"
"Söylerim"
"Ne tepki verir?"
"Kızar daha küçüksün der ama kabul eder"
"Buna sevindim"
Evin önüne gelmiştik.
"Yarın görüşürüz" diyip sarıldım o da
"Yarın görüşürüz" diyip saçımı öptü.
İçeri girmek hiç istemedim. Odama doğru giderken annem durdu.
"Lavin aşağı gel" bakalım bu sefer noldu.
"Efendi-- ABİİİ" abim miydi o benim cidden? Cümlem için kusura bakmayın.
"Kuşum" diyip sarılmıştı.
"Neden haber vermedin ki aptal"
"Aptal denmez abiye"
"Off çok özledim ya" diyip daha fazla sarılmıştım.
Aradan yarım saat sonra üstümü değiştirmek için odama çıkmıştım.
Arkamdan abim de geldi.
"Söyle bakalım abisinin bitanesi neden geç geldin"
"Beni mi sorguluyorsun sen?"
"Evet çocuğu gördüm kim o?"
"Abi UFFF"
"Birincisi abiye uflanmaz ikincisi çocuk sana aşık aşık bakıyor üçüncüsü artık sizin okuldayım"
Son cümleyi duyar duymaz çığlık atmıştım.
"Ya sen ciddi misin?" yaşasın be. Bir dakika hayır ya. Ben daha yeni sevgili oldum. Olmaz ki.
"Çocuk kim?" bu sefer ciddi sormuştu.
"Kızmak yok sevgilim"
"Tamam"
"Neden sinirlenmedin"
"Aynı okulda olucaz sizi yan yana tutucağımı mı sandın"
"Ya abi yapma bu sefer farklı onu görünce sanki kalbim yok oluyor karnımda bir şeyler oluyor"
"İshal falan olucaksındır ondandır o"
"ya saçmalama be"
"Biraz uğraşır sonra salarım sizi"
"Tamam teşekkür ederim" diyip sarılıp öptüm.
"bunlar ne içindi"
"sarılma geri geldiğin içindi öpmem ise anlayışlı olduğun içindi"
Üstümü değiştirip gruba mesaj attım.
Abim geldi, Mertle bizi biliyor, artık bizim okulda falan hepsini aktardım. Hepsi oha yazdı. Ve tabiki günün şoku Yağız ve Yağmurdan gelmişti.
----------------
Selam canlarım umarım bölümü beğenmişsinizdir. Yanlışlarım olduysa kusura bakmayın.
💜
